Güncelleme Tarihi:
Bugün Türkiye’ye gelen ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Başbakan Binali Yıldırım ve ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştükten sonra Dışişleri Bakanlığı’na geldi. ABD’li mevkidaşını bakanlık girişinde karşılayan Çavuşoğlu ve Tillerson basın mensuplarına tokalaşarak poz verdi. Her iki bakanın görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi. Ortak basın açıklamasında Bakan Çavuşoğlu'ndan kritik konularda kritik mesajlar geldi
Çavuşoğlu: "(Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın ABD'de tutuklanması) Bu sürecin tamamen, Zarrap dahil siyasi bir süreç olduğunu düşünüyoruz ve görüyoruz."
Çavuşoğlu: "ABD yönetimi ve ilgili askerler dahil kurumlar ABD'de YPG ile PKK'nın bir farkının olmadığını kabul ediyor. PKK terör listesinde ama maalesef Suriye'de YPG ile işbirliği geçmiş dönemde gördük ve geçmiş yönetimin YPG'ye destek verdiğini de üzülerek gördük"
Çavuşoğlu: (FETÖ firarisi Adil Öksüz’ün ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu tarafından aranmasıyla ilgili) "ABD’nin bir açıklaması oldu. Biz tabi ki böyle bir açıklamaya inanmak isteriz ve bunun arkasında da bir şey aramak istemeyiz ama neticede bu konunun detaylarını da somut olarak görmek isteriz.”
İŞTE ORTAK BASIN AÇIKLAMASI:
Çavuşoğlu, özetle şunları söyledi: "Bir çok karşı karşıya kaldığımız sınamada önemli rolü vardır. Bizim sorumluluk alanımız, kendi coğrafyalarımız değil. Dünyadaki sorunlar ve fırsatlarla ilgilidir. Türkiye ve ABD arasındaki ilişki herkesten daha güçlü olmalıdır. İşbirliğimiz herkesten daha güçlü olmalı. İkili ilişkilerin yanında terörle mücadele, diğer karşı karşıya kaldığımız tehditler Suriye, Irak ve bölgemizdeki sorunları değerlendirme fırsatı bulduk. Yarın NATO toplantısında diğer müttefiklerimizle birlikte aynı konuları değerlendireceğiz. Halklarımızın karşı karşıya kaldığı sınamalarda daha etkin adım atma kararlılığımız var. Birlikte daha etkin adım atabilmeliyiz. İlişkilerimize yeni bir ivme kazandırmamız gerektiğini söyledi. İlişkilerimizi etkileyen bazı olaylar oldu. Geçmiş yönetimin PYD YPG ile işbirliği ve desteği.
'TERÖR ÖRGÜTÜNE VERİLEN DESTEK BİZİ ÜZMÜŞTÜR'
Bizi hedef alan bir terör örgütüne verilen destek hem bizi üzmüştür hem Türk halkının ABD’ye bakışını olumsuz olarak etkilemiştir. Bir terör örgütüyle mücadele ederken başka bir terör örgütüyle işbirliği yapmanın doğru olmadığını söyleyegeldik. Bugün bu düşüncelerimi dostum Rex ile paylaştım. DEAŞ’a karşı birlikte mücadele edebiliriz. Geçen hafta DEAŞ’a karşı komisyonda ABD’de biraraya geldik. Biz bu kadar ülke bir örgütü yenemiyorsak zaten kendimizi sorgulamalıyız. Başka terör örgütlerine muhtaçsak bunu düşünmeliyiz… Biz bunu başarabiliriz. Türkiye’deki hain darbe gireşimi ve FETÖ’nün iadesi konularını konuştuk. Biz bugüne kadar elimizdeki tüm belgeleri iade talebimizi ilettik. Yeni elde edilen bilgileri de yeni Adalet Bakanı'na bizzat kendim ilettim."
YPG soruları yanıtsız
PYD ile ilgili soruya yanıt vermekten kaçınan Tillerson’a ABD basınından da YPG’ye verilen destekle ilgili iki soru yöneltildi. Göreve başladığından bu yana basınla kurduğu mesafeli ilişki sebebiyle eleştirilen Tillerson, gazetecilerin bu sorularını da yanıtlamadı.
ABD Dışişleri Bakanı, Türkiye’nin YPG ile süren işbirliği konusunda nasıl ikna edileceğine yönelik soruya çok kısaca “Suriye’de nasıl ilerlenebileceği konusunda iki tarafın görüşleri mevcut, bunlar üzerinden görüşmeye devam edeceğiz” yanıtını vermekle yetindi.
Başka bir Amerikalı gazetecinin üçüncü kez aynı soruyu tekrar etmesi üzerine Tillerson Türkiye ve ABD’nin IŞİD’le mücadele konusunda hemfikir olduğunu tekrarladı ve şunları söyledi:
“Burada kullanılan taktiklerde bir araya gelmemiz gerekiyor. Askeri faaliyetler konusunda kararlar almamız gerekiyor. Tartışmalar olmaya devam edecek, bugün de devam etti. Ne tarz opsiyonlar var, onların üzerinden gittik. Evet bunlar zor kararlar, zor seçimler ama çok açık ve faydalı tartışmalar yapmaya devam ediyoruz. Cumhurbaşkanı ve Başbakan da bugün yaptığımız bütün bu konuşmaları dikkate alacaktır.”
McGurk de Ankara’daydı
Tillerson’ın Ankara’ya yaptığı bu ilk ziyarete Brett McGurk de eşlik etti. Obama döneminde IŞİD’le mücadele özel temsilcisi görevine getirilen McGurk, Suriye’de YPG ile işbirliğini yürüten en önemli aktör. Trump’ın Başkanlık koltuğuna oturmasının ardından McGurk görevine devam etti. Sıklıkla Suriye’de PYD’nin kontrolündeki bölgelere ziyaretlerde bulunuyor.
“Esed’in durumuna Suriye halkı karar verir”
Tillerson, Amerikalı muhabirin Esed’in geleceğiyle ilgili sorusunu da yanıtlamadı. Muhabir bir kez daha söz alıp aynı soruyu tekrarlayınca “Uzun vadede Esed’in durumuna, gidip gitmeyeceğine Suriye halkı karar verir” dedi.
Suriye’de uzlaşma yok
Al Jazeera’nin Türk diplomatik kaynaklardan aldığı bilgiye göre Tillerson, YPG konusunda Ankara’nın son dört yıldır tekrarladığı görüşünü bir kez daha dinledi. Hem heyetler arası hem ikili görüşmelerde Tillerson’a, YPG’ye verilen desteğin iki ülke ilişkilerini zedeleyeceği mesajı verildi. Tillerson ise Suriye politikasının henüz belirlenme aşamasında olduğunu belirterek diğer alanlardaki işbirliğinin sürmesi gerektiğinin altını çizdi.
Bu işbirliği alanlarından en önemlisi de İran’ın bölgede artan etkisinin engellenmesi ve doğrudan İran etkisi altındaki Irak’ta gerçekten bağımsız bir hükümetin işleyebilmesi.
Tillerson basın toplantısında bunu “ABD ve Türkiye bölgede birçok hedefe sahip. İran’ın bu bölgeye herhangi bir şekilde zarar vermesini engellemek, Iraklıların da Bağdat’ta katılımcı ve bağımsız bir hükümet kurmalarına yardımcı olmak” diyerek ifade etti.
"YPG ile PKK’nın farkı olmadığını kabul ediyorlar”
Basın toplantısının başında Bakan Çavuşoğlu, ilk sözü alarak, "İlişkilerimizi etkileyen olaylar oldu. Bunlardan bir tanesi, Suriye’de DEAŞ ile mücadelede ABD yönetiminin YPG’ye verdiği destektir. ABD yönetimi ve ilgili askerler dâhil diğer kurumlar da ABD’de YPG ile PKK’nın bir farkı olmadığını Kabul ediyorlar. PKK terör listesinde ama Suriye’de YPG ile işbirliğini gördük" dedi.
"Bizi hedef alan bir terör örgütüne verilen destek bizi üzmüş, ilişkilerimizi sarsmış ve Türk halkının ABD’ye bakışını etkilemiştir" diyen Çavuşoğlu, "Bir terör örgütüyle mücadele ederken bir başkasıyla işbirliği yapmanın doğru olmadığını bir kez daha kendisiyle paylaştım" ifadesini kullandı. Koalisyonda 68 ülkenin olduğunu, NATO'nun da dahil olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, "10-20 bin kişilik bir örgütü yenemiyorsak, başka terör örgütüne ihtiyaç duyuyorsak, zaten bir sorun var demektir" diye konuştu.
Çavuşoğlu, "Geçmiş dönemin incelediği ikircikli politikalardan birisi de, 15 Temmuz sorumlusu FETO’nun Türkiye’ye iadesi konusudur. Biz bugüne kadar taleplerimizi ilettik. Bilgileri ve delilleri bizzat yeni Adalet Bakanı’na ilettim. Somut adımlar bekliyoruz. En azından idari bazı tedbirler alınması ve geçici tutuklanma talebinin yerine gelmesini istiyoruz" diye konuştu.
"ABD ile ilişkileri yeniden rayına koymak için karşılıklı adımlar atmamız gerekiyor" diyen Çavuşoğlu, "İkili ilişkileri geliştirmek konusunda umutluyuz. İşbirliğini güçlendirmemiz gerekiyor. Avrupa kendi sorunlarıyla baş edemiyor. Bölgede ciddi sorunlar var. Türkiye – ABD dostluğuna her zamankinden çok ihtiyaç var" dedi.
Çavuşoğlu’nun bu sözlerine karşılık Tillerson, Fethullah Gülen’in iadesi talebiyle ilgili bir açıklamada bulunmadı.
Ortak hedefler vurgusu
Tillerson'da Türkiye'de olmaktan memnuniyetini dile getirdi, "Amaçlarımızdan bir tanesi DAEŞ’i yenmek ve ekonomik ilişkilerimizi geliştirmek olacaktır. Bölgede tekrar güçlenmesini önlemek, yeni terör tehditlerini de aynı şekilde engellemek" dedi.
Türkiye'nin koalisyona katkılarını öven Tillerson, "Türkiye’nin terörle mücadelesinin farkındayız. Birçok insan öldü. Bu kişilerin yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Türkiye’nin her çalışması bizim için önemli oldu. 3 milyondan fazla göçmenin her ihtiyacının karşılanmasına devam etti. 6 yıl süren bu süreçte Türkiye’nn barışçıl çözüm çabalarını takdirle karşılıyoruz" diye devam etti.
'Süreç siyasi'
Halkbank Genel Müdür Yardımcısı'nın ABD'de tutuklanmasına ilişkin soruya, Bakan Çavuşoğlu, "Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Atilla'ya bugün itibarıyla konsolosluk erişimi sağlanmıştır. Süreci başlatan şu anda görevden alınmış olan eski savcı Bharara. Rıza Zerrab dahil bu sürecin siyasi olduğunu düşünüyoruz. Savcının FETÖ ile bağları var. Türkiye’de siyasi etkinliklere katılmıştır. Türkiye aleyhine konuşmaları var. Türkiye aleyhine sosyal medyada yorumları retweet ediyor, beğeniyor" diye konuştu.
Çavuşoğlu, "Onun açtığı bir soruşturma üzerinden işlem yapıldı. Biz endişelerimizi olayın başladığı ilk günden bu yana ABD’li dostlarımızla paylaşıyoruz. Bugün de paylaştık. Süreci yakından takip edeceğiz, elimizdeki bilgi ve belgeleri paylaşmada hemfikir olduk" dedi.
Öksüz arandı mı?
Bir gazeteci, iki bakana, Adil Öksüz’ün ABD Başkonsolosluğu tarafından telefonla aranmasını "Bu rutin midir? Herkese böyle bir uygulama yapılıyor mu? Sayın Çavuşoğlu, bu konuda aldığınız cevap sizi tatmin etti mi?" ifadelerini kullanarak sordu.
Tillerson, önündeki notlarda yazan bir cümleyi okuyarak yanıt verdi:
“Türkiye'deki konsolosluğun amaç ve görevlerinden biri, vize durumunda değişiklik olduğunda kişilere haber verilmesidir. Kendisine ulaşılması normal bir prosedür.”
Bakan Çavuşoğlu ise "Adil Öksüz’ün arandığı kesin. Neden ulaşıldığını bilmiyoruz. Biz aldığımız cevaba inanmak isteriz ama detaylarını da somut olarak da görmek isteriz" dedi.