Güncelleme Tarihi:
CENGİZ Aktürk’ü 2012 yılı ağustos ayı sonlarına doğru bir grup işadamıyla gerçekleşen buluşmada tanıdım. Kendi adını taşıyan kadın giyimi markası bulunan Aktürk, yeni işiyle ilgili kartını uzattı:
- Bosphorus 360 Yönetim Kurulu Başkanı.
Aktürk’ün yanında Genel Müdürü Abdülkerim Çay da vardı:
- Gayrimenkul, enerji gibi alanlarda proje geliştirmeyi planlıyoruz. Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerinden Türkiye’ye yatırım çekmeyihedefliyoruz.
Bir de kitapçık verdi:
- Hacı İzzet Paşa, Osmanlı’da bir Vali.
Kitapçığın ilk sayfasında kendi imzasını taşıyan bölüme baktım:
- Çok değerli dedelerim Vali Türk Osman Paşa ve oğlu Vali Hacı İzzetpaşa. Dedem, 93 harbi döneminde hazineye 10 bin lira bağışlamıştır. Dün Abdullah Tivnikli, Mustafa Latif Topbaş, Usame Kutub, Cemal ve Ömer Kalyoncu, Mehmet Cengiz ve Zirve Holding ile birlikte Bosphorus 360’ın mal varlıklarına tedbir konulduğuna ilişkin iddiaları içeren haberleri görünce Cengiz Aktürk’le buluştum. Önce İstanbul Paşaköy’deki madeni anlattı:
- 10 milyar dolarlık bir maden olduğundan söz ediliyor. Orası mıcır üretimi yaptığımız bir taş ocağı. Mayıs 2012’de kiralamıştık. Mayıs 2014’e kadar süremiz vardı. 3 ay çalıştırabildik. Bizden rüşvet isteyenler oldu, vermedik. Derken dava açıldı, ruhsatımız iptal edildi. Biz de karşı dava açtık. Sonucu bekliyoruz. Değil 10 milyar, 10 milyon, 10 bin dolar, noter masraflarını karşılayana o taş ocağını hemen devrederim.
İlk kiralamayı yaptığı dönemde yanına bir işletme ortağı aldığını kaydetti:
- 3 aylık faaliyet döneminde 100-150 bin liralık iş yapmış olabiliriz. İşletmeyi yapan arkdaş yüzde 50 ortak. İlk başladığımızdan Mayıs 2014’e kadar tam kapasite çalıştırsak bile gelirimiz 1-2 milyon doları geçmezdi. Sonra şu noktanın altını çizdi:
- Nüfuz kullanma gücüm olsa, taş ocağının ruhsat işini çözer, işime devam ederdim. Şimdi birileri çıkıp, “Noter masrafın benden, o taş
ocağını bana devret” der mi? Eğer derse, o zaman Cengiz Aktürk’ün taahhüdünün lafta kalıp kalmayacağı ortaya çıkar...
İlker Aycı’yla görüşürüm gizli ortaklığım yoktur
CENGİZ Aktürk, Başbakanlık Yatırım Ajansı Başkanı İlker Aycı’yı özel sektör döneminden tanıdığını vurguladı:
- Kendisiyle ayda bir-iki kez görüşürüz. Türkiye’ye yatırım çekmeye çalışan, fon getirmeyi planlayanlarla görüşmesinden daha
doğal bir şey olamaz. Sanırım telefon görüşmelerimizi dinlediler, zaman zaman kendisinden düşündüğümüz projeler konusunda yadım
istediğimizi duydular.
Oradan “gizli ortaklık” yorumu çıkardılar. Cengiz Aktürk Giyim, Aeros Kozmetik, Bosphorus 360 ile 360 Madencilik şirketlerinin
incelemeye açık olduğunu belirtti:
- Şahsıma ve şirketlerime tedbir konulduğuna dair bilgim yok. Şirketlerim ve tüm hesaplarım denetime açık. Buyursun, incelesinler.
Usame Kutub benim ortağım
CENGİZ Aktürk, Suudi Arabistan ve Körfez bölgesinde iyi ilişkilerinin oldugunu vurguladı:
- Yasin Abi’yi (Yasin El Kadı) iyi tanırım. Kendisiyle herhangi bir işimiz olmadı. Türkiye’de yeni yatırımlar yapmasını, buna aracılık yapmayı isterim. İddialarda adı geçen Usame Kutub’a değindi:
- Usame ile Aeros adlı kozmetik şirketinde ortağız. Harvey Nichols, Debenhams ve Boyner Mağazaları’na ithal ettiğimiz ürünleri veririz.
- Aralık 2012’de Ankara Esenboğa Havalimanı’nda karşılaştığımızda yanınızda Usame Kutub vardı.
Abdulla Kiğılı ile birlikte fotoğrafınızı çekmiştim.
- Evet. Kendisi Mekke’de ikamet eder. İstanbul’a sık sık gelir. Nitekim bugün sizinle buluşmadan önce
onunla birlikteydik.
- Yasin El Kadı’yla tanışıklığıız olduğuna göre Mustafa Latif Topbaş’ı da tanır mısınız? BİM’in ilk kurulduğu dönemde onun da ortaklığı vardı.
- BİM’i bilmiyorum. Mustafa Topbaş, saygı duyduğum bir büyüğüm.
- Ya Abdullah Tivnikli?
- Abdullah Bey’le bir akrabam vasıtasıyla tanışırım. Sadece “merhaba”mız vardır.