Roj TV belgeleri Danimarka'yı ikiye böldü

 

ABD DışiÅŸleri Bakanlığı'ndan sızan gizli belgeler arasında yer alan 25 Åžubat 2010 tarihli bir tutanakta, 18 Åžubat tarihinde Burns'le SinirlioÄŸlu arasında Ankara'da yapılan bir görüşmenin içeriÄŸiyle ilgili detaylara deÄŸiniliyor.Â

Söz konusu görüşmede, Sinirlioğlu, Belçika ve Danimarka'nın PKK'ya yakın örgütleri baskı altına almaktaki gönülsüzlüğünden şikayet ediyor. Müsteşar Yardımcısı ve Türkiye'nin NATO eski Daimi Temsilcisi Tacan İldem ise 2009 yılında ABD Başkanı Barack Obama'nın aracılığında ulaşılan anlaşmanın bir parçası olarak, "Danimarka'nın PKK'nın sözcüsü konumundaki Roj TV'nin kapatılması konusunda Türkiye'nin yaptığı talebin kabul edilmesi için gerekli yasal düzenlemeleri yapacağına söz verdiğini" hatırlatıyor. İldem, bu konuda halen daha bir adım atılmadığını belirtiyor.

Türkiye'den bir ismin NATO Genel Sekreter Yardımcısı olması yönünde ABD Başkanı'nın sözünü hatırlatan Sinirlioğlu ise onun yerine çok hak etmeyen bir Alman'ın seçildiğini söyleyerek, "Rasmussen'le Merkel arasında bir anlaşmadan şüpheleniyoruz" ifadesini kullanıyor. Sinirlioğlu," Size güvendik de Rasmussen'in seçilmesine izin verdik" diyor.

Wikileaks belgelerindeki bu konuşmalar Danimarka'daki bazı yayın organları tarafından "Rasmussen Roj TV'yi sattı" başlığıyla verilirken, birçok yayın organı da "Rasmussen Türkiye'ye verdiği sözleri tutmadı" başlığıyla yayımladı.

2004'den bu yana uydu üzerinden 68 ülkede yayın yapan Roj TV ise "hukuksuzluğun Wikileaks belgeleriyle tescillendiğini" belirterek, Kopenhag merkezli yayın organının kapatılması için açılan davanın düşürülmesini istedi.

Daniamrka Adalet Bakanı Lars Berfoed, 5 yıllık soruşturma sonucunda 31 Ağustos'ta devlet savcısı Jörgen Steen Sörensen’in talebi üzerine Roj TV hakkında terörle mücadele yasasından dava açılmasına karar vermişti.

Danimarka’da Roj TV hakkında açılan kapatma davası 15 Ağustos 2011’de görülmeye başlanacak.