Güncelleme Tarihi:
Prof.Dr.İsa Eşme (YÖK Eski Başkan Vekili)
Ortaöğretim başarı puanının etkisi korunmalıydı
Bu yıl üniversiteye girişte köklü ve yeni bir sınav sistemi getirildi. YÖK’ün izlediği tutum nedeniyle aylardır tartışılan katsayı konusu, sadece 0.15- 0.13 ve 0.12 çarpanlarıyla sınırlı kaldı. Bence asıl tartışılması gereken husus farklı. Yeni sistemle birlikte puan aralıkları da değişti. Ortaöğretim başarı puanının etkisi önemli oranda azaldı. Bundan önceki sistemde, ortaöğretim başarı puanının etkisi yüzde 21 iken şimdi yüzde 13’e düşürüldü. Bunun lise eğitimine önemli yansımaları olacak. Öğrenciler, üniversite giriş sınavındaki başarılarının daha da belirleyici hale getirilmesi nedeniyle okul yerine dershaneye yönelecek. Böyle bir politikaya en çok karşı çıkması gereken Milli Eğitim Bakanlığı belki işin farkında değil.
Katsayıların alan içinde 0.15, alan dışında 0.12 olarak belirlenmesiyle, katsayı farkından ileri gelen avantaj, yüzde 13’den, yüzde 2.6’ya kadar düşürülmüş oldu. Bu ortalama olarak 10 puanlık bir fark demektir. 300’lük puan aralığında belki 10 puan önemliydi. Ama 500’lük puan aralığında bunun çok da önemli olduğunu düşünmüyorum. Katsayı makasının iyice daraltılması demek olan bu uygulamadan, kamuoyuna ifade edildiği gibi meslek liselilerin yararlanması mümkün değil. Çünkü yeni sistemde LGS sorularının yüzde 60’ı, lise 2,3,4’üncü sınıf müfredatına dayalı.
Ortaöğretimde branşlaşma ortadan kalkabilir
Katsayı farkının etkisizleştirilmesi anlamına gelen bu kararla, lisede kazanılan uzmanlaşmanın puana etkisi azaltılmış oldu. Bu durum, ortaöğretimde branşlaşmayı ortadan kaldırabilir. Böylece liseler, bir ölçüde 8 yıllık eğitimin devamı durumuna indirgenmiş olur. Türk eğitim sisteminin uluslararası değerlendirmelerdeki karnesi ortada. Bundan sonra durumun iyiye gideceğini söylemek iyimserlik olur.
Bana göre, ortaöğretim başarı puanının etkisi korunmalıydı. Eski katsayı sistemi yeni sisteme uyarlanmalıydı. Yani önceden alan içi 0.8 ve alan dışı 0.3 olan katsayılar, 0.15 ve 0.10 gibi belirlenebilirdi. Bu yol izlenseydi konu bu kadar sürüncemede kalmayacak, sınava hazırlanan çocuklarımız, bir belirsizlik içinde bulunmayacaktı. Bu yıl sınava girecek 1.5 milyon öğrenci var. Bu sayı ailelerle birlikte 5 milyon kişiyi buluyor. Bu büyük kitle, sınava 1 aydan daha az zaman kalmasına rağmen halen bir tedirginlik ve belirsizlik içinde. Konu sadece sınava gireceklerle sınırlı değil. Katsayı kararı, bir bütün olarak tüm eğitim sistemini etkiliyor.
Cihan Yeşilyurt (Fen Bilimleri Dershanesi Rehberlik Koordinatörü)
8-9 soru ile fark kapanacak
Alan içi tercihlerde yine 0.15, alan dışı tercihlerde ise 0,12 katsayısı kullanılacak. Danıştay’ın iptal ettiği eski katsayılar 0,15 ile 0,13’dü. Yani eski katsayı ile yeni katsayı arasında 0.01’lik bir fark var. Yeni durumda AOBP’den kaynaklanan fark; en fazla 15, en az 3 puan olacak. 15 puanlık bir fark ortalama 12-13 soru ile kapatılabiliyor. Bu 15 puanlık farkın en yüksek AOBP için geçerli olduğunu adaylar arasında ortalamada 10-12 puan gibi farklar olacağını ve 8-9 soru ile bu farkın kapanacağını söyleyebiliriz.
Danıştay’ın iptal ettiği eski katsayılardaki fark en fazla 10, en az 2 puandı ve 10 puanlık farkı kapatmak için ortalama 8-9 soru yapmak yeterliydi. Orta düzeyde başarı gösteren bir aday için bu fark 5-6 soruya kadar iniyordu.
YÖK, yeni katsayılarda 15 puanlık bir farkın çok büyük fark olduğunu, AOBP’leri düşük olan öğrenciler arasında bu fark 4-5 puana düşse de bu öğrencilerin zaten üniversiteye yerleşme oranlarının ‘dikkate alınmayacak kadar’ düşük olduğunu örnekler vererek söylüyor. YÖK’ün gerekçeli kararında “Kısacası yerleştirmede 3 puanlık fark değil, 70-100 AOBP aralığına yansıyan 8-15 puanlık fark önemli olacaktır” demesi AOBP’leri düşük öğrencilere yapılan büyük bir haksızlık. Bence bu örnekler bile YÖK yetkililerinin öğrenci psikolojisini anlamaktan ne kadar uzak olduğunu gösteriyor.
217.397 | 262.941 |
Bir yükseköğretim programında kayıtlı olup 2009 ÖSYS’ye başvuruda bulunan aday sayısı | Bir yükseköğretim programında kayıtlı olup, 2010 ÖSYS’ye başvuruda bulunan aday sayısı |
YENİ SİSTEMLE İLGİLİ (0212) 478 0 947 HÜRRİYET ÜNİVERSİTE REHBERİ DANIŞMA HATTI’NA GELEN SORULAR VE YANITLARI
· Geçen yıl 4 yıllık fakülteye yerleştirildim. Ancak, kaydımı yaptırmadım. Bu sene AOBP kaç puan kırılacak?
- AOBP’niz yarı yarıya alınacak.
· Dört yıllık Güzel Sanatlar bölümü için kaç puan gerekli?
- YGS’den 140 puan barajını geçmeniz yeterli olacak. Ancak, bazı üniversiteler kendi taban puanlarını belirleyebildikleri için bu sınavı yapan öğrencilerden de bilgi edinmenizde yarar var.
· Eşit Ağırlıklı bölümde okuyorum, son senem. Bölüm seçme konusunda çok kararsızım. Nereyi seçmemi önerirsiniz?
- Bir dershanede yetenek, ilgi testine girip, ilgi alanınızı belirleyebilirsiniz. Ayrıca meslekleri inceleyebilir, üniversitelerde araştırma yapabilirsiniz.
· Birinci sınavda alacağım puanın ikinci sınava etkisi nedir? Birinci sınavı OÖBP etkiliyor mu? İkinci sınavda hukuk tercih etmek istiyorum. Bunun için hangi derslerin önemi fazla?
- Hukuk için özellikle matemetik - geometri, Türkçe ve Türk dili ve edebiyatı testleri çok önemli. Birinci basamak sınavının ağırlığı yüzde 40 olacak.
· TM öğrencisiyim. Hukuk ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü’nün tahmini puanlarını alabilir miyim?
- Temmuzda açıklanacak. Şu anda puanlar belli değil. Bu bölümlere yerleşmek için çok sayıda matematik sorusu yapmanız gerekecek.
ÜNİVERSİTELERİN ETYKİNLİK TAKVİMİ
Adaylar, merak ettiklerini öğretim üyelerinden öğreniyor
ÖSS’ye girecek adaylar sınav öncesi Başkent Üniversitesi’ni gezerek kampus hayatı hakkında bilgi sahibi oluyor. Üniversitenin Rektörlük tanıtım ofisi, üniversiteyi ziyaret eden okul ve dershane öğrencilerine tanıtım filmi izletiyor. Daha sonra üniversite hakkında detaylı bilgi vererek bölümleri tanıtıyor. İsteyen aday, tercih yapmak istedikleri bölümlerle ilgili öğretim elemanlarıyla bir araya geliyor. Laboratuar, sosyal tesis ve kampusu gezme imkanı buluyor.
Rektör, üniversitesini tanıtıyor
İstanbul Teknik Üniversitesi, 2010 yılı tanıtım etkinlikleri kapsamında Türkiye’deki başarılı liseleri ziyaret ederek son sınıf öğrencilerine İTÜ’nün eğitim ve sosyal olanakları ile ilgili bilgi veriyor. Konya, Gaziantep ve İzmir’deki dereceye giren Anadolu ve Fen Liseleri’nde tanıtım yapan üniversite, kampanyasına Antalya, Samsun, Trabzon, Rize, Hatay, Mersin ve Adana’daki başarılı liselerle devam edecek.
Önce İstanbul ve çevresindeki okullar için tanıtım günleri düzenleyen üniversite, İstanbul ve çevre illerdeki okul ve dersanelerden 8 bin öğrenciyi ziyaret etti. İTÜ akademisyenlerinin yaptığı sunumları dinleyen öğrenciler kampusu gezerek kütüphane, derslikler ve laboratuvarları yakından görme fırsatı buldu. İTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin, İzmir’deki tanıtım faaliyetine bizzat katılarak İzmir Fen Lisesi ile 60. Yıl Anadolu Lisesi öğrencileriyle bir araya geldi.
İstanbul Teknik Üniversitesi’nin farklı fakültelerinden akademisyenlerle, ziyaret edilen liselerden mezun İTÜ öğrencilerinin de katıldığı tanıtım etkinlikleri 9 Nisan’a kadar devam edecek. İTÜ, 25-26 Mart tarihlerinde Samsun, 31 Mart tarihinde Rize, 1 Nisan tarihinde Trabzon, 6 Nisan Hatay ve Mersin, 7-8 Nisan Adana illerinde tanıtım yapacak.
Lise öğrencilerine meslek seçimi
İstanbul Aydın Üniversitesi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’yle işbirliği yaparak, lise öğrencilerine meslek edindirmek için tanıtım günleri düzenliyor. Öğrencileri, üniversitedeki meslek seçimleri için yönlendiriyor. Bunun yanı sıra, yeni sınav sistemiyle ilgili bilgilendirme yapıyor. Adaylar, rehberlik uzmanlarının hazır bulunduğu online bilgi sahibi olabiliyor.
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve üniversite işbirliğiyle, tüm ilçelerdeki yönetici, müdür, öğretmen ve rehber öğretmenlere “Gelecek nasıl bir öğretmen bekliyor” konulu seminerler veriliyor.
NOT: Her Pazartesi LYS-YGS sınav sistemiyle ilgili yazı dizini bu sayfalarımızda bulacaksınız. Pazartesi ve perşembe günü saat 10.00 - 12.00 arası uzmanlar telefonda sorularınızı yanıtlayacak. Hafta içi her gün 09.00-18.00 saatleri arasında sorularınızı iletebilirsiniz.