Faiz artırımına hazır olun

Merkez Bankası'ndan acı itiraf

"Merkez Bankası’nın bugün yayınladığı 2008 yılının ikinci Enflasyon Raporu’nda enflasyon tahminlerinde radikal artışlar var. Ocak ayında yayınlanan önceki raporda, belirsizlik aralığının orta noktası olarak, yüzde 5.5 olan 2008 yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 9.3’e çıkarılmış. Yıllık enflasyon halen yüzde 9.15 düzeyinde olduğuna göre bu yıl enflasyonda düşüşü unutacağız anlaşılan. Üstelik yüzde 4’lük orta vadeli hedefe de daha önce 2009 yılınnda ulaşılması beklenirken şimdi bu beklenti 2011 yılına kadar ötelenmiş durumda. Daha önce yüzde 3.7 olarak beklenen 2009 yıl sonu enflasyonu şimdi yüzde 6.7 olarak tahmin ediliyor. 2010 yılı sonu için ise yüzde 4.9’luk tahmin yapılıyor.

Merkez Bankası, 2009 yılı enflasyon tahmininin tutmasının kısa vadeli faizlerin yıl ortasına kadar kademeli ve ölçülü bir şekilde artırıldığı ve sonrasında 2008 yılının kalan dönemi boyunca sabit tutulduğu bir senaryoya bağlı olduğunu da söylüyor. Bu açıklama, önümüzdeki aydan itibaren faiz artırımının başlayacağı anlamına geliyor. Bu arttırım süreci temmuz ayına kadar sürecek gibi görünüyor. Açıklamadaki “ölçülü” ibaresinden ise faiz arttırımlarının 25 puan olarak gerçekleşeceği sonucunu çıkarıyoruz.

Bu arada, Merkez Bankası, hedefe ulaşma umudunu iki yıl sonraya sarkıtırken, ekonomik kamuoyuna da önemli bir şey söylüyor. Bundan böyle karar alırken hedefleri değil sundukları bu tahminleri referans almalarını istiyor. Fakat bu hedeflerin yerine tahminleri ikame etme çabasının da, bunun Merkez Bankası’nı eleştirilerden kurtarabileceğinden de kuşkuluyum.

Merkez Bankası’nın enflasyon tahminleri 2006’dan beri yayınlanıyor ama bu yönde bir işlev görmüyor. Hedefler daha kolay hatırlanırken, sürekli revize edilen bu tahminler pek akılda kalmıyor. Merkez Bankası’na yönelik eleştiriler tahminleri değil, hedefleri tutturamadığı için yapılıyor. Hedefleri referans almaktan çoktan vazgeçen ekonomik kamuoyunun sürekli revize edilen tahminleri referans alması da bana pek olası gibi görünmüyor. Bu tahminler ne zaman tutmaya başlar ise ancak o zaman ciddiye alınır. Bu da en azından 1-2 yıllık bir süreç gerektirir. Bana kalırsa, yıllık hedeflerde tahminlerle uyumlu bir revizyon yapılması, ekonomik kamuoyunun para politikasını ciddiye alması açısından daha faydalı olur."