Güncelleme Tarihi:
Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul, Akbank'ın 2008 yılı ilk çeyrek sonuçlarının açıklandığı toplantıda, bankanın yılın ilk 3 ayında 862 milyon YTL brüt kar elde ettiğini, brüt kar üzerinden 142 milyon YTL vergi karşılığı ayıran bankanın net karının 720 milyon YTL olduğunu ve net karın geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 61 arttığını söyledi.
İlk 3 ayda bankanın tüketici, konut ve taşıt kredilerindeki pazar paylarının sırasıyla yüzde 12,9, yüzde 12,7 ve yüzde 22,1 olarak gerçekleştiğini ifade eden Kurtul, tüketici kredilerinde takipteki krediler oranının ise hala yüzde 2 gibi düşük seviyelerde seyrettiğini vurguladı.
TEMKİNLİ OLMAK GEREKİYOR
Dünya ve Türkiye ekonomisindeki gelişmelere de değinen Kurtul, şöyle konuştu:
“Artan riskler nedeniyle IMF, ekonomik büyüme rakamlarını aşağı yönlü revize etti. ABD ekonomisinin 2008 yılında ılımlı bir durgunluk içine gireceğini belirten IMF, ekonomik büyüme tahminini 2008'de yüzde 1,5'den yüzde 0,5'e düşürdü ve 2009 tahminini de yüzde 0,6 gibi düşük bir seviyede tuttu. IMF raporunda, 2008 yılında Avro bölgesi büyümesinin yüzde 1,4'e, Türkiye'nin ise yaklaşık yüzde 4'e yaklaşması bekleniyor.
Dünya ekonomisinde büyümenin itici gücünün gelişmekte olan ülkeler olacağı kaydediliyor. Bu ülkeler arasında Türkiye'nin çok ciddi bir büyüme potansiyeli var. Bu potansiyelin içinde bankacılık sektörünün de önemli bir yeri bulunuyor. Ancak bankacılık sektörü büyürken, temkinli davranmak durumunda. Özellikle bu gibi kriz ortamlarında sermaye ve etkin risk ölçümlemesinin önemi daha da artıyor. Akbank'ın çok güçlü bir sermayesi ve etkin bir risk ölçümlemesi var.
Bu nedenle de başarılı sonuçlar elde ediyoruz. Türkiye, dünyadaki yıldız 5 ülke arasında. Türkiye'nin avantajlı bir konumda, iyi bir durumda olduğunu görüyoruz.”
YARIM PUANLIK FAİZ ARTIŞI OLUR
�
OYAKBANK'TAN AYRILAN AKBANK'A GELDİ Akbank Genel Müdür Yardımcısı Galip Tözge, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) önemli bir pazar, fırsat olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: “Oyakbank'tan ayrılmaya karar veren TSK mensupları ile ilgili ortaya çıkan pazarda en çok payı Akbank aldı. Biz bunu bankamız açısından çok önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Hesabımızı, kitabımızı yapıp bu fırsattan maksimum derecede faydalanmaya çalışıyoruz. Bu yılın Kasım ayı sonuna kadar sözleşmesi olan kurumlar açığa çıkacaklar. Şu ana kadar pazarın yüzde 60'ı yeni bankasına kavuştu. Yüzde 40 kaldı. O da bu yılın sonuna kadar yeni bankasıyla anlaşma sağlayacak. Yüzde 60'ı Oyakbank'tan ayrıldı. Bu yüzde 60'ın en büyük payını biz aldık.” |
Türkiye'de 100 milyar doları aşan tutarda döviz mevduatı bulunduğunu ifade eden Kurtul, finansal çalkantıların yaşandığı dönemlerde yapılan döviz satışlarının YTL'nin değer kaybının sınırlı kalmasında etkili olduğunu söyledi.
KURLARIN YÜKSELMESİ ZOR
Kurtul, “Merkez Bankasının önümüzdeki dönemde sıkı para politikasını sürdüreceğini öngörüyoruz. Bu doğrultuda kurların kalıcı bir şekilde yukarı yönlü seyrinin zor olduğunu söylemek mümkün” dedi.
Kurtul, reel faizlerde bugünkü yüzde 19-20 arasındaki seviyenin bankacılık sektörünün gelişimini engellediğini belirterek, “Tahminimiz, özellikle son çeyrek veya 2009'un başında yine faiz oranlarındaki düşüşün devam etmesi” dedi.
KAPATMA DAVASI
Zafer Kurtul, “Kapatılsın ya da kapatılmasın, AK Parti'ye yönelik kapatma davası, bir risk değil midir” sorusu üzerine, risk yönetiminde güçlü temelleri olduğunu, risk yönetimindeki bu temellerinin her türlü ekonomik ortamda Akbank'ın iyi çalışmasını sağladığını ifade ederek, “Akbank olarak öyle bir yapımız var ki, her türlü ekonomik ortamda iyi neticeler elde edebiliyoruz” dedi.
Orta vadede Türkiye ile ilgili görüşlerinin çok olumlu olduğunu, bu konuların kısa vadeli dalgalanmalar yaratabileceğini, Akbank gibi bir bankanın ülkeye orta, uzun vadeli bakmasının önem taşıdığını kaydeden Kurtul, bir gazetecinin “AK Parti kapatılır ise bunu şöyle mi okumalıyız; dalgalanma olabilir ama biz orta vadede Türkiye'ye inanıyoruz. Orta vadede bir etkisi olmayacaktır” şeklindeki değerlendirmesi üzerine, “Evet, orta vadeli Türkiye'ye inanıyoruz. Demokratik ülkeyiz. Demokraside her zaman çare bulunacağı için Türkiye'nin potansiyeline inanıyoruz” dedi.
Akbank Genel Müdürü Kurtul, 2008'e ilişkin faiz ve enflasyon öngörüsüne ilişkin bir soruyu yanıtlarken de, şunları kaydetti:
“Bono faizlerinde 22'nin üzerine çıkacağımızı zannetmiyorum. 21-22 seviyeleri, azami seviyeler olabilir. Merkez Bankası 50 baz puan artırım yapabilir. Bu yıl daha fazla artırım olacağını da zannetmiyorum. Son çeyrekte tekrar bir düşüş görebiliriz. Yıl sonu Merkez Bankası faizleri 15-15,5 arası olabilir. Akbank için kredilerde yüzde 25 büyüme bekliyoruz.
Merkez Bankasının enflasyon hedefi, en doğru hedef diye alabiliriz. Enflasyon, muhtemelen 10'un altında olacaktır diye düşünüyoruz. 9,5-10 oranlarında...”