Güncelleme Tarihi:
Aysel Tuğluk, Emine Ayna, Ahmet Türk ve Selahattin Demirtaş için görüldüğü yerde yakalanması için karar çıkarıldı. Demirtaş, Tuğluk, Ayna ve Türk görüldüğü yerde gözaltına alınacak.
Emniyet güçleri, haklarında “zorla ifade vermeye götürülme” kararı bulunan kapatılan DTP'nin eski 4 milletvekili için sabah BDP Genel Merkezine gelmişti.
Anayasa Mahkemesi tarafından milletvekilliği düşürülen Ahmet Türk, Aysel Tuğluk ile ve milletvekilleri Emine Ayna, Sebahat Tuncel, Selahattin Demirtaş'ın ifade vermeye gitmeyeceklerini açıklamışlardı.
TÜRK: "MAHKEMEDEN KAÇMIYORUZ"
Kapatılan DTP'nin Eski Genel Başkanı Ahmet Türk, “Mahkemeden kaçma gibi bir durumumuz olsaydı bugün burada olmazdık. Buradayız. Zamanı geldiğinde gideceğiz, ifadelerimizi vereceğiz” dedi.
Türk, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Merkezi'nden çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, yargıdan ve yargılanmaktan çekinmediklerini ifade etti.
Mahkemeden kaçma gibi bir durumun olmadığını ifade eden Türk, şöyle konuştu:
“Parlamentoda grubumuza, şahsımıza farklı bir yaklaşım biçimi olduğu için, bunun yanlış olduğunu, Anayasa'nın 14. maddesinin zorlanarak yorumlandığını ifade ettik. Bu şekilde yorumlamaya da karşı çıktık. Buradayız. Gerektiği zamanda gider ifademizi veririz. Zaten mahkemeden kaçma gibi bir durumumuz olsaydı bugün burada olmazdık. Bunun için zamanı geldiğinde gideceğiz, ifadelerimizi vereceğiz.
Benim ve Aysel (Tuğluk) hanımın durumu farklı. Her zaman gidip ifade verebiliriz. Milletvekilliği devam eden üç arkadaşımızla ilgili böyle bir kararın gerçekten toplumda aykırı olduğuna inanıyoruz. Bir hukuksuzluğu dile getirmek için bugüne kadar gitmedik. Daha önce gideceğimizi söylemiştik, ama bunu bir soruna dönüştüren mantıkla karşı karşıya kaldığımız için de bugün buraya geldik. Gerektiği zaman, uygun bir süreçte de gider ifademizi veririz.”
Bir gazetecinin, “Polisler sizi zorla götürürse?” şeklindeki cümlesi üzerine Türk, “Biz buradayız, gelip götürürlerse götürürler” dedi. Sırrı Sakık ise aynı cümleye, “Hayat devam ediyor” yanıtını verdi.
BDP Mardin Milletvekili Emine Ayna da partiden ayrılırken basın mensupların yaptığı açıklamada, “Bizim tek bir kararımız var. O da eşitliktir” dedi.
AYNA: "NE OLACAĞINI GELDİKLERİNDE GÖRÜRSÜNÜZ"
Çifte standarta karşı olduklarını belirten Ayna, şöyle devam etti:
“Şu anda TBMM'de biz milletvekilleri, DTP'nin grubu olarak siyasi, sosyal, ekonomik her anlamda çifte standarda tabiyiz. Bu çifte standardı teşhir ediyoruz. Bu anlamda ifade vermeyeceğimizi söylüyoruz. Kendimize ayrıcalık istemiyoruz. Şu anda Mecliste DTP'li vekiller dışındaki vekillere ayrıcalık uygulanıyor. Biz onlara uygulanan bu ayrıcalığı teşhir ediyoruz. Bu anlamda 'ifade vermeyeceğiz' diyoruz. Daha önce nasıl zorla götürülme kararı verdilerse onun karşısında durmuşsak bu kararlarının da karşısında duruyoruz. Zorla ifade verme kararı çıksa da, farklı bir karar çıksa da biz ifade vermeye gitmeyeceğiz. Çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Herhangi bir yere de kaybolmuyoruz.”
Bir gazetecinin “Polisler buraya gelirse ne olacak” sorusuna ise Ayna, “Ne olacağını geldiklerinde görürsünüz” yanıtını verdi.
Ayna, daha sonra parti genel merkezinden ayrıldı.
İFADE VERMEYE GİTMEYECEĞİZ
Halen Diyarbakır'da olan kapatılan DTP'nin Diyarbakır Milletvekilleri Selahattin Demirtaş ile Aysel Tuğluk, haklarındaki 'Zorla ifadeye götürülme kararına' rağmen ifade vermeye gitmeyeceklerini açıkladı. DTP'nin kapatılması ve kendisine 5 yıl siyasi yasak kararı verilmesinden sonra mahkemeye ifade vermeye gideceğini söyleyen Tuğluk, tavır değiştirerek, gerekçeli karar Resmi Gazete'de yayımlanıncaya kadar ifade vermeye gitmeyeceğini söyledi.
Ankara 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin 14 Kasım'da aldığı, 'İfade vermek üzere mahkemeye zorla getirilmelerine' dair karar verdiği isimler arasında bulunan kapatılan DTP'nin eski milletvekilleri ifade vermeye gitmeyeceklerini söyledi. Bugün duruşması olan Selahattin Demirtaş, ifade vermeye gitmeyeceğini bildirirken şöyle dedi:
"Bu sorun Meclis'in sorunudur. Meclis, bu işe çözüm olmadıkça kendi kararımızla mahkemeye gitmeyeceğizi daha önce söylemiştik. Mahkemelerin yargı yetkisine karşı olduğumuz ya da mahkemelere kafa tuttuğumuz yorumları doğru değildir. Yaşanan eşitsizlik ve ayrımcılığa karşı çıkıyoruz. Yolsuzluktan, hırsızlıktan yargılanan çok sayıda vekillere dokunulmayacak ancak, sırf siyasi görüşlerinden dolayı bizi mahkemeyele zorla götürecekler. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Diyarbakır'dayım ve ifade vermeye gitmeyeceğim. Eğer zorla götürmek istiyorlarsa buyursun gelsinler."
Hakkında yarın görülecek duruşması için zorla ifadeye götürülmesi kararı bulunan ve Demirtaş gibi Diyarbakır'da bulunan Aysel Tuğluk ise, ifade vermeye gitmeyeceğini söyledi. DTP'nin kapatılması ve kendisinin 5 yıl siyasi yasak almasından sonra ifade vermeye gideceğini anlatan Tuğluk, tavır değiştirerek, haklarındaki gerekçeli kararın Resmi Gazete'de yayınlanıncaya kadar ifade vermeye gitmeyeceğini söyledi. Tuğluk, aldıkları karar doğrultusunda ifade vermeye gitmeyeceğini söyledi.
DEMİRTAŞ'IN DAVASI
Kapatılan DTP'den Barış ve Demokrasi Partisi'ne (BDP) geçen Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaş'a, telefonla bağlandığı Roj TV'deki konuşması nedeniyle 'suçu ve suçluyu övmek' suçundan, Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce 1.5 yıl hapis cezası verilmişti.
Yargıtay 9'uncu Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği kararı esastan bozarak, 'suçu ve suçluyu övmekten' hakkında ceza kararı verilen Demirtaş'ın 'Terör örgütünün propagandasını yapmak' suçundan yargılanmasına karar verirken, bunun terör suçu olması nedeniyle sanığın dosyasının da yeniden ele alınması gerektiğini açıklamıştı. Yargıtay, Anayasa'nın 14'üncü maddesine atıfta bulunarak, yasama dokunulmazlığının sınırlandırıldığı, sanığın 22 Temmuz 2007 genel seçimlerinde milletvekili seçilmiş olsa bile suça konu yargılama terör suçu kapsamında kaldığından devam etmesi gerektiği kaydetmişti.