Güncelleme Tarihi:
Suriye’de aralarında terör örgütü El Kaide’nin Suriye kolu Nusra Cephesi’nin de bulunduğu Fetih Ordusu adlı oluşum Türkiye sınırındaki İdlib kentini Şam rejimine bağlı güçlerden aldı. Kent 5 gündür Fetih Ordusu’nun saldırıları altındaydı. Oluşumun komutanlarından Usame Ebu İbrahim, Esad güçlerinin kentin güneyindeki Mastuma kışlasına doğru kaçtığını ileri sürdü.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden (SOHR) yapılan açıklamada cihatçılar, Suriye’nin kuzey batısındaki aynı adlı vilayetin başkenti olan İdlib’i alarak Rakka’dan sonra ikinci vilayetin de kontrolünü ele geçirmiş oldu.
Rakka terör örgütü Irak-Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) merkezi konumunda. SOHR’a göre Fetih Ordusu 2 bin civarında savaşçıyla saldırdı.
FETİH ORDUSU: HALK GÜVENLİ BÖLGELERDE
Rejimin hava saldırılarına karşı halkın güvenli bölgelere taşındığını ifade eden İbrahim, "Şehir müzesi, hava istihbarat şubesi, kent terminali, İdlib merkezi ceazevi, valilik binası, şehir postanesi, cinayet şube büro amirliği ve birçok askeri ve güvenlik güçlerinin karargah olarak kullandığı yerlerin kontrolünü sağladık" dedi.
EN AZ 130 KİŞİ ÖLDÜ
Şam rejimi 150 hava saldırısı düzenleyerek saldırıyı durdurmaya çalıştı. Çatışmalarda en az 130 kişi öldü. İdlib kentinde savaştan önce 200 bin yaşıyordu.
Şam rejiminin hava saldırılarına karşı halkın güvenli bölgelere taşındığını iddia eden İbrahim, “Şehir müzesi, hava istihbarat şubesi, kent terminali, İdlib merkezi cezaevi, valilik binası, şehir postanesi, cinayet şube büro amirliği ve birçok askeri ve güvenlik güçlerinin karargâh olarak kullandığı yerlerin kontrolünü sağladık” dedi.
Nusra Cephesi, Ahraru’ş Şam, Aksa Askerleri (Cundu’l-Aksa), Sunne Ordusu (Ceyşu’s-Sunne), Feyleku’ş-Şam ve Hak Tugayı (Livau’l- Hak) gibi büyük gruplar, “Fetih Ordusu” (Ceyş’ul-Fetih) adı altında “İdlib’e ortak saldırı” düzenlemek amacıyla birleştiklerini açıklamıştı.
TÜRKİYE MEMNUN (Uğur ERGAN/ANKARA)
ANKARA, Türkiye sınırındaki İdlib’in muhalif grupların oluşturduğu Fetih Ordusu’nun eline geçmesinden memnun. Ankara, Fetih Ordusu içinde kendilerinin desteklediği Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) unsurlarının da olduğunu öne sürerek, “İdlib’in muhaliflerin eline geçmesinden Türkiye memnuniyet duyuyor. Bizim ÖSO’ya desteğimiz geçmişte olduğu gibi devam edecektir” dedi. Ankara, İdlib’in Esad rejiminden alınmasında başarının sadece radikal dinci örgüt El Nusra cephesine yazılmasını da doğru bulmuyor. Türkiye, İdlib’deki kazanımda ÖSO’nun da önemli rol oynadığını bu rolün ÖSO’ya moral kazandırdığını düşünüyor. Türkiye, BM kararlarına uyumlu olarak Bakanlar Kurulu’nun 21 Mayıs 2014 tarihinde aldığı 6388 sayılı karar uyarınca El Nusra’yı terör örgütü olarak görüyor. Türk kaynaklar, İdlib’deki çatışmadan kaçarak Türkiye’ye gelmek isteyenler olduğu ancak Türkiye’nin sınırları kapattığı için yüzlerce insanın sınırda beklemek zorunda kaldığı iddialarına ise, “Yığılma konusunda herhangi bir bilgi Ankara’ya ulaşmış değil. Bazı bölgelerde ise sınır geçişleri açık” yanıtını verdi.
El Nusra'ya destek iddiasına yalanlama
Kaynaklar, Türkiye’nin El Nusra’ya destek vermesinin söz konusu olmadığını belirterek, “Bu iddialar Esad rejimi tarafından ortaya atılmaktadır. Türkiye’ye yönelik rejim kaynaklı mesnetsiz iddialardır” dediler. Yetkililer, Türkiye’nin şu aşamada sınır kapılarında uyguladığı rejimi değiştirecek bir gelişmeyle karşı karşıya olmadığını da savundular.
ABD: ESAD ÇÖZÜMÜN PARÇASI OLAMAZ
Öte yandan ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Jeff Rathke, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın ABD ile diyaloğa “açık” olduğuna yönelik sözlerine, “Ellerinde kan olan Esad ve ona yakın isimler, siyasi çözümün parçası olamaz” karşılığını verdi.
Önceki gün Rathke’ye günlük basın toplantısında, Esad’ın bir Amerikan televizyonundaki mülakatında ABD ile diyaloğa “açık” olduğunu söylemesi soruldu.
Esad’ın meşruiyetini kaybettiğini belirten Rathke, “Daha önce de belirttik; ellerinde kan olan Esad ve ona yakın isimler, siyasi çözümün parçası olamaz” dedi.