Bir fincan kahve içen Türkiye’deki yatırım ortamını daha iyi anlar

Güncelleme Tarihi:

Bir fincan kahve içen Türkiye’deki yatırım ortamını daha iyi anlar
Oluşturulma Tarihi: Ekim 07, 2010 00:00

İstanbul’da düzenlenen 14. Uluslararası İş Forumu Kongresi (IBF) açılışında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Burada Türk kahvesini mutlaka tadın. İstanbul, sizin için kendinizi evinizde hissettiğiniz ve huzurla yatırım yapacağınız şehre dönüşecek” dedi.

Haberin Devamı

İSTANBUL’da düzenlenen Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) 14. Uluslararası İş Forumu (IBF) 65 ülkeden 3 bin işadamını buluşturdu. İş formunun açılışında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’un finans merkezi haline geldiğini belirterek, yabancı işadamlarını Türkiye’ye yatırıma çağırdı. “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır” sözünü hatırlatan Erdoğan, katılımcılara, “Burada Türk kahvesini mutlaka tadın. En az bir fincan az şekerli, orta şekerli veya şekerli kahve mutlaka için. O zaman İstanbul, sizin için bir köprü şehir, bir aracı şehir değil, kendinizi evinizde hissettiğiniz ve huzurla yatırım yapacağınız bir şehre dönüşecektir” diye seslendi.
Finans merkezi oluyor
İstanbul’u merkez alarak, uçakla 3 saatlik bir mesafeyle ulaşılan geniş coğrafyanın, dünya nüfusunun en yoğun, dünya pazarlarının en canlı coğrafyasını teşkil ettiğini belirterek, şöyle konuştu: “İstanbul, bizim de son dönemdeki yoğun gayretlerimiz neticesinde, Uluslararası bir finans merkezi olma yönünde emin adımlarla ilerliyor. Türkiye ve İstanbul üzerinden iş ilişkileri kurmak isteyen tüm işadamlarını ağırlamaktan büyük memnuniyet duymaktadır. Devletin ilgili tüm kurumları, ilgili bakanlıklarımız, MÜSİAD gibi sivil toplum örgütlerimiz, bizzat şahsıma bağlı olarak çalışan Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansımız, her an sizlere yardımcı olmak için seferber durumdadır.”
Kriz önemli mesaj verdi
Küresel finans krizinin her ülkeye ve küresel ekonomiye önemli mesajlar verdiğine dikkati çeken Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı: “Özellikle İslam ülkelerinin, bu ülkelerdeki işadamlarının, bizim medeniyetimize, inançlarımıza, kültürümüze tamamen zıt olan bu eşitsizlik üzerinde daha fazla durmalarının önemli olduğunu düşünüyorum. Yoksulluk ve açlık bizim ortak sorunumuzdur. Dünyanın çeşitli coğrafyalarını tehdit eden salgın hastalıklar sorunu bizim ortak sorunumuzdur. Çevre kirlenmesi, küresel ısınma, su sorunları, herkesten önce bizim ortak sorunlarımızdır. Hangi coğrafyada olursa olsun, tabii afetlerle mağdur duruma düşmüş insanların sorunu bizim ortak sorunumuzdur.”
Adalet duygusu zedeleniyor
Dünyanın artık küçük bir köye dönüştüğünü belirten Tayyip Erdoğan, “Yoksulun daha da yoksullaştığı, zenginin daha da zenginleştiği bir sistemin sürdürülebilir olmadığı açıktır. Bir kesim, sınır tanımaksızın tüketirken, sınır tanımaksızın hırsla kazanırken, diğer bir kesimin, küreselleşmenin aracı olan televizyon ve internetten bunu sadece seyrediyor olması, vicdanları yaralamakta, adalet duygusunu zedelemektedir” dedi.

Haberin Devamı

MÜSİAD öncü oldu

Haberin Devamı

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, MÜSİAD’ın, 5 Mayıs 1990’da, Türkiye’ye inanmış, aşkla, sevdayla bağlanmış, değerlerine, birikimlerine, potansiyeline güvenmiş işadamları tarafından kurulduğunu hatırlatarak, “Her türlü engellemeye rağmen, Anadolu sermayesinin kendi imkanlarıyla büyümesinde öncü oldu. Kalkınma mücadelesinde ön safta yer aldı. Demokratik haklar noktasında da takdire şayan bir imtihan verdi” dedi.

Teşrik tekbiriyle sahneye yürüdü

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, sahneye çıktığında salondaki bir grup “Allahüekber velillahil hamd” diyerek teşrik tekbiri getirdi. Erdoğan, Filistin bayrağı işlenmiş atkıyı da boynuna taktı. Daha sonra salondaki birçok işadamı da bu atkılardan takarak Başbakan ile fotoğraf çektirdi.

Haberin Devamı

Çevre ülkelerle ilişkileri geliştirdik biz kazandık

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, çevre ülkelerle yaptıkları çalışmaları şöyle değerlendirdi: “Çevremizdeki hemen her ülkeyle iyi dostluk ilişkileri geliştirmiş,hatta vizeleri kaldırmış bir ülkeyiz. Suriye, Lübnan, Libya, Ürdün, Rusya, Sırbistan ile vizeleri kaldırdık. Hem insanlarımızın hem iş adamlarımızın, arada engeller olmaksızın kucaklaşmasını sağladık. Libya’ya, 2002’de 165 milyon dolar olan ihracatımız, 2009 sonunda 1 milyar 800 milyon dolara ulaştı. Yunanistan’a 590 milyon dolar olan ihracatımız, 1 milyar 634 milyon dolara ulaştı.”

Ag-Ge’ye öncelik verilmeli

EĞİTİM sisteminin yeniçağın teknolojilerini üretecek nitelik ve niceliğe ulaştırılması gerektiğini anlatan MÜSİAD Başkanı  Ömer Cihad Vardan, “Ülkelerimizde Ar-Ge ve yenilikçilik çalışmalarına ağırlık verilmesini öneriyoruz. Bütün dünyada, ülkelerin, özellikle küresel krizin ardından mevcut pazarlarını kaybetmemek ve hatta yeni pazarlarda yer alabilmek için mutlaka rekabetçi olmaları zorunluluğu gerçeği bunu gerektirmektedir” dedi.

Haberin Devamı

Türkiye’yi yakın görüyoruz

IRAK Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık El Haşimi, ekonomik krizin İslam ülkelerini de etkilediğini belirtti. Haşimi, Irak ekonomisinin büyük zorluklarla karşı karşıya olduğunu dile getirerek, “Irak’ın yeniden yapılandırılması konusunda sıkıntılar var. Amacımız güçlü bir ulusal ortaklık oluşturmak ve Irak ekonomisini petrol gelirlerinden bağımsız hale getirmek. Biz Türkiye’yi bütün ülkelerden daha yakın görüyoruz” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!