Güncelleme Tarihi:
Çoğu İstanbul'da olmak üzere 10'a yakın firmanın faaliyet gösterdiği sektörde araçlar, muadillerine göre yüzde 20-25 civarında daha uygun fiyatlarla satılıyor.
Edinilen bilgilere göre, çalınan aracın bulunması için yapılan araştırmalar 30 gün içinde sonuç vermediği takdirde, ilgili makamdan aracın bulunamadığına dair yazı alınarak, sigorta şirketi tarafından aracın sahibine tazminat ödeniyor. Ödemeyi takiben çalınan araç bulunduğu takdirde, sigortalı bu durumu yazı ile sigorta şirketine bildirmekle yükümlü. Bu sürecin ardından sigortalı, aldığı tazminatı iade ederek aracını geri alabiliyor veya aracını sigorta şirketine devrediyor. Araç, sigorta şirketince devralınması halinde, gerekli işlemler yapıldıktan sonra ihale yoluyla satılıyor.
Vatandaşlar, bu ihalelere çok rağbet göstermezken, sayısı iki elin parmaklarını geçmeyen şirketler ihalelere katılarak, söz konusu araçları satın alıyor.
“Çalıntı-buluntu” araçların haricinde, her türlü ikinci el araçların satışını da yapan şirketler, sigorta şirketlerinden aldıkları bu araçların, varsa hasarları bunları da gidererek veya hasarlı şekilde satışa sunuyor.
Tamamen yasal olan bu işlemlerin sonucunda satılan araçlar, piyasa değerinin yüzde 20-25 civarı altında alıcı buluyor.
“Çalıntı-buluntu araçların satışı tamamen yasal”
Söz konusu araçların satışını yapan şirketlerin yetkilileri yaptığı açıklamada, “çalıntı-buluntu” araçların alım satımının tamamen yasal olduğunu vurguladı.
Vatandaşların, bu araçları almakta bazen tereddüt ettiklerini anlatan yetkililer, “Firmalar, işin aslını bildiği için hiç kuşku duymadan bu araçları alıyor, ancak vatandaşlar biraz uzak duruyor. 'Bu arabayı alırsak, sonradan satışında bir sorun yaşar mıyız?' veya 'Aracın ilk sahibiyle ilgili bir sıkıntı olur mu?' gibi sorularla çok karşılaşıyoruz. Şunu çok açıklıkla söyleyebilirim ki yapılan işlemler tamamen yasal ve sonrasında yaşanabilecek hiç bir sorun yok. Normalde ikinci el bir araç satın alırken veya satarken ne yaşanıyorsa, çalıntı-buluntu araç alımında veya satımında da onlar yaşanır” diye konuştu.
Yetkililer, söz konusu araçları satarken hasarlarının olup olmadığı bilgisini de alıcıya söylediklerini belirterek, “Bazı kişiler, 'Aracın fiyatı bu kadar ucuzsa, bir sorunu vardır' diye düşünüyor ama araçların fiyatlarının düşük olması zaten sırf bu tür tereddütlerden kaynaklanıyor. Oysa böyle bir kuşkuya hiç gerek yok” dedi.
“Bu araçları alırken çekinecek bir durum yok”
Başkent Otomotivciler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Erkoç da konuya ilişkin, ikinci el araç satın almak isteyenlerin nasıl bir araç satın alırsa alsınlar galerileri tercih etmeleri gerektiğini söyledi.
Galerilerden araç satın alanların, daha sonradan bir sorun çıkması halinde karşılarında her zaman bir muhatap bulabileceklerini, ancak bu alışverişi tanımadıkları kişilerle yapanların sonradan bazı sıkıntılar yaşayabileceğini belirten Erkoç, şunları kaydetti:
“Çalıntı-buluntu araçların satışı konusunda da herhangi bir sorun yok. Yeter ki bu alışveriş yetkin kişilerle yapılsın. Çalındıktan sonra bulunan araçlar da bir şekilde satılmak, ekonomiye kazandırılmak zorunda. Mevzuat da buna izin veriyor. Yani burada yapılan işlemler tamamen yasal. Bu araçları alırken çekinecek bir durum yok.”
Aydın Erkoç, ikinci el araç satın almak isteyenlere tavsiyelerde de bulunarak, “Vatandaşlar, aracın hasarlı veya çalıntı-buluntu olduğunu ister bilsin ister bilmesin, satın alırken öncelikle bir yetkili serviste kontrol ettirmeli, daha sonra Trafik Sigortaları Bilgi ve Gözetim Merkezi'nden (TRAMER) aracın plakasını ve şase numarasını girerek sorgu yaptırmalı. Bu kontroller sayesinde satıcı, araç hakkında doğru bilgi vermemiş olsa bile alıcılar, araçla ilgili her türlü bilgiyi öğrenebilir” diye konuştu.