Güncelleme Tarihi:
Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 13.8 küçüldü. Bu oran, 1945 yılındaki yüzde 15.3 küçülmeden sonra Türkiye tarihinin en yüksek küçülmesini gösterdi.
Türkiye 2009 ilk çeyrekte yüzde 13.8 küçülürken, bu orana yakın en yüksek küçülme yüzde 13 ile 1927 yılında görülmüştü. Böylece Birinci Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı ve 1929 dünya ekonomik krizini atlatan genç Türkiye Cumhuriyeti’nin bile görmediği küçülme mevcut krizde ortaya çıktı.
Türkiye, geçen yılın son çeyreÄŸinde de yüzde 6.2 küçülmüştü. Böylece ekonomi iki çeyrek arka arkaya daralarak resmi olarak resesyona girmiÅŸ oldu.Â
Öte yandan piyasadaki beklentiler Türkiye ekonomisinin yüzde 12 küçüleceği yönündeydi.
Bu yılın tamamında ekonomide yüzde 4 büyüme öngörülmüştü ve bu rakam daha sonra yüzde 3,6 küçülme olarak revize edilmişti.
Ä°MALAT VE Ä°NÅžAAT SERT DÜŞTÃœÂ
Açıklanan ilk çeyrek rakamlarına göre cari fiyatlarla Türkiye ekonomisinin büyüklüğü 211 milyar TL'ye geriledi.
Ekonomide sert düşüşün alt kalemlerine bakıldığında özellikle imalat ve inşaattaki düşüşler dikkat çekiyor. İmalat sanayi yüzde 18.5 küçülürken, ekonominin en önemli itici güçlerinden olan inşaat da yüzde 18.9 daraldı. Tarım sektöründeki düşüş ise yüzde 3 ile sınırlı kaldı.
Üretim yapanlar çöküş yaşarken, mali aracı kuruluşların faaliyetlerinde yüzde 10.8, dolaylı ölçülen mali aracılık hizmetlerinde yüzde 10.7 büyüme gerçekleşti.
SÜRPRİZ DEĞİL
Açıklanan veriler ile ilgili görüşlerini aldığımız Finansbank Başekonomisti İnan Demir, rakamların beklentilerinden daha kötü geldiğini ifade etti.
Demir şunları söyledi: "Rakamlar çok sürpriz olmamasına rağmen bizim beklentimizden daha kötü geldi, biz yüzde 13'lük bir daralma öngörüyorduk. Daha önce sanayi rakamlarında görülen düşüş, böyle bir kötüleşmeye işaret ediyordu. 2001 yılında yaşadığımız ekonomik krize oranla daha büyük bir daralma görmemiz de dikkat çekici bir durum."
IMF GÖRÜŞMELERİNİ KOLAYLAŞTIRACAK
Yılın ikinci çeyreğinde yıllık karşılaştırma yapıldığında rakamların daha iyi olacağını da belirten Demir, pozitif büyümenin görülmesinin ancak yılın dördüncü çeyreğinde mümkün olabileceğini de söyledi. Rakamların, hükümet ile IMF arasında devam eden görüşmelere etkisini de vurgulayan Demir, bunun görüşmeleri kolaylaştırıcı bir rol oynayacağını ifade etti.
Demir şöyle devam etti: "Hükümet, bundan sonra 2009 için büyüme tahminini revize edecektir. Bu yıl için öngörülen eksi 3.6 olan büyüme tahminini, piyasa ve IMF beklentileri ile daha uyumlu olan, eksi 5'ler seviyesine çekecektir. Hükümetin bundan sonra yapması gereken 2010 yılına odaklanmak olmalıdır."
NE DEDÄ°LER?
Denizli Sanayi Odası Genel Başkanı Müjdat Keçeci: İkinci çeyrekte bu kadar dramatik bir düşüş olmaz. Sanayici ilk çeyreğe göre biraz daha iyi, dış satımda da iyileşme var. Yılın tamamına yönelik olarak da eksi 6'ların etrafında bir küçülme bekliyorum.
Ankara Giyim Sanayicileri Derneği (AGSD) Başkanı Canip Karakuş: "Makul bir küçülme olarak beklediğimiz büyümeyi, beklenilenden yüksek bulduk. Son 1 yıllık küçülmenin Mart ayı sonu itibariyle de yüzde 3.9 küçülme olarak gerçekleşti. Ticaret sektöründeki yüzde 25.4’lük küçülmeye karşılık bankacılık sektöründeki büyümenin yüzde 10.8 olması da anlamlı. Bu derece yüksek küçülmeye rağmen ‘Ah!, Vah!’ demeden Türkiye’nin önüne bakması gerekir. Türk siyaseti artık belge, darbe tartışmasını bıraksın."
Sektörel Dernekler Federasyonu (SEDEFED) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu: İlk çeyrekte çift haneli küçülme tahmin ediyorduk ama açıklanan rakamlar beklentilerin çok üzerinde. Yüzde 13,8'lik küçülmenin dış dünyada nasıl algılanacağı önemli bir konu. Bunun için de IMF ile bir an önce anlaşma yapılması gerekiyor. IMF ile yapılacak bir stand-by anlaşması hem Türkiye'nin dış dünyaya karşı imajını düzeltecektir hem de iç piyasanın canlandırılması ve güven ortamının yeniden inşa edilmesinin öncüsü olacaktır. Hükümetimizin aldığı tedbirlerle birlikte sanayi kapasite kullanım oranlarında yaşanan artış ikinci çeyrekte sonuçların daha iyi çıkmasını sağlayacağını tahmin ediyoruz. Türkiye'nin 2009 yılında yüzde 6,5 civarında küçülmesini bekliyoruz. Hükümetimizin aldığı tedbirlere ilave olarak IMF ile anlaşmanın bir sigorta görevi görerek Türkiye'nin büyümesine pozitif katkısı olacağını düşünüyoruz."
SEKTÖR | 2008 İLK ÇEYREK | 2009 İLK ÇEYREK |
Tarım | 8.1 | -3.0 |
Balıkçılık | 4.7 | 2.0 |
Madencilik | 8.4 | -13 |
Ä°malat Sanayi | 8.8 | -18.5 |
Elektrik-gaz | 8.3 | -6.1 |
Ä°nÅŸaat | -3.1 | -18.9 |
Ticaret | 10.2 | -25.4 |
Oteller-Lokantalar | 1.3 | 2.8 |
Ulaştırma-Haberleşme | 8.4 | -17.6 |
Mali KuruluÅŸlar | 9.3 | 10.8 |
Gayrimenkul Kiralama | 7.3 | 0.0 |
EÄŸitim | 1.4 | -0.2 |
Sağlık işleri ve sos.hizm. | 5.5 | 0.0 |
Konut sahipliÄŸi | 1.5 | 4.5 |
Eviçi Pers.Çalş. Hanehalkları | 6.7 | -1.4 |
Dolaylı Ölçülen Mali Ara.Hizm. | 8.0 | 10.7 |
Vergi Sübvansiyonlar | 9.9 | -21.2 |
GSYH (alıcı fiyatları) | 7.3 | -13.8 |