Açık savaş
Güncelleme Tarihi:
Kasım CİNDEMİR / WASHINGTON
Oluşturulma Tarihi: Şubat 15, 2008 00:00
Şam’da bombalı suikastla öldürülen Hizbullah’ın güvenlik şefi İmad Mugniye’nin Beyrut’taki cenaze töreni, örgütün gövde gösterisine dönüştü. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, binlerce kişinin katıldığı cenazede, İsrail’e "açık savaş" ilan etti. Ancak bazı uzmanlar Suriye istihbaratı El Muhaberat’ın suikasta onay verdiğinden şüpheleniyor.
SURİYE’nin başkenti Şam’da salı gecesi bombalı araçla düzenlenen suikastta ölen ve yıllardır ABD’nin en çok aranan teröristler listesinde bulunan Hizbullah komutanı Mugniye için dün Beyrut’ta miting gibi bir cenaze töreni düzenlendi.
1980’lerden itibaren Lübnan’da birçok Batılı’yı kaçıran, ABD ve İsrail hedeflerine dünya çapında düzenlediği saldırılarda yüzlerce kişiyi öldüren ve Hizbullah’ı bugünkü gücüne kavuşturarak örgütün "efsanevi" isimlerinden biri haline gelen "Hacı Rıdvan" lakaplı Mugniye’nin cenaze töreninde binlerce kişi vardı. Lübnan’ın başkenti Beyrut’un güneyindeki Şii mahallesinde yapılan törende, Mugniye’nin Hizbullah bayrağına sarılan tabutu, üniformalı dört militan tarafından taşındı. Tabut, Mugniye’nin ailesinin ve Hizbullah liderlerinin taziyeleri kabul edeceği bir binaya kondu.
Hizbullah lideri Seyid Hasan Nasrallah, meydana kurulan dev ekranda yayınlanan konuşmasında İsrail’e savaş ilan etti. Yurtdışındaki İsrail hedeflerine saldıracaklarını ima eden Nasrallah, "Siyonistler açık savaş istiyorlarsa, bütün dünya duysun ki, açık savaş olacak. (2006 yazında İsrail’in açtığı) Temmuz savaşı henüz bitmedi, devam ediyor, daha ateşkes ilan etmedik" dedi. Ağır darbe yiyen Hizbullah’ın yanısıra örgütün Lübnan’daki müttefikleri ve birçok Filistinli grup da, Mugniye’nin intikamının alınacağını açıkladı. Siyasi yorumcular Hizbullah’ın hemen misillemede bulunmayacağını düşünüyor, ama İsrail’de alarm düzeyi yükseltildi. Dün Lübnan sınırında asker yığınağı yapıldı ve yurtdışı elçilikler de teyakkuza geçti.
SURİYE PARMAĞI MI
Mugniye’yi kimin vurduğu tartışması da büyüyor. Hizbullah ve İran’ın, İsrail’i "terörist devlet" olmakla suçlamasından sonra, Suriye de olayı "terör eylemi" olarak niteledi. İsrail ise suikastla bağlantısı olmadığında ısrarlı. Ancak İsrail’in bu hamlesinin intikam eylemlerini dizginlemeyi amaçlayan bir taktik olabileceğini düşünen uzmanlar da var. Olayın içinde Suriye gizli servisi El Muhaberat’ın olabileceği de öne sürülüyor. ABD kaynaklarına göre, Suriye askeri istihbarat şefi Asıf Şevket, "ABD’ye bir jest" yaptı ve buna karşılık eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri’nin öldürülmesiyle ilgili BM soruşturmasında ABD’den "koruma" istiyor.
Türkiye’ye de gelmiş
Şam’da öldürülen Hizbullah’ın güvenlik şefi Imad Mugniye’nin tanınmamak için estetik ameliyat olduğu, ömrünün son yıllarını sahte pasaportlarla giriş yaptığı İran, Suriye, Lübnan ve Türkiye’de geçirdiği öne sürülüyor. İddiayı ortaya atan İslami gruplar konusunda uzman Suudi gazeteci Faris bin Hizam, Mugniye’nin en az 47 adet sahte pasaportunun bulunduğunu öne sürdü.
Suriye Öcalan’ı da postalamıştı
Kuveyt’te İngilizce yayın yapan Arab Times Gazetesi’nde yayınlanan başyazıda da, suikastın "Suriye’nin güvenli ve güvenilir olmadığının" kanıtı olduğu belirtildi. Ahmed el Cerallah’ın kaleme aldığı yazıda, bir dönem Suriye’de saklanan teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın sonunun da Türk cezaevi olduğu hatırlatıldı. Yazara göre, bir sonraki hedef Şam’da sürgünde yaşayan HAMAS lideri Halid Meşal olacak.
1980’lerden itibaren Lübnan’da birçok Batılı’yı kaçıran, ABD ve İsrail hedeflerine dünya çapında düzenlediği saldırılarda yüzlerce kişiyi öldüren ve Hizbullah’ı bugünkü gücüne kavuşturarak örgütün "efsanevi" isimlerinden biri haline gelen "Hacı Rıdvan" lakaplı Mugniye’nin cenaze töreninde binlerce kişi vardı. Lübnan’ın başkenti Beyrut’un güneyindeki Şii mahallesinde yapılan törende, Mugniye’nin Hizbullah bayrağına sarılan tabutu, üniformalı dört militan tarafından taşındı. Tabut, Mugniye’nin ailesinin ve Hizbullah liderlerinin taziyeleri kabul edeceği bir binaya kondu.
Hizbullah lideri Seyid Hasan Nasrallah, meydana kurulan dev ekranda yayınlanan konuşmasında İsrail’e savaş ilan etti. Yurtdışındaki İsrail hedeflerine saldıracaklarını ima eden Nasrallah, "Siyonistler açık savaş istiyorlarsa, bütün dünya duysun ki, açık savaş olacak. (2006 yazında İsrail’in açtığı) Temmuz savaşı henüz bitmedi, devam ediyor, daha ateşkes ilan etmedik" dedi. Ağır darbe yiyen Hizbullah’ın yanısıra örgütün Lübnan’daki müttefikleri ve birçok Filistinli grup da, Mugniye’nin intikamının alınacağını açıkladı. Siyasi yorumcular Hizbullah’ın hemen misillemede bulunmayacağını düşünüyor, ama İsrail’de alarm düzeyi yükseltildi. Dün Lübnan sınırında asker yığınağı yapıldı ve yurtdışı elçilikler de teyakkuza geçti.
SURİYE PARMAĞI MI
Mugniye’yi kimin vurduğu tartışması da büyüyor. Hizbullah ve İran’ın, İsrail’i "terörist devlet" olmakla suçlamasından sonra, Suriye de olayı "terör eylemi" olarak niteledi. İsrail ise suikastla bağlantısı olmadığında ısrarlı. Ancak İsrail’in bu hamlesinin intikam eylemlerini dizginlemeyi amaçlayan bir taktik olabileceğini düşünen uzmanlar da var. Olayın içinde Suriye gizli servisi El Muhaberat’ın olabileceği de öne sürülüyor. ABD kaynaklarına göre, Suriye askeri istihbarat şefi Asıf Şevket, "ABD’ye bir jest" yaptı ve buna karşılık eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri’nin öldürülmesiyle ilgili BM soruşturmasında ABD’den "koruma" istiyor.
Türkiye’ye de gelmiş
Şam’da öldürülen Hizbullah’ın güvenlik şefi Imad Mugniye’nin tanınmamak için estetik ameliyat olduğu, ömrünün son yıllarını sahte pasaportlarla giriş yaptığı İran, Suriye, Lübnan ve Türkiye’de geçirdiği öne sürülüyor. İddiayı ortaya atan İslami gruplar konusunda uzman Suudi gazeteci Faris bin Hizam, Mugniye’nin en az 47 adet sahte pasaportunun bulunduğunu öne sürdü.
Suriye Öcalan’ı da postalamıştı
Kuveyt’te İngilizce yayın yapan Arab Times Gazetesi’nde yayınlanan başyazıda da, suikastın "Suriye’nin güvenli ve güvenilir olmadığının" kanıtı olduğu belirtildi. Ahmed el Cerallah’ın kaleme aldığı yazıda, bir dönem Suriye’de saklanan teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın sonunun da Türk cezaevi olduğu hatırlatıldı. Yazara göre, bir sonraki hedef Şam’da sürgünde yaşayan HAMAS lideri Halid Meşal olacak.