A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ocak 29, 2007 15:07
EGS Holding'e Bankacılık denetleme ve Düzenleme Kurumu (BDDK) tarafından el konulmasının ardından, İMKB'deki işlem tahtasının kapanması sonucu 5,5 yıldır mağdur durumda olan küçük yatırımcı, gerekli yasal düzenlemelerin yapılarak mülkiyet haklarının iadesini talep ediyor.
İMKB'de EGS Holding'in “EGHOL” koduyla işlem gören
hisse senetlerine yatırım yapan, ancak holdinge 10 Temmuz 2001'de el konulması ile mağdur duruma düşen yatırımcılar, kendisi de bir borsazede olan avukat Vedat Elçi'nin internette kurduğu “borsazedeler.com” adresinden ulaşılabilen sitede bir araya gelerek sorunlarına ortak çözüm arayışı başlattılar.
İnternet sitesi aracılığıyla EGHOL Çözüm Platformu olarak bir araya gelmeye çalışan borsazedeler, mağduriyetlerinin, benzer örneklerde olduğu gibi hukuki mücadeleye başvurmadan yasal düzenlemeler yapılarak giderilmesini istiyor.
EGHOL Çözüm Platformunu kuran ve sözcülüğünü üstlenen avukat Vedat Elçi, İzmir Basmane semtinde EGS Holding'in de yatırımcıları arasında yer alan ve uzun yıllardır inşaatına başlanamayan Dünya Ticaret Merkezi temel kazısı önünde yaptığı basın açıklamasında, holdinge ve iştiraklerine el konulmasının ardından, EGHOL hisselerine yatırım yapan 91 bin kişinin, bu işlemin “mülkiyet ve temettü hakları hariç olmak” üzere gerçekleştirilmiş olmasına rağmen, aradan geçen 5,5 yıllık süre içinde fiilen mağdur duruma düştüğünü ve mülkiyet haklarını kullanamadıklarını savundu.
Elçi, bununla birlikte holding iştiraklerine el konulma sürecinde de usulsüzlükler olduğunu da savunarak, holding iştiraklerinden EGS Bank'a BDDK tarafından tanınan 31 Aralık 2001 tarihine kadar olan süre tamamlanmadan IMF direktifleri doğrultusunda el konulduğunu, bu karar aleyhine açılan davada da bu gerçeğin yargıdan saklandığını ileri sürdü.
YARGI VE AİHM SÜRECİ, DEVLETİ ZARARA UĞRATIRSorunun, “patron ağırlıklı” benzer olaylarda olduğu gibi yasal düzenlemelerle çözümlenmesinden yana olduklarını ifade eden Elçi, bu yapılmadığı takdirde sorunu ulusal yargı ve akabinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) taşımaktan başka çarelerinin olmadığını belirtti. Mülkiyet hakkının, anayasa ve uluslararası sözleşmeler tarafından koruma altında olduğuna dikkati çeken Elçi, sorunun AİHM yoluyla çözümlenmesi halinde ödenmek zorunda olunacak yüksek tazminatların, ülke insanının ortak değerleri olacağının unutulmaması gerektiğini söyledi.
Elçi, hukuka aykırı bu durumun giderilmesi için sorumlu tüm makamları göreve davet ettiklerini ifade ederek, şunları kaydetti: “Öncelikle Hükümetten, mağduriyetimizin bir an önce yasal düzenlemelerle giderilmesini, SPK, İMKB, TMSF ile BDDK'dan kendi faaliyetleri alanlarında sorumlu davranmalarını, çözüm için kudret sahibiymiş gibi çalışmalarını ve yasal düzenleme için gerekli katkı, teşvik ve baskıyı göstermelerini bekliyoruz. Bunu, 2001 krizinden etkilenen ve sonrasında protokol imzalanan patron ağırlıkı grupların mağduriyetleri kadar 91 bin yatırımcının sorununa çözüm bulmak da kamu yararınadır diyerek bekliyoruz.”