Güncelleme Tarihi:
ÇALIŞMA ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in “ya herro ya merro” dediği kıdem tazminatıyla ilgili taraflar dün kritik toplantıda biraraya geldi. 11 milyon çalışanı yakından ilgilendiren toplantıda tüm talepler taslağa dönüşürken, taraflar 10 gün sonra yeniden buluşma kararı aldı. Tıkanan noktaları açacaklarını söyleyen Çelik, “Kıdem tazminatını kaldıralım diyen birisi mi var? ‘Kıdem tazminatı kalksın’ diyen yok. Kaldıralım, yıkalım demiyoruz” dedi. Konfederasyonlar ise kıdem tazminatıyla ilgili hükümete “Ölümü gösterip sıtmaya razı ediyorlar. Gazozun gazı kaçmasın” tepkisini gösterdi.
KIDEM ALT BAŞLIK OLDU
Tarafların bugüne kadar yaptığı toplantılardan bir sonuç alınamayınca Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “aranızda anlaşın” dediği kıdem tazmanatıyla ilgili taraflar dün son kez biraraya geldi. Bakan Çelik başkanlığında yapılan Üçlü Danışma Kurulu toplantısında kıdem tazminatı alt başlık olarak ele alındı. Yaklaşık üç saat süren toplantının ana gündem maddesini ise alt işverenlik ve esnek çalışma modelleri oluşturdu. Çelik, çalışma hayatının dinamik bir alan olmasından dolayı önlerine yeni sorunların çıktığını, bu sorunların da çözüm beklediğini belirterek şöyle konuştu:
KIDEM KALKSIN DEMEDİK
“Toplantıda alt işveren ve esnek çalışma uygulamaları ve bu alanda yaşanan sorunları ele aldık. Bu zaten kıdem tazminatını da içeriyor. Ana sorunların bir tanesi kıdem tazminatını hak etmelerine rağmen alamamaları. ‘Kıdem tazminatını kaldıralım’ diyen yok ama yazılanlar çizilenler kıdem tazminatı kalkıyor. Biz böyle bir cümle hiç kullanmadık. Uygulamada bazı sıkıntılar var. Bu sıkıntılara birlikte nasıl çözüm buluruz tartışması çok farklı yerlere götürülüyor. Bu çözülmesi gereken, çalışma hayatında sorunların çözülmesi gereken bir yaklaşım gerektiren bir konu başlığıdır. Bu sorun değil denirse biz buna da saygı gösteririz. Alt işverenlerle ilgili sorunlar var. Birşey kaldırıyoruz, bir şey yıkıyoruz. Yok böyle şey”
Bakan Çelik, toplantının ardından yaptığı açıklamada ise 10 gün içinde yeniden biraraya geleceklerini söyleyerek, “Tüm kesimlerin talepleri alındı. Kısa süre sonra yapılacak toplantıda nerelerde uzlaşılıp uzlaşılmadığını netleştiririz. Sorunlu var, her kesimin soruna bakışı farklılık taşıyor. Umarım hem rekabet gücünü artıran hem de emeğin istismarına vesile olmayacak bir düzenlemeyi çözmüş oluruz.”
Hak-İş, ‘fon olur’ diyor
HAK-İş Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Toruntay da kıdem tazminatıyla ilgili görüşlerini çok önceden ifade ettiklerini belirterek, “Fon olayını savunuyoruz. Kazanılmış hakların geriye gitmesine karşıyız. Kıdemin kaldırılması gündemde yok. Temelde kazanılmış hakların aynen kalması koşuluyla hem işverene yük gelmeyecek hem de her çalışanın fondan yararlanacağı bir durum ortaya çıkacak” dedi.
Mutabakat aranıyor
BASINA kapalı toplantıda, “10 günlük çalışmadan sonra uzlaşamazsak herkes yoluna devam eder” görüşü ortaya çıktı. Hükümet kanadının konfederasyonlara bir teklif sunmadığı, iki tarafın farklı görüşler dile getirdiği öğrenildi. DİSK Başkanı Kani Beko, “Kıdem tazminatının kaldırılmasını uluslararası sermaye istiyor. Çünkü ‘hem yatırıma çağırıyorsun hem kıdemi önüme getiriyorsun’ diyorlar. İddia ediyorum hükümetin Dünya Bankası’ndan aldığı son kredinin ön koşulu kıdem tazminatının kaldırılmasıydı.”
450 bin davanın, 150 bini kıdem tazminatı için
TÜRK-İş Başkanı Ergün Atalay 450 bin iş davasının 150 bine yakınının kıdem tazminatıyla ilgili olduğunu belirterek, “Mahkemeye gidip geri dönen yok. Kıdemin geriye gitmesi Türk-İş’in kırmızı çizgisidir. Bırakın 17, 18 günü 29.5 günü bile kabul etmeyiz. Kıdem tazminatında mevcuttan geri adım olmaz. İşçilerin yüzde 90’nının kıdem tazminatından yoksun olduğu iddiası çok abartılı. Kayıt altındaki bir kişiye kıdem tazminatı vermeme gibi bir lüksünüz yok. Örgütsüz, sendikasız yerlerde problem var. Çocukların bedduası tutar, bunu alamayız” dedi.