Güncelleme Tarihi:
Çiğdem Ö. başında bulunduğu grubun çalışanlarına yönelik bir e-posta hazırladı. Tepki çekebilecek ifadeler yer alan bu e-poastanın ekran görüntüsünü internette de paylaşınca tartışmalar da beraberinde geldi.
Çiğdem Ö., “Siz varoş işçilerinin bayramını kutlarım öncelikle…O gün evlerimizde çalışma kararı aldık. Ancak sabah 9'da herkes PC'sinin başında olacak. Saat 16:00'ya kadar normal mesaideymişcesine çalışacağız. Müşterilere full destek vereceğiz. Birisini offline görürsem eğer cumartesi pazar ofiste bekletirim haberiniz olsun” ifadeleri yer alan e-postayı sosyal medyada kendisine ait hesapta paylaştı.
Sosyal medyada çok hızlı yayılan mesaja her kesimden tepkiler çığ gibi büyüdü. Çiğdem Ö., hurriyet.com.tr’nin soruları üzerine yaptığı açıklamada söz konusu e-postanın ciddi bir içerik taşımadığını, bir iş kazası yaşadıklarını kaydetti.
Her geçen gün giderek güçlenen sosyal medyada yapılan bazı paylaşımlar bu şekilde ciddi sorunlara yol açabiliyor. Kimi zaman görevden almalara kadar dahi giden sosyal medya kazalarından birinin, bu alanda uzmanlığı olan bir isme denk gelmesi ise işin ilginç tarafını oluşturdu.
'ÇALIŞANLARIMI KÜÇÜMSEMEM SÖZ KONUSU OLAMAZ'
Çiğdem Ö. konu ile ilgili açıklamasında özetle şunları ifade etti: “Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, bu eposta şirket içindeki bir kişi tarafından sızdırılmadı, bizzat ben kendi şahsi hesabımda paylaştım. İşte bu noktada soruyorum : "Gocunacak bir şeyim olsa bunu yaparmıydım?" Gelelim işin özüne. Biz şirket çalışanlarımızla, abla/abi-kardeş ilişkisi içerisinde olmayı tercih ediyoruz. Gerek toplantılarımızda gerekse e-postalarımızda bir birimize bu ve benzeri şekilde hitap edebiliyoruz. Bunu hem çalışanlarım hem de Facebook profilimde olan arkadaşlarım zaten biliyorlar. Ancak, malesef beni tanımayanlar 'Varoş işçi' ifadesini böyle yorumladılar. Benim ne çalışanlarımı ne de çevremdeki herhangi bir insanı bu şekilde küçümsemem söz konusu dahi olamaz. Zaten pek az insan bunu bu şekilde algıladı.
Diğer bir nokta yaptığımız iş itibari ile biz 24 saat online yaşıyoruz. Müşterilerimiz aleyhine gelişebilecek her aksiyonu mesai mefhumu gözetmeden takip etmek durumundayız. Hatta bir müşterimizin yaşadığı kriz durumunda 24 saat nöbetleşe online olmuştuk. Bu sebeple, belirli departmanların da 1 Mayıs'ta, işlerinin başında olması kaçınılmaz. Elbetteki bu tür normal mesai dışındaki çalışma durumlarında iş kanunlarının öngördüğü şekilde mesai ücretlerini ödüyoruz."
Çiğdem Ö. söz konusu maili 17 çalışanına gönderdiğini ifade etti.
İşte tartışmalara yol açan o e-posta:
'Hakaretten dava açılabilir'
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkilileri, işçilere gönderilen bu mailin hem hakaret içerdiğini hem de çalışanların mesaisini 'gizlemek' amacıyla evden çalışma talimatı verilmesi nedeniyle suç teşkil ettiğini belirttiler. Bakanlık müfettişlerinin, haberi ihbar kabul edip denetim yapabileceğine dikkat çektiler.
4857 sayılı İş Kanunu'na göre çalışanların işverenin veya yöneticinin talimatıyla bulundukları her yerin çalışma alanı sayıldığını ve mesai gerektirdiğini vurguladılar. Üst düzey bir bakanlık yetkilisi, "Burada evden çalışma talimatı veriliyor. Yasaya göre 1 Mayıs işçi bayramı, ancak işverenler mesaisini ödemek koşuluyla işçilerini bugün de çalıştırabilirler. Ama bunun için 1 günlük ilave ücret verilmesi gerekir. Yani işçinin günlüğü 75 lira ise 150 lira olarak ödenmesi şarttır" dedi. Çalışma müfettişlerinin bu haberi ihbar kabul ederek, firmada tatil gününde çalışma yaptırılması nedeniyle mesai yazılıp yazılmadığına ilişkin denetim yapabileceklerini vurguladı.
Aynı yetkili bu mailin aynı zamanda 'hakaret' içerdiğini dolayısıyla bu iş kolundaki bir işçi sendikasının 'işçilere hakaret edilmesi' dolayısıyla dava açabileceğini de söyledi.