Cahit AKYOL
Oluşturulma Tarihi: Haziran 05, 2010 00:00
Bu yıl 10’uncusu düzenlenen Uluslararası Alanya Turizm ve Sanat Şenliği için gitmiştik Alanya’ya. Üç gün süreyle (29-31 Mayıs) kent yerli ve yabancı sanatçıların sergileri, gösterileri ve konserleri ile kültür sanat merkezine dönecekti. Öyle de oldu. Tüm Alanya bir şenlik yeriydi. Bu arada yerel bir zanaattan haberdar olduk: Yalos. Yani çer çöp sanatı.
Alanya’da nehirlerin sürükleyerek kıyıya getirdiği odun parçalarına yallos deniyor. Yunanca’da sahil anlamına gelen “yalos” kelimesinden geldiği tahmin ediliyor.
Yalloslar bildiğiniz çer çöp aslında. Deniz, kum ve rüzgar tarafından şekillendirilmiş odun parçaları. Tabii bakış açınıza bağlı, doğanın elinden çıkma heykeller gözüyle de bakabilirsiniz bunlara.
Tıpkı Filiz Ateş ile Christiane Alaattinoğlu’nun yaptığı gibi.
Onlar deniz kıyısından topladıkları yallosları, herhangi bir müdahalede bulunmadan, yani kesmeden, oymadan, biçimlendirmeden bir araya getiriyor ve yeni fonksiyonlar kazandırıyor. Markalarının adı yalos.
Bazen resim çerçevesi, bazen ayna, küpe, heykelcik veya bilezik oluyor kıyya vuranlar. İkili, “Böylelikle çerçöpün kumsalda son bulan seyahati bizim dokunuşlarımızla evlerdeki nadide köşelere yerleşiyor” diyor.
Yalos’un çerini çöpünü sadece Alanya’da değil, İzmir ve İstanbul’da da bulabiliyorsunuz. İstanbul Çukurcuma’daki Kare Deri, Nişantaşı’ndaki Ayşe Takı Galerisi, İzmir Alsancak’taki Etcetera onların işlerini satıyor. Cihangir’de kurulan Pazart’a da katılıyorlar. Bugüne kadar Bodrum Marina’nın aralarında bulunduğu pek çok yerde sergi açmışlar. İzmir Tasarım Festivali’ne katılmışlar. Alanya’daki kafe ve otellerin duvarlarında onların yarattığı objelere rastlamak mümkün.
Yalos’un şenlik kapsamında kurulan fuar alanında da bir standı vardı ve özellikle turistlerin önünden uzun süre oyalandığı standlardan biriydi.
Haklarında bilgi almak isterseniz, yalos.alanya@gmail.com adresine mail atabilirsiniz.
ALANYA POLONYA OLDU
Uluslararası Alanya Turizm ve Sanat Şenliği, her yıl değişik bir ülke teması ile yapılıyor. Bu yıl Polonya teması ile gerçekleşti. Polonya’dan folklor ekipleri ve sanatçılar geldi.
Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, şenliğin yerli halk ve turistler tarafından büyük ilgi gördüğünü ve içeriğinin günden güne genişleyip zenginleştiğini söylüyor. Alanya’nın 2011’de Kültür Mirası Listesi’ne alınması için de var güçleriyle çalışıyorlar.
Bu yıl şenliğin “Polonya Yılı” ilan edilmesi nedeniyle Wodzislaw Slaski Belediye Başkanı Mieczyslaw Kieca da sanatçı heyeti ile birlikte Alanya’ya geldi. Polonya’lı piyanistler Aleksander Mocek, Karolina Czech, Marek Swierczek ve Marta Czech, Chopin’den esintiler adı altında Kültür Merrezi’nde, Polonya’lı ünlü Tenör Juliusz Ursyn Niemcewicz de Alanya’nın simgesi olan Kızılkule’nin terasında konser verdi. Polonya’dan gelen halk dansları grupları yöresel danslarından oluşan bir gösteri sundu, Polonyalı fotoğraf sanatçıları da eserlerini sergilendi. 17. yüzyıl Polonya Sılesia bölgesi kıyafetleri sergisi Kızılkule’de açıldı.
KARDEŞ ŞEHİRLERDEN GELDİLER
Alanya festivalinin şeref konukları, ilçenin dünyanın çeşitli coğrafyalarında bulunan kardeş şehrinden gelen heyetler. Almanya’nın Gladbeck, Avusturya’nın Schwechat, Yunanistan’ın Leo Ionia, Finlandiya’nın Rovaniemi, Polonya’nın Wodzislaw ve Bytom, Letonya’nın Talsi, Litvanya’nın Trakai, Rusya Federasyonu’nun Moskova Güney Duma, Çek Cumhuriyeti’nin Spindleruv Mlyn ve yeni kardeş olması için çalışmaları süren İspanya’nın Almunecar kentlerinden delegasyonlar geldi.