Alp ULAGAY / PAZAR
Oluşturulma Tarihi: Eylül 18, 2005 01:43
Fransa’da, 2004 başından beri Türkiye’yle ilgili 25’e yakın kitap yayınlandı. Üstelik konuları turistik bölgelerimiz veya yemek kültürümüz değil sadece.
Kürt sorunundan NATO’ya, laiklikten Aleviliğe birçok farklı konunun ele alındığı kitaplar. Fransa’da yaşayan uluslararası ilişkiler uzmanı Semih Vaner’e göre, bu sıralar Fransa’da herkes Türkiye uzmanı kesildi.
Fransa’nın başkenti Paris’te kitapseverlerin sık sık uğradığı St. Michel Meydanı’ndaki kitabevlerinden birinde, siyaset ve uluslararası ilişkiler bölümünde Türkiye kitaplarıyla ilgili küçük bir köşe oluşturulmuş. Bir başkasının vitrininde yan yana Türkiye siyasetiyle ilgili kitaplar dizili.
Bir yıldır, Fransız kamuoyundaki önemli tartışma konularından biri, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üyeliği olunca bu tablo çok şaşırtıcı değil. Birçok Fransız’ın Türkiye hakkında basmakalıp fikirler dışında fazla fikri yok. Bu boşluğu doldurmak için de Türkiye’yi olumlu ya da olumsuz tanıtan çok sayıda kitap yazılıyor.
Tahmin edebileceğiniz gibi, bu kitaplar, sadece gezi rehberi ya da
yemek kültürü kitaplarından ibaret değil. 2004’ün başından beri yayınlanmış 25’e yakın eser, Türkiye’nin siyasi ya da ekonomik özelliklerini ele alıyor. Tabii ana konu başlığı da Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyeliği.
Birçok yazar, Türkiye için AB üyeliğinin mümkün olup olmadığını sorguluyor ve bunun Avrupa’ya neler getireceğini tartışıyor. Türkiye’ye olumsuz yaklaşanlar, isminden de anlaşılıyor. Örneğin geçen yıl yayınlanan Alexandre Del Valle’in La Turquie dans l’Europe - Un Cheval de Troie Islamiste (Türkiye Avrupa’da - İslamcı Truva Atı) isimli kitabı, yankı uyandıranlardan biriydi. Del Valle, Türkiye’nin üyeliğine tamamen karşı çıkan bakış açısıyla televizyon programlarına çıktı, konferanslar verdi, Fransa’daki Ermeni topluluğu gözünde sempati topladı.
Paris’teki Uluslararası İncelemeler ve Araştırmalar Merkezi CERI’de araştırma direktörü Semih Vaner’e göre, bu kitapların çoğu önyargılara dayanıyor: ‘Türkiye aleyhtarı kitaplar ne yazık ki çok. Bu tür kitapların daima okuyucu bulacağını tahmin ediyorum. Bu sıralarda, Fransa’da herkes Türkiye uzmanı kesildi. İşin kötü tarafı o. Fakat arada esaslı çalışmalar da yayınlanıyor.’
Sonbaharla birlikte Türkiye ile ilgili kitapların sayısı daha da arttı. Eylül ayında üç yeni kitap daha yayınlandı. Vaner’e göre bu ilgi geçici değil. ‘Türkiye’nin adaylığı konusu bir süre gündemde kalacağı için Türkiye’ye ilginin artması normal.’
Bu arada Türk yazarların kaleme aldığı kitaplar da var. Geçen yıl Cengiz Aktar ve Ali Kazancıgil’den sonra Vaner de, Deniz Akagül ile birlikte L’Europe avec ou sans la Turquie (Türkiye’yle ya da Türkiye’siz Avrupa) kitabını yazdı. Vaner’in editörlüğünü yaptığı ve Stefanos Yerasimos, Şirin Tekeli, Artun Ünsal gibi yazarların katkıda bulunduğu Turquie isimli kitap da, önümüzdeki ay Fayard Yayınevi tarafından yayınlanacak. Kitapta Türkiye’nin cumhuriyet dönemi siyasi tablosu, demokrasi sorunu, laik yapısı, kültürü ve ekonomisi ele alınıyor.