Emekli Tüğgeneral Küçük: Dink'i tehdit etmedim
Güncelleme Tarihi:
(a.a.)
Oluşturulma Tarihi: Ocak 20, 2007 21:08
Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, hiçbir şekilde Hrant Dink'i tehdit etmediğini belirterek, “Fikirlerine katılmamam, görüşlerim itibariyle şahsımı bağlar. Bu, böyle bir olayın içinde olacağım manasına gelmez” dedi.
Küçük, yaptığı yazılı açıklamada, gazeteci Hrant Dink'in dün hunharca öldürülmesinin ardından çeşitli senaryoların ortaya konulduğunu, hiç ilgi ve alakası olmadığı halde olayla ilgiliymiş gibi isminin kullanıldığını üzüntüyle takip ettiğini belirtti.
Veli Küçük, “geçen yıl Mayıs ayında meydana gelen Danıştay saldırısında sahneye konulan oyunun tekrarlanması için bazı kesimlerin büyük bir gayret içinde olduklarını” gördüğünü ileri sürerek, şunları kaydetti:
“Danıştay'a yapılan saldırıdan hemen sonra 'olay askerler tarafından yapıldı' imajı vermek amacıyla eski bir asker ile çekilmiş olan fotoğrafım tüm basın ve yayın kurumlarına servis edilerek hedef saptırmak amacı güdülmüştü. Türk yargısı ve adaletine olan güvenim ve saygım dolayısıyla, tahkikatın selameti açısından herhangi bir açıklama yapmamıştım. Bağımsız yargı ve polisin ciddi çalışmaları neticesinde olay çözülmüş, sanıklar halen tutuklu olarak yargılanmaktadır.”
Hrant Dink'in bu ortamda öldürülmesinin kimin işine geleceğinin iyi değerlendirilmesinin, olayın aydınlanmasına çok büyük destek sağlayacağını belirten Küçük, şöyle devam etti:
“Hrant Dink'in avukatı olduğunu söyleyen şahıs, basın ve yayında alenen ismimi vererek beni itham etmektedir. Elinde hiçbir delil ve belge olmadan bu şekilde ulu orta beni itham edenlerle kanunlar nezdinde hesaplaşacağım. Avukat, benim Hrant Dink'i tehdit ettiğimi belirtmektedir. Söylediklerini ispatlamak zorundadır. Her ne şekilde tehdit ettim ise bu tespit edilebilir. Tehdidin 6 ay önce yapıldığını iddia etmektedir. Bugüne kadar neden ilgili makamlara şikayette bulunmamıştır. Ben hiçbir şekilde ne telefonla, ne şahsen, ne mektupla, ne aracıyla, ne de elektronik posta veya diğer bir şekilde Hrant Dink'i tehdit etmiş değilim. Kendisini de yakinen tanımam. Fikirlerine katılmamam, görüşlerim itibariyle şahsımı bağlar. Bu, böyle bir olayın içinde olacağım manasına gelmez.”
“ÜLKEYE İHANET OLDUĞUNUN BİLİNCİNDEYİM”
Ülkenin geçmekte olduğu kritik ortamda böyle bir olayın ülke için nelere mal olacağını en iyi bilenlerden biri olduğunu kaydeden Küçük, “Bu ortamda Hrant Dink'in öldürülmesinin Türkiye'ye bir ihanet olduğunun bilincindeyim. Olayın içinde olmam şöyle dursun, böyle bir olaya ilk engel olacak kişi de ben olurdum. Bu ülkeye 35 yıl hizmet etmiş bir asker olarak bu olayların içerisinde gösterilmem son derece acı ve kasıtlıdır” dedi.
Veli Küçük, olayın en ince detayına kadar aydınlanmasını en çok kendisinin arzu ettiğini ve buna inancının tam olduğunu ifade ederek, “Hrant Dink'i öldürenleri şiddetle kınadığım gibi, yüreği bu vatanın bütünlüğü için çarpan bizlere itibar infazı yapan ve hedef gösterenleri de şiddetle kınıyorum” dedi.
Veli Küçük, “geçen yıl Mayıs ayında meydana gelen Danıştay saldırısında sahneye konulan oyunun tekrarlanması için bazı kesimlerin büyük bir gayret içinde olduklarını” gördüğünü ileri sürerek, şunları kaydetti:
“Danıştay'a yapılan saldırıdan hemen sonra 'olay askerler tarafından yapıldı' imajı vermek amacıyla eski bir asker ile çekilmiş olan fotoğrafım tüm basın ve yayın kurumlarına servis edilerek hedef saptırmak amacı güdülmüştü. Türk yargısı ve adaletine olan güvenim ve saygım dolayısıyla, tahkikatın selameti açısından herhangi bir açıklama yapmamıştım. Bağımsız yargı ve polisin ciddi çalışmaları neticesinde olay çözülmüş, sanıklar halen tutuklu olarak yargılanmaktadır.”
Hrant Dink'in bu ortamda öldürülmesinin kimin işine geleceğinin iyi değerlendirilmesinin, olayın aydınlanmasına çok büyük destek sağlayacağını belirten Küçük, şöyle devam etti:
“Hrant Dink'in avukatı olduğunu söyleyen şahıs, basın ve yayında alenen ismimi vererek beni itham etmektedir. Elinde hiçbir delil ve belge olmadan bu şekilde ulu orta beni itham edenlerle kanunlar nezdinde hesaplaşacağım. Avukat, benim Hrant Dink'i tehdit ettiğimi belirtmektedir. Söylediklerini ispatlamak zorundadır. Her ne şekilde tehdit ettim ise bu tespit edilebilir. Tehdidin 6 ay önce yapıldığını iddia etmektedir. Bugüne kadar neden ilgili makamlara şikayette bulunmamıştır. Ben hiçbir şekilde ne telefonla, ne şahsen, ne mektupla, ne aracıyla, ne de elektronik posta veya diğer bir şekilde Hrant Dink'i tehdit etmiş değilim. Kendisini de yakinen tanımam. Fikirlerine katılmamam, görüşlerim itibariyle şahsımı bağlar. Bu, böyle bir olayın içinde olacağım manasına gelmez.”
“ÜLKEYE İHANET OLDUĞUNUN BİLİNCİNDEYİM”
Ülkenin geçmekte olduğu kritik ortamda böyle bir olayın ülke için nelere mal olacağını en iyi bilenlerden biri olduğunu kaydeden Küçük, “Bu ortamda Hrant Dink'in öldürülmesinin Türkiye'ye bir ihanet olduğunun bilincindeyim. Olayın içinde olmam şöyle dursun, böyle bir olaya ilk engel olacak kişi de ben olurdum. Bu ülkeye 35 yıl hizmet etmiş bir asker olarak bu olayların içerisinde gösterilmem son derece acı ve kasıtlıdır” dedi.
Veli Küçük, olayın en ince detayına kadar aydınlanmasını en çok kendisinin arzu ettiğini ve buna inancının tam olduğunu ifade ederek, “Hrant Dink'i öldürenleri şiddetle kınadığım gibi, yüreği bu vatanın bütünlüğü için çarpan bizlere itibar infazı yapan ve hedef gösterenleri de şiddetle kınıyorum” dedi.