Güncelleme Tarihi:
Yaklaşık 1 yıl sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede Deniz Yücel’in Alman Die Welt Gazetesi’nde Almanca dilinde suç teşkil eden bir kısım yazılar yazdığı belirtildi. Yücel’in 19.06.2017 tarihinde PKK/KCK silahlı terör örgütü mensubu şahısların söylemleri olduğu iddia edilen bir yazı yazdığı anlatılan iddianamede, “Terör örgütü mensubu olan bu kişilerle ilgili, ‘Rütbeli bir PKK komutanı’ ve ‘PKK’nın başkomutanı Abdullah Öcalan’ şeklinde övücü mahiyette ibareler kullanarak PKK/KCK silahlı terör örgütü sözde ideolojisi, lideri ve sembolleri üzerinde yüceltme maksadıyla söylemde bulunduğu” ifadeleri kullanıldı.
'FETÖ VE PKK PROPAGANDASINI YAPTI'
Ayrıca Deniz Yücel’in 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrası yazdığı, “Sorumluların kim oldukları hala gizliliğini koruyor, bu darbeyi düzenleyenin Erdoğan’ın Amerika’da yaşayan eski ortağı Fetullah Gülen’in destekçileri olduğuna dair kesin kanıt bulunmuyor” şeklindeki yazısına da yer verilen iddianamede, “Bu suretle de atılı FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün propagandası suçunu işlediği..” denildi. İddianamede Yücel’in 6 Kasım 2017 tarihinde yazdığı PKK/KCK terör örgütüne yönelik operasyonlar için, “Etnik Temizlik” başlıklı yazısı ile ve PKK/KCK’nın sözde lider Cemil Bayık ile yaptığı röportajda örgütü meşru ve siyasi bir yapıymış gibi gösterdiği belirtilerek PKK terör örgütünün propagandasını yaptığı belirtildi.
Deniz Yücel’in evinde yapılan aramalarda FETÖ/PDY silahlı terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen’in yazdığı bir kitabın ele geçirildiğine yer verilen iddianamede, Yücel’in telefon kayıtlarındaki incelemelerde ise 59 PKK/KCK üyesi ile de telefon görüşme kayıtlarının tespit edildiğine yer verildi.
4 YILDAN 18 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ
İddianamede Yücel’in PKK/KCK silahlı terör örgütü ile FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün propagandası suçunu zincirleme olarak işlediği ile halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçunu işlediği belirtilerek 4 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep edildi.
Savcılık tarafından hazırlanan ve 4 gün önce İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamenin bugün kabul edildiği öğrenildi. Mahkeme iddianameyi kabul kararı ile birlikte Yücel’in tahliyesine karar verdi. Mahkeme Deniz Yücel için herhangi bir adli kontrol tedbiri uygulanmasına da karar vermedi. Yücel’in önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkması bekleniyor.
STEİNMEİER'DEN AÇIKLAMA
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Türkiye'de tutuklu bulunan "Die Welt" gazetesi muhabiri Deniz Yücel'in tahliye edilmesinin Türk-Alman ilişkilerinin iyileşmesine yol açacak koşulları sağlamasını ümit ettiğini söyledi.
Steinmeier, yaptığı yazılı açıklamada, Yücel’in serbest kalmasının iyi bir haber olduğunu belirterek, konuyla ilgili çaba harcayan herkese teşekkür etti.
Yücel'in ailesiyle bir araya gelmesi ve istirahat etmesi temennisinde bulunan Steinmeier, "Yücel'in tahliye edilmesinin Türk-Alman ilişkilerinin iyileşmesine yol açacak koşulları sağlamasını ümit ediyorum." ifadesini kullandı.
ÖZEL UÇAKLA ALMANYA’YA DÖNDÜ
Tahliye kararının ardından cezaevinden çıkan Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel özel uçakla Almanya’ya gitti.
Silivri Cezaevinde işlemleri tamamlandıktan sonra serbest bırakılan Deniz Yücel, konsolosluk tarafından tahsis edilen araçla akşam saatlerinde Atatürk Havalimanına geldi. Genel Havacılık Terminalinin bulunduğu alan gelen Yücel, araçla apron kısmına geçti. Burada Konsolosluk görevlilerinin karşıladığı Yücel, saat 21.00 sıralarında özel uçakla Almanya’ya döndü.
BAŞBAKAN ''HER DURUŞMA BİR UMUTTUR'' DEMİŞTİ
Almanya’ya çalışma ziyaretinde bulunan Başbakan Binali Yıldırım, Almanya Başbakanı Merkel ile dünkü ortak basın toplantında Deniz Yücel'ın tutukluluğu ile ilgili olarak ''Ümit ederim kısa sürede duruşması yapılır ve bir sonuç elde edilir. Her duruşma bir umuttur'' demişti.
27 ŞUBAT 2017'DE TUTUKLANMIŞTI
Hem Türk hem de Alman vatandaşı olan Alman Die Welt Gazetesi muhabiri Deniz Yücel 14 Şubat 2017'de ifade vermek üzere gittiği emniyette gözaltına alınmış ve 27 Şubat'ta "terör örgütü propagandası yapmak" ve "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik" suçlarından tutuklanmıştı. Silivri Cezaevi’ne gönderilen Yücel’in avukatları 6 Mart 2017 tarihinde de İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurarak tutuklama kararına itiraz etmişlerdi. Talebi değerlendiren hakimlik tutuklama kararının yerinde olduğunu belirterek itirazın reddine karar vermişti.
DENİZ YÜCEL'İN ELİNDEKİ MAYDANOZUN SIRRI
Eşine sarılan Deniz Yücel'in elindeki maydonoz demeti de dikkat çekti. Tutuklu bulunduğu dönemde muhabiri olduğu Die Welt'te yayımlanan mektubunda şöyle demişti:
"Hapishane bakkalına haftalık siparişlerimi verirken düzenli yeşil şeyler ısmarlıyorum: Bana ağaçları hatırlatan dereotu ve Dilek’i hatırlatan maydanoz. (Beraber çıktığımız ilk tatilde plaj çantamızda o kadar fazla maydanoz vardı ki, Dilek onları "aşkımızın ağacı" ilan etmişti.) Bu bitkileri, vazo yerine ikame ettiğim, kesilmiş kola şişelerinin içine koyuyorum. Bir defada çok fazla demet olmadığı zaman gardiyanlar bir şey demiyor. Bitkilerin kök salmaması koşuluyla bu yasak da değil. Dereotuyla maydanoz işi o noktaya vardıramıyorlar zaten, en azından ben onları sararıp solmaktan kurtarmayı henüz başaramadım"
Deniz Yücel serbest kaldıktan sonra eşiyle böyle sarıldı
ALMANYA'DAN İLK AÇIKLAMA GELDİ
Alman Hükümet Sözcüsü Yardımcısı Ulrike Demmer, Türkiye’de tutuklu bulunan “Die Welt” gazetesi muhabiri Deniz Yücel'in tahliye edilmesi konusunda herkesin çaba harcadığını söyledi.
Demmer, bugün başkent Berlin'de düzenlenen basın toplantısında, Yücel'in tahliye edilmesinden büyük memnuniyet duyduklarını belirtti.
Bu konunun kendileri için çok önemli olduğunu Başbakan Angela Merkel'in de dün Başbakan Binali Yıldırım ile yaptığı görüşmeden sonra düzenlenen ortak basın toplantısında dile getirdiğini anımsatan Demmer, "Yücel'in tahliye edilmesi, herkesin bugüne kadar çaba harcadığı bir konuydu." dedi.
"TÜRK ADALETİNE TEŞEKKÜR EDERİZ"
Basın toplantısına katılan Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Rainer Breul da Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel'in bu konuda geçen haftalarda yoğun çabaları olduğuna hatırlatarak, Yücel'in serbest bırakılmasını olumlu karşıladıklarını kaydetti. "Türk adaletine teşekkür ederiz." diyen Breul, bu konuda henüz ayrıntılı bilgilere sahip olmadıkları için daha fazla açıklama yapamayacağını kaydetti.
Bir gazetecinin "Yücel'in serbest bırakılması karşılığında Alman hükümetinin Türkiye'ye verilen Leopard tipi tankların modernleştirileceği vaadinde bulunup bulunmadığı" şeklindeki soruyu da kesin bir dille reddeden Breul, Yücel'in serbest bırakılması konusunda Türk hükümeti ile hiçbir gizli anlaşmanın yapılmadığını söyledi.
MERKEL: MEMNUNUM
Almanya Başbakanı Merkel ise "Deniz Yücel'in serbest bırakılmasından memnunum" ifadelerini kullandı. Merkel, Türkiye’de tutuklu olan diğer Alman vatandaşlarının yargı süreçlerinin hızla görülmesini umduğunu belirtti.
İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi, Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel hakkında hazırlanan iddianameyi kabul ederek, tahliyesine karar vermişti.
Soruşturma sonunda hazırlanan iddianamede, Yücel'in "terör örgütü propagandası yapmak" ve "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek" suçlarından 4 yıldan 18 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Deniz Yücel, "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 27 Şubat 2017'de tutuklanarak, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ne konulmuştu.