Güncelleme Tarihi:
Kuruyemişin, önemli miktarda tüketilen gıda maddesi olduğunu kaydeden Karapınar, Türkiye'de kuruyemiş tüketiminin kişi başına yıllık 3,5 kilogram civarında olduğunu söyledi.
2011 yılının sektör açısından hem sevindirici, ama aynı zamanda biraz sıkıntılı geçtiğini anlatan Karapınar, gerek iç piyasada ve gerekse ihracat yapılan ülkelerde tüketimin artmasının, kuruyemiş ürünlerinin sadece bir “eğlence” aracı olarak değil “sağlığa faydalı gıda maddesi” olarak algılanıp tüketilmesinin güzel gelişmeler arasında yer aldığını dile getirdi.
“Bazı AB ülkelerinin tedarikçisi durumundayız”
Sektörün dış pazar yelpazesinin sürekli genişlediğini de anlatan Karapınar, “Bunda sektörümüze mensup iş adamlarımızın yurtdışı iş gezilerinin payı büyüktür. Ülkemiz, bu gayretler neticesinde bir kısım AB ülkelerinin ve komşu ülkelerin kuruyemişte tedarikçisi durumuna gelmiştir” diye konuştu.
İç piyasaya yönelik ürünlerin marketler ve alışveriş merkezleri aracılığıyla müşteriye ulaştırılması nedeniyle, bu yerlerle ilgili “para tahsilatı ve bir kısım keyfi karar ve tutumlar”dan kaynaklanan sıkıntılar yaşandığını ifade eden Karapınar, konuyla ilgili yasal düzenleme yapılması halinde bu sıkıntıların giderileceğine inandıklarını söyledi.
İthal ürün konusunda yasa dışı girişlere ilişkin rahatsızlıklarını da dile getiren Karapınar, “Bu konuda ilgili Bakanlık ve Genel Müdürlük nezdinde girişim ve çalışmalarımız oldu. Sonuç alacağımıza inanıyoruz” dedi.
-“İhracat fazlası veriyoruz”-
İthalat-ihracat dengesi açısından sektörün son durumunu da değerlendiren Karapınar, Türkiye'nin kuruyemiş ihracatında belli bir yeri bulunduğunu, ancak bu seviyenin daha ileri noktaya taşınması gerektiğini kaydetti.
Yıllık üretimin yaklaşık yüzde 80'inin iç piyasaya sunulduğunu, yüzde 20'sinin de ihraç edildiğini bildiren Karapınar, “Yıllık ihracatımız yaklaşık 600 milyon dolar seviyesindedir. İthalatımız ise ceviz, badem, kaju gibi birkaç ürünle sınırlı olmak şartıyla 150-200 milyon dolar seviyesindedir. İhracatta fazla veren bir sektörüz. İthal ettiğimiz ürünlerin bir kısmını da işleyerek ihraç ettiğimizi belirtmek isterim” diye konuştu.
Kış aylarında tüketimin artmasının sektöre etkilerini de değerlendiren Karapınar, Türk insanının uzun kış gecelerinde kuruyemiş tüketmelerinin sektörü daha da canlandıracağını kaydetti.
-“Fahiş fiyatlar beklemiyoruz”-
2011 yılında ürünlerin fiyatlarında ne gibi değişimler olduğu ve buna bağlı olarak bu yıl fiyatlar konusunda ne gibi gelişmelerin yaşanabileceğine ilişkin görüşlerini de paylaşan Karapınar, kuruyemiş ürünlerinin temelde tarım ürünleri olmasından dolayı ürünün söz konusu yılda çok veya az üretilmesine bağlı olarak fiyatlarda dalgalanmalar görülebileceğini kaydetti.
Geçen yıl birkaç ürün dışında fiyatlarda yükselme olmadığını belirten Karapınar, şunları söyledi:
“Nohut rekoltesinin düşüklüğü sebebiyle leblebi çeşitleri, Antep fıstığı, fındık ve yer fıstığında yıl içerisinde artış yaşanmıştır. Diğer ürünlerimiz normal bir fiyat seyri göstermiştir. Ürünler çok pahalı olmamıştır. Halkımızın alım gücünü zorlamamıştır. Bunda, firmalar arası rekabetin payı büyüktür. Bu, halkımızın yararına olmuştur. Önümüzdeki yıl da kuruyemişte fahiş fiyatlar beklemiyoruz. Çünkü her ürünün bir alternatifi, her üretici firmanın pek çok rakibi vardır.”