Dolar değil borsa zamanı

- Böyle bir kriz bekliyor muydunuz?

Biz bu krize önceden hazırlıydık, bizim için sürpriz olmadı.

- Bu kadar sert olmasını bekliyor muydunuz peki?

Aynen öyle. Bu kadar şiddetli bir dalga bekliyorduk. Bizim yurtdışı ile bağlantılarımız çok sıkı. Oralara gidip de resmi gördükten sonra gerçekten de çok sert bir dalga bekler hale gelmiştik. Aslında Türkiye'de hâla bu krizin yurtdışındaki kadar sert hissedilmediğini gözlemliyoruz.

- Hissedilecek mi?

Bu sorunun yanıtını bulmak için Finansinvest (Finans Yatırım) Genel Müdürü Zafer Onat'ın kapısını çaldık. Dolar yatırımını hiç tavsiye etmediğini söyleyen Onat'a göre piyasalar yakın zamanda düzelmeye başlayacak. Türkiye'de de özellikle borsada önemli fırsatlar var. Onat ile yaptığımız röportaj iki gün sürecek.

Tam bir fikrimiz yok. Bir taraftan hissedilebilir çünkü Türkiye yurtdışından sermaye ihtiyacı olan bir ülke ve şu anda yurtdışından sermaye yaratma kabiliyeti oldukça azalmış durumda. Bu Türkiye'nin kendine has durumu ile ilgili bir sorun değil, dünyada para yok. Kredi kapılarının çoğu kapanmış durumda. Yurtdışındaki büyük bankaları görüyorsunuz zaten... O nedenle de oradaki kredi muslukları açılmadan Türkiye'de ciddi bir düzelme görmeyebiliriz.

- Anahtar o mu? Kredi muslukları mı?

Anahtar ABD'nin elinde aslında. Oradaki kredi musluklarının açılması dünyadaki diğer şartların da dönmesini sağlayacak.

Türkiye şu anda biraz cepten yiyor. Çünkü geçmişten gelen iyi bir ivmesi var ve bankacılık sektörü çok sağlam. 2001'den tecrübeli olduğu için bankacılıkta aşı var ve bu aşı hastalığı nispeten daha az zararla atlatmasını sağlıyor.

- Kredi muslukları ne zaman açılmaya başlar?

Arka arkaya ekonomik paketler açıklanıyor ama borsalar genelde buna olumsuz tepki verince insanlardaki karamsarlık da artıyor. Fakat bu paketlerin açıklanması, 'sihirli değnek gibi dokunacaklar ve 1 günde herşey değişecek' anlamına gelmiyor. Bu beklenti son derece hayalci. Açıklanan paketler çok doğru paketler ve tamamı neredeyse bu kredi açmazını çözmeye yönelik. Ama bunların etkilerinin hissedilmesi zaman alacak.

- Ne kadarlık bir zamandan bahsediyoruz?

Nereden baksanız 5-6 ay alır. Çünkü kanun çıkıyor, bankaların durumları inceleniyor, hangi konuda ne kadar para verileceği, toksik varlıklara ne ayrılacağı ve tüm bu işlerin politik boyutları zaman alıyor. Benim tahminim biz şu anda en kötü son çeyreği yaşıyoruz. Martın sonundan itibaren finans ve sermaye piyasaları durulur, senenin ikinci yarısından itibaren de toparlamaya başlar.

- O zaman ÅŸu anda tam dipte miyiz?

Sermaye piyasaları için dibe yakınız ama reel sektör 5-6 ay gecikme ile gelir. Bence senenin ikinci yarısı sermaye piyasaları için beklenenden daha iyi geçecek.

- Toparlanmanın işaretleri ne ile gelir?

ABD'deki emlak fiyatlarının önce stabil bir hale gelip arkasından yükselişe geçmesi ile toparlanmaya başladığımızı anlayabiliriz.

- ABD'deki konut fiyatlarına bakacağız o zaman...

Zaten bütün kriz oradan baÅŸladı. Orada bir düzelme görmeye baÅŸlarsak, 'tamam bu krizin dibidir, bundan sonra piyasalar toparlar' iÅŸaretini net bir ÅŸekilde almış oluruz.Â

- Bütün piyasalar mı toparlar?

Önce ABD toparlar, sonra da hızlı bir şekilde diğerleri izler. Zaten piyasalardaki bu yıkımvari fiyat hareketlerine neden olan şey beklentiler. İyileşmeye başlayınca, çok hızlı bir şekilde fiyatlar toparlar.

- Türkiye?

Türkiye ABD'nin peşine diğerlerine göre daha iyi takılacak. Bu ortamdan kurtulması çok daha hızlı bir şekilde gerçekleşebilir. Zaten yabancılar genelde Türkiye'deki yatırımlarını Rusya ve Brezilya'dan daha sonra satıyor.

- Neden?

Ç

ünkü 2005'ten sonra emtia fiyatlarında görülen artış bu ülkelerde ciddi bir şirket değerlemesine yol açtı. Ama şu anda yaşanan gerileme Türkiye'de cari açık konusunda çok olumlu hareketler yaratıyor. Hem güçlü bankacılık sektörü hem de dünyadaki konjonktürün Türkiye lehine olması Türkiye'yi öne çıkarıyor.

Özellikle bankacılık sektörünün ciddi refleksi kriz dönemlerinde kendini çok ciddi bir şekilde gösteriyor. Yabancılar tarafından da takdir edilen bir yapı oluşmuş durumda ve o Türkiye için önemli bir sigorta.

- Yaz ayları piyasalar açısından iyi geçecek diyebilir miyiz?

Evet diyebiliriz. Yaz ayları dünya için iyi geçecek. Nisandan sonra paketlerin etkileri piyasaya yansımaya başlar. Zaten piyasaların en büyük eksikliği para. Nisandan sonra para gelmeye başlar, yatırımcı güveni yükselir ve biz de dünya ortalamasından daha hızlı gideriz.

- Borsaya girmenin tam zamanı mıdır?

Bizim borsamızdaki fiyat seviyeleri özellikle dolar bazında baktığınızda çok cazip seviyelere gelmiş durumda. O nedenle mutlaka yatırımcıların orta ve uzun vadeli perspektifle borsaya yatırım yapmalarını tavsiye ederim.

Yatırım için bizce çok uygun bir dönem. Ama siz bunu yazdığınızda yatırımcılar büyük ihtimalle hiç dikkate almayacak. Fakat bugün endeks 60 bin olsaydı herkes hisse almak isteyecekti...

- Hep öyle olur değil mi?

Maalesef, biraz moda meselesi.

- Şu anda çok mu demode borsa?

Aslında son dönemde bireysel yatırımcıların talebi artmaya başladı. Hesap açılışlarında hareketlilik görüyoruz. Esasında artık Türk yatırımcısı daha bilinçli yatırım yapmaya başlıyor.

Örneğin her hisse sendi düşüşlerinde yeni giren yatırımcılar görüyoruz. Özellikle 2000-2001 yılındaki krizin ardından borsaya küsmüş olan yatırımcılar  tekrar gelmeye başladı. Çünkü bizdeki çok eski hesap numaraları tekrar aktif hale geliyor, oradan net bir şekilde izleyebiliyoruz.

- Hangi sektörü tavsiye edersiniz?

Esasında riski dağıtma anlamında endeksi temsil eden Borsa yatırım fonları var, bunlar cazip olabilir. Onun dışında illa hisse senedi istiyorsanız, en öncü sektör olarak bankacılık ve finans hisselerini tavsiye edebiliriz.

- Borsadaki çıkış yine bankalar öncülüğünde mi olacak?Â

Tabii ki. Türkiye'de bankacılık ve finans çok ağırlıklı. Büyüme potansiyeli ve kârlılık her zaman çok iyi. Mesela bizim kendi bankamız 2001 krizinde 100 milyon doların altına kadar indi ama 5 sene sonra 6 milyar doların üzerinde bir fiyatla satıldı. Artık aradaki matematiği siz yapın...

Telekom da bankacılığa rakip olabiliyor ama orada gördüğümüz kadarıyla çok ciddi bir fiyat baskısı oluşuyor ve bu da kârlılığı olumsuz etkileyebilir.

Geçen dönemin flaşları, çimento ve demir-çelikte kısa vadede çok beklentimiz yok. Uzun vade için iyi olabilir ama emlak sektöründe kısa vadede bir toparlama beklemediğimiz için o konuda biraz daha geride duruyoruz.

- Borsada hedef nedir?

Endeksin 1 sene içerisinde dolar bazında 1.80-2.00 dolar aralığına ulaşması çok muhtemel. Bu da borsada dolar bazında yüzde 50'lik bir kazanç oluşabileceği anlamına geliyor.

- Merkez Bankası'nın faiz indirimleri dolar ne kadar etkiledi?

Merkez Bankası'nın hızlı faiz indirimleri TL'nin cazibesini ortadan kaldırıyor. TL'ya baskı yapıyor ve TL yoğun bir şekilde değer kaybediyor. Bence doların
Türkiye'deki yükselişinin en önemli sebebi Merkez Bankası. Yoksa bu seviyelere gelemezdi.

- Kaç olurdu?

1.60'larda kalır, daha fazla yukarı çıkmazdık. Şu anda TL'nin cazibesi çok azaldı.

- Dolardaki hareket sürer mi?

Buralarda durulması gerekir. Bu noktadan sonra olabilecek fiyat artışları tamamen spekülatif hareket olur.

- Dolar tavsiye etmiyor musunuz?

Dolar yatırımı hiç tavsiye etmiyorum. Hiç zamanı değil.

- Ne tavsiye ediyorsunuz?

Şu anda TL enstrümanlar ve risk profiline göre hisse senedi tavsiye ediyorum. Bence şu anda borsaya girmek gerekiyor. Diğer tarafta da enflasyona endeksli kağıtlar ve mevduat yatırımı yapılabilir.

YASAL UYARI:

Bu sayfada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danısmanligi sözlesmesi çerçevesinde sunulmaktadir. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanlarin kisisel görüslerine dayanmaktadir. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.