Göksel: Dertten, kederden topuklayasım var

Güncelleme Tarihi:

Göksel: Dertten, kederden topuklayasım var
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 27, 2017 14:31

“Tam da Şu An” şarkısıyla da, klibiyle de artık karşımızda rengarenk, coşkulu bir kadın var. Göksel acıları çoktan geride bırakmış: “Acı sevmiyorum. Üzerime giydiğim eteğin kemeri belimi acıtsa bir daha giymiyorum.”

Haberin Devamı

◊ “Tam da Şu An”ı iki hafta önce paylaştınız ve çok beğenildi. Söz ve müziği de size ait. Şarkının öyküsünü anlatır mısınız?
- Kışın en soğuk, en karlı günleriydi. Evden çıkamadığımız dönem... O süreçte eve kapandım. “Hep bir şey eksik, her şey yarım” diye yazmaya başladım. Sonra bir an karanlıktan umuda doğru yol almaya başladığımı hissettim. Şarkıyı yazıp bitirdikten sonra çok iyi hissettim. “Kendimi sallayasım, bir savrulasım var. Hiç de tutmayasım, bir parlayasım var” dedim... Gerçekten de kendimi parlatmışım gibi hissettim. Anda kalmak, mutlu olmaya çalışmak... Bütün bunları içeriyor aslında şarkı. Zor günlerde sığınabileceğimiz tek yer sevgi, sevdiklerimizin yanı. Sevdiklerim yanımda, etrafımda olsun diyorum.

◊ Şarkının dile dolanan sözlerinden biri; topuklayasım var...
- Evet... Dertten, kederden, tasadan topuklayasım var.

SEVGİLİYE DEĞİLTOPLUMA MESAJ

◊ Sevgiliye yazılmış bir şarkı değil mi bu?
- Bu şarkı tüm sevdiklerimize. Aslında toplumun geneline. Yan yanayken ne kadar güzel olduğumuzu söylüyorum. Ozan Çolakoğlu’na şarkıyı ilk kez 15 Şubat’ta götürdüm. O dönem 5-6 şarkı yazdım. Aslında albüm içindi bu şarkı. Diğer şarkıların stüdyoda demolarını kaydetmiştik. Bu şarkıya Ozan da çok yükseldi ve single’ı çıkarmaya karar verdik.

◊ Bu ilk single’ınız değil mi?
- Evet, aslında ben albümcüyüm. Çünkü albümde şarkılar arka arkaya benim bir dönemimi anlatıyor. Ama birden bire böyle bir şey yapmak geldi işte içimden. Şarkı hazırken ve orada duruyorken paylaşmak istedim. Şarkı beni coşturdu.
◊ Sizi hep sakin buluruz. Bu şarkının ise sizi “coşturduğunu” söylüyorsunuz. Göksel için yeni bir dönem başlıyor diyebilir miyiz?
- Yazdığım bütün şarkılar içinden geçtiğim dönemi anlatıyor. “Depresyondayım” da öyleydi. “Acıyor” da, “Yalnız Kuş” da... Bu da öyle bir şarkı. Kendime yazdım gibi gözüküyor. Aslında hepimiz birbirine benzediğimiz için bir bakıyorum şarkı dillere düşmüş. Bu beni çok mutlu ediyor. Bu şarkıyı umutla söyledim, dinlerken de umutla dinledim. Benim için iyileştirici bir etkisi oldu. Umarım herkese aynı duyguyu geçirir.

◊ Geçen kış sizi en derinden etkileyen olay hangisiydi?
- Her olay ağırdı. Ancak Beşiktaş’taki patlama daha da derinden sarstı. Evimin çok yakınında yaşandı. Daha sokaktan eve yeni girmiştim. Bunlar hepimiz için büyük travmalar. Hayatı sorgulamamıza neden oluyor. Depresyona girip umutsuzluk, karamsarlık içinde yaşamaktansa hayatın kıymetini anlamaya başlıyoruz. Küçük sorunları dert etmenin ne kadar gereksiz olduğunu fark ediyoruz. Başımıza gelen her kötü olayın, bizi güçlendirdiğine inanıyorum. Fikirlerine çok güvendiğim bir büyüğümün şu cümlesini kulağıma küpe yaptım: “Acı sevmiyorum. Üzerime giydiğim eteğin kemeri belimi acıtsa bir daha giymiyorum.” Acıların içinde kaybolmak yerine hayattaki güzel şeylerin tadını çıkarmamız, onları fark etmemiz lazım. Acı veren şeyleri bırakmalıyız. Mutlu olmak varken neden mutsuzluğu seçelim?

SİYAH-BEYAZ DÖNEMDEN RENKLİYE GEÇTİM

◊ Klibe tepkiler nasıl?
- Güzel... Klibe çok özen gösterdik. Bedran Güzel çekti. İşlerini beğeniyorum. Açık fikirli, heyecanlı biri... Meğer o da bana bir klip çekmek istiyormuş. Birbirimizi çekmişiz bir bakıma... Şarkıyı çok sevdi. İnce ince çalıştık. İlk kez bir klibimde dansçılarım var. Ve beni ilk kez bu kadar renkli gördünüz. Bugünlerde elim hep renkli şeylere gidiyor. Klipten de anlaşıldığı üzere bugünlerde pembeciyim. Siyah beyaz dönemimden renkliye geçtiğimi hissediyorum. Son iki albüm birbirinin devamı gibiydi. O dönemdeki hislerim de öyleydi. Ama bu dönem başka bir şey arıyordum. O yolu buldum gibi görünüyor.

◊ Gözlerinizden belli, ışıl ışıl... Kendinizi iyi hissetmek için başka neler yapıyorsunuz?
- Düzenli spor yapıyorum. Çok yürüyorum. Sadece fiziksel olarak değil ruhsal olarak da bana çok iyi geliyor bu... Modern hayat bizi hareketsizliğe itiyor. Mümkün olduğunca doğaya yakın olmaya çalışıyorum. Son dönemde bir de nefes terapisini denedim. Çok iyi geldi.

◊ Sizi bu kadar renkli, heyecanlı görünce âşık olduğunuzu düşünmüştüm açıkçası. Hayatınızda biri var mı?
- Yok gerçekten. Ciddi bir ilişkim olsa zaten paylaşırım. Aşk dünyanın en güzel duygusu. Gelsin, sizinle de paylaşalım.

ONNO TUNÇ’A KARŞI  BİR SORUMLULUK  DUYGUM VAR

◊ Hayatınızda yeni bir dönemin başladığını söylediniz. Diğer dönüm noktalarını da sorsak size... Onno Tunç onlardan biri mesela, değil mi?
- İnsan bir şeye tutkuyla sarılınca hayat ona tüm güzellikleri getiriyor. Daha yeni yeni şarkı söylemeye başlamıştım. 90’ların başıydı. Arka arkaya albüm teklifleri geliyordu. Ama titizim dedim ya, kendimi hazır hissetmiyordum. Sonra Onno Tunç’un yeni yetenekler aradığını ve onlara albüm yapacağını duydum. Bir arkadaşım bizi tanıştırdı. Sezen Aksu’nun “Beni Unutma” şarkısını, bir de kendi bestemi söyledim. Görüşme çok iyi geçti, yanından mutlulukla ayrıldım. Hemen ertesi gün albüm sözleşmesi imzalandı. Albümün ön çalışmaları sırasında maalesef vefat etti. İlk albümümde sadece bir şarkısını, “Kurşuni Renkler”i söyleyebildim. Ama yaptığım her işte sanki bir yerlerden beni izliyor, görüyor. Ona karşı bir sorumluluk duygusu besliyorum ve onun da beni takdir etmesini umuyorum. “Depresyon”u yazdığım dönem de benim için dönüm noktasıydı. Yeni bir yol bulmuştum. Biraz etnikti. Kimliğimin yeni oturmaya başladığı dönemdi. Eski eşimle (Alper Erinç) birlikte hazırladığımız albümlerin dönemi... Ve sonra boşandığım, yalnız bir kadın olarak yoluma devam ettiğim, Ozan Çolakoğlu’yla çalışmaya başladığım süreç geldi. Ve şarkıda da söylediğim gibi “Tam da Şu An” yeni bir döneme başladığımı hissediyorum.

◊ Eski eşinizle görüşüyor musunuz?
- Arkadaş olarak görüşüyoruz. Dört tane albümümüz var. Hayatın bir dönemini çok kuvvetli duygularla yaşadığın birini yok saymak bana çok zor geliyor. Ben kimseyle küs kalamıyorum. Arada bir alev gibi parlarım. Ama öfkemi içimde uzun süre taşıyamıyorum. Bana neden genç göründüğümü soruyorlar. Bence kötü duyguları içimde tutmamam en önemli etken. Unutuyorum. Hep sevgi kalıyor.

Haberin Devamı

Göksel: Dertten, kederden topuklayasım var

Haberin Devamı

DELİCESİNE BİR ÇOCUK İSTEĞİM  HİÇ OLMADI

◊ Çocuk özleminiz var mı?
- Çocuk sahibi olmanın insanı büyüttüğüne çok inanıyorum. Ama benim bunun için delicesine bir isteğim olmadı. Hep en doğru koşulları ayarlamak istedim. Kendimden de çok memnun olduğum bir zamanda olmalı ki çocuğumu da mutlu edebileyim. Ama gördüm ki bunlar bahaneymiş. O kadar detaylı düşünmenin gereği yokmuş. Hâlâ çocuk sahibi olabilirim.

MABEL MATİZ VE TEOMAN’LA ÇOCUKLAR GİBİ EĞLENİYORUZ

◊ Yakın dostlarınız kimler?
- Benim çok sevdiğim, güvendiğim bir yan komşum var. Özgün adı, akademisyen. Çok özel sohbetlerimiz oluyor onunla mesela. Hayatta hiç vazgeçemeyeceğim dostlarımdan biri de Mabel Matiz. Birlikte müzik de yapıyoruz. Teoman var. Kendimi çok şanslı hissediyorum. İkisi de gelmiş geçmiş en iyi şarkı yazarlarından. Onlarla dostluğum beni çok mutlu ediyor. Çocuk gibi eğleniyoruz birlikteyken. Mabel’le tatillere de birlikte çıkıyoruz. Çok sevdiğim kız arkadaşlarım var ayrıca... Kız arkadaşların yeri başka. Kocaman bir ailem var, o anlamda da çok şanslıyım. Kedim var. Hayvanların yaydığı enerji bambaşka. O da sevgi duygusunu yükseltiyor. Kapıyı açıp eve girdiğinde seni sevgiyle bekliyor.

◊ Kapıyı artık sevdiğiniz adam açsın ister misiniz?
- Sırf yanımda biri olsun diye değil gerçekten âşık olduğum, uyum içerisinde olduğum biriyle beraber olmak isterim. Bazı ilişkiler insanın enerjisini emiyor, öyle olacağına hiç olmasın. Tek başımıza da mutlu olabiliriz. Ayrıca yalnız kaldığım zamanlar benim yaratıcılığımın en yüksek olduğu zamanlar. Buna ihtiyaç duyduğumu bile söyleyebilirim. Benim bu tarafımı da anlayacak, bana benzeyen biri olmalı. Bazı parçalar birbirini tamamladığında ortaya çıkan ilişkiler sağlam oluyor. Onun hayalini kuruyorum ve hayatıma çağırıyorum.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!