Güncelleme Tarihi:
Son 5 yıldır ekonomik durgunluk ve krizle boğuşan Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye ilişkin dün açıkladığı ‘İlerleme Raporu’nda ekonominin yavaşladığı ve cari açığın yüksek olduğu vurgusu yapıldı.
AVRUPA Birliği (AB) Komisyonu’nun dün açıkladığı ve Türkiye’nin ekonomik açıdan da son bir yıllık ‘fotoğrafını’ gösteren ‘İlerleme Raporu’nda 2012 yılında ekonominin yavaşladığı ve cari açığın yüksek olduğu vurgusu yapıldı. Raporda ayrıca Merkez Bankası’nın para politikasının ‘karmaşık ve sıra dışı’ olduğu vurgulandı. Raporda özetle şu görüşlere yer verildi:
Ekonomik Program, nispeten yavaşlamış, cari açıkta azalma eğilimi olmasına rağmen yüksek seviyesini koruyor. Bu durum istikrarsız bir dış borç yapısı ile birlikte yabancı yatırım akışının tersine dönmesi halinde
ülke ekonomisinin güç duruma düşmesi riskine yol açıyor.
Hükümet kurumları arasında bölünmüş sorumluluk alanları, bütçe ve orta vadeli ekonomi politikalarının belirlenmesi çalışmalarının koordinasyonunu zorlaştırmaya devam ediyor.
2012 yılında ihracat hacmi yüzde 16.7 oranında büyüdü. Ancak bu büyümenin büyük bir kısmı sıra dışı olarak gerçekleşen İran’a parasal olmayan altın ihracatından kaynaklanıyor. 2012’de iç talepteki düşüş sebebiyle ithalat hacmi düşüş gösterdi.
2013 yılında ithalattaki büyüme yüzde 9.5 olarak tespit edildi ve büyük oranda altın ithalatlarındaki artıştan kaynak-landı.
Cari açık hâlâ önemini koruyor ve yatırımcıların güveninin azalması durumunda Türk ekonomisi için önemli bir sorun teşkil edecektir.
İşgücü piyasalarının yeterince esnek olmaması, işgücü piyasalarının etkin işleyişine sekte vurmaya devam ediyor.
Merkez Bankası birden fazla hedefle sıra dışı ve karmaşık bir para politikası izlemeye devam etti. Bu durum şeffaflık ve tahmin edilebilirliğe zarar veriyor. Politika duruşu, değişen iç ve uluslararası şartlar ışığında sıklıkla değişime uğradı.
2012 yılında bütçe hedefleri önceki yılların aksine, devlet harcamalarındaki artış ve ekonomik faaliyetteki yavaşlama nedeniyle yakalanamadı. Merkezi hükümetin bütçe açığı 2012’de GSYH’nin yüzde 2’sine yükseldi. Bu rakam 2011 yılında yüzde 1.4 idi.
Mali sektörün performansı iyi düzeyde. Bankacılık sektörünün mali sektördeki payı yüzde 88. 2011’de yüzde 25.5 seviyesinde olan devlet bankalarının payı 2012’de yüzde 23.1’e indi.