Güncelleme Tarihi:
ELEKTRİK üretiminde ithal kömür santrallarının payı 2013 sonunda 3 bin 900 megavatı (MW) geçti. Sadece 2014’ün ilk yedi ayında 950 MW yeni kurulu güç devreye girdi. 2011 yılından bu yana doğalgaz santrallarına gösterilen yatırım ilgisinin bir benzerinin son dönemde ithal kömür yakıtlı santrallar için yaşandığını gözlemlediklerini dile getiren Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynakları Lideri Uygar Yörük, “Bütün Avrupa vazgeçerken biz kömür santrallarına yöneliyoruz. Önümüzdeki dönemde önemli bir büyüme bekliyoruz” dedi.
İTHAL KÖMÜRE İLGİ ARTTI
Dünyada kömür yüzde 44’e ulaşan payı ile elektrik üretiminde ilk sırada yer alıyor. Çevresel etkileri nedeniyle olumsuz algılara rağmen, kömür global enerji talebini karşılamadaki yüksek payını koruyor. Türkiye’de de ithal kömür kaynaklı elektriğin miktarı ve toplam üretimdeki payı artıyor. Deloitte Türkiye, kalori değeri yüksek kömürün hem dünyada, hem de Türkiye’deki görünümünü analiz etti. Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Endüstrisi Lideri Uygar Yörük’ün açıkladığı rapora göre, dünyada kömür fiyatları ton bazında 120 dolardan 70 dolara kadar düştü. Bir yandan kaya gazının keşfiyle birlikte ABD kömürü dünya piyasalarına arz edilmeye başlanırken, Avrupa’da ise düşük büyüme nedeniyle enerji talebi azaldı. Avrupa, kömüre dayalı elektrik üretiminden vazgeçmeye başladı. Bu gelişmeler ve Türkiye’de yüksek elektrik fiyatları, ithal kömüre olan ilgiyi artırdı.
ÇEVRE İÇİN ENDİŞE VERİCİ
Rapora göre, Türkiye elektrik sektöründe ithal kömür santrallarının payı 2013 sonunda yaklaşık 3.9 GW ‘ı geçti. Sadece 2014 yılının ilk 7 ayında ithal kömüre dayalı 950 MW yeni kurulu güç devreye girdi. 2011 yılından bu yana doğalgaz yakıtlı elektrik üretim santrallarına gösterilen yatırımcı ilgisinin bir benzeri son dönemde ithal kömür yakıtlı santrallar için yaşanıyor. Faaliyet halindeki 7 santrala karşın, toplam ithal kömür santralı proje sayısı 33’e ulaşıyor. Faaliyette olan ve proje aşamasındaki ithal kömür santrallarının toplam kurulu gücü ise 30 bin MW. Türkiye coğrafyası incelendiğinde, ithal kömür projelerine uygun olan hemen hemen her bölgede ciddi bir proje yoğunluğu olduğuna dikkat çeken Yörük, “Bu projelerin bazılarının yarıştan elenmelerini beklemek yanlış olmaz. Ayrıca bu denli yoğun kömür yatırımlarının beraberinde getirebileceği çevresel kaygılar ise oldukça endişe verici” diyor.
SOSYAL MEDYADA ENERJİ KONUŞTUK
DELOITTE, “Sosyal medyada enerji ve doğal kaynaklar” raporu ile enerji sektörünün bu yıl sosyal medyadaki resmini de çekiyor. Rapora göre, toplumun genelini ilgilendiren mevzuat değişikliği, zam, maden kazası, yeni yatırım gibi olaylar sosyal medyada da geniş yer tutuyor. Raporda, elektrik sektörüne yönelik en çok paylaşım yapılan kelime ve “hashtag”ler gösterilirken, bunlar arasında zam, fatura, elektrik kaçağı, baraj, kayıp gibi kelimelerin olduğu görülüyor. Elektrik sektöründe kayıp kaçak oranları, kesintiler ve zamlar kişisel paylaşımlara yoğun olarak konu oluyor. Doğalgazda ise en çok gündeme gelen konunun zamlar olduğu görülüyor. Petrolde en çok paylaşım yapılan kelime ve hashtag’ler arasında zam, benzin, dizel, Irak, Türkiye, istasyon gibi kelimeler yer alıyor. Rapora göre, Soma maden kazasından sonra toplumun maden sektörüne karşı hassasiyetinin arttığı görülüyor. Soma, 301, yürek, göçük, #yırcaköyünedokunma gibi sözcükler en çok paylaşılanlar arasında.