Güncelleme Tarihi:
YUNANİSTAN'I BU NOKTAYA ZİNCİRLEME HATALAR GETİRDİ
AB SADECE YUNANİSTAN'I DEĞİL EUROYU DA KURTARDI
YUNANİSTAN TÜRK PİYASALARINI DA ETKİLEDİ
IMF YARDIMI AB'YE ZARAR VEREBİLİR / FINANCIAL TIMES
YUNANİSTAN İÇİN TELAŞA GEREK YOK/ WALL STREET JOURNAL
Avrupa Birliği (AB), Yunanistan’ı kurtarmak için yardım eli uzatırken, Atina da krizden çıkış yollarını arıyor.
ABD'li yayıncı ABC, internet sitesinde Yunanistan’ın borç kriziyle ilgili bir bilgi notu yayımladı. İşte bu krize ve bunun etkilerine dair merak edilen her şey:
Yunanistan’ın gayrisafi yurtiçi hâsılanın (GSYİH) yüzde 123.3’ü olması beklenen borç miktarı neden bu kadar büyük bir sorun?
Finans piyasaları bir süredir, Yunanistan’ın borcunun çok ciddi boyutlara ulaşması ve bu nedenle de büyük bir krize girmesinden endişe ediyorlardı. Buradaki esas risk, ülkenin borcunu çevirmek için gereken parayı bulamaması ve giderek büyüyen borcunun faizini ödeyememesi. Bunun neticesinde de Yunanistan’ın default yani “borcunu ödeyemediğini” ilan etmesinden korkuluyor.
Böylesi bir durumdan en çok etkileneceklerin başında diğer ülkelerin yanı sıra hem Yunanistan’da hem de Avrupa’nın diğer ülkelerinde elinde Yunan tahvili bulunduran bankalar geliyor.
Bu sorunun diğer ülkelere de yayılma olasılığı, AB liderlerinin yardım için devreye girmesine neden oldu. Böylesi bir sorunun İspanya gibi daha büyük bir ekonomide baş göstermesi durumunda küresel piyasalara etkisi de daha fazla olur.
Dünyada daha fazla borcu olan ülkeler var. Ama neden bu ülkeler kriz yaşamıyor?
Japonya’nın kamu borcu GSYİH’nin yüzde 200’üne denk. Ancak Japonya’nın borcunu ödeyememe olasılığı kimsenin aklına gelmiyor. Bunun temel nedeni, Japonya’nın kendi tahvil piyasasının geniş imkanlara sahip bir borçlanma piyasası olması.
Diğer yandan İtalya’nın toplam borç yükü Yunanistan’dan çok daha fazla. Ancak yıllık borçlanma miktarı yüzde 5’in biraz üzerinde. Bu oran Yunanistan’da yüzde 13. Dolayısıyla İtalya’nın uluslararası yatırımcılara tahvil ihracında acele hareket etmesine gerek yok.
Ancak, AB’nin Yunanistan’daki ateşi söndürememesi durumunda, o zaman İtalya’nın piyasaların hedef tahtasına oturması işten bile değil.
Borç yükü az olmasına rağmen ekonomileri kötü durumda olan ülkeler yok mu?
Bir ülkenin kamu borcunun düşük olması, ekonomisinin iyi olduğu anlamına gelmez. Örneğin, ABD’de 1930’lu yıllarda yaşanan Büyük Buhran, hükümetin bütçeyi dengeye oturtma ısrarından kaynaklanmıştı.
Borçlanma, ileride para kazandıracak sermaye yatırımlarının finansmanında kullanılabileceği gibi işler kötü gittiğinde ekonomilerin desteklenmesinde de rol oynayabilir. Ekonomiler toparlandığı zaman mesela işsizlik maaşı ödemesi gibi sosyal amaçlı giderlerin ortadan kalkması, bütçenin de dengeye oturmasına yardımcı olur.
ABD ve İngiltere’nin de borç seviyeleri hızla yükseliyor. Bu bir sorun oluşturur mu?
Evet. Çünkü özellikle faiz oranlarının yükseldiği zamanlarda yapılan borçlanma, bütçeye zarar verir. Borçlanma maliyetleri, ABD’de sıfır, İngiltere’de de tarihin en düşük seviyesi olan yüzde 0.5’te sonsuza dek kalmayacak.
Söz konusu ülkeler borçlanma seviyelerini aşağıya çekilmek zorunda olduğundan, bu durum harcama planlamalarına da yansıyacaktır.