Güncelleme Tarihi:
Madenci yakınlarının sözleri tüm Türkiye’nin yüreklerini dağladı. “Benim oğlum yüzme bilmez ki, suyun içinde ne yaptı” diyen Ayşe Nine’nin oğlu Tezcan Gökçe ve yedi işçiye ise 23 gün sonra, ulaşılabildi. Babası Recep Amca’nın, oğlunun cenazesinde giydiği ayakkabılar ise bir kez daha yürekleri yaktı.
Yaşamını yitiren işçilerden Hüseyin Gültekin'in eşi, kazadan birkaç saat sonra erkek çocuk dünyaya getirirken; Mehmet Özcan'ın 5 yaşındaki oğlu Ömer Asaf, "Babama 'Galatasaray maçı var, dersek madenden çıkar" sözleri ve terliklerle oynadığı ‘madencileri kurtarma oyunu’ herkesi gözyaşına boğmuştu.
Faciadan tam 38 gün sonra, 4 Aralık Dünya Madenciler Gününde, son beş işçinin cesedinin bulunmasıyla Ermenek Faciası arama kurtarma çalışmaları sora ermiş oldu.
7 İŞÇİ BOĞULARAK, 6 İŞÇİ ZEHİRLENEREK…
İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun raporlarına göre, işçilerden Tezcan Gökçe, Hasan Tuncer, Ali Haznedar, Mehmet Özcan, Kamil Yaman, Mehmet Baha ve Ömer Cansu suda boğulma, İsmail Gürses, Uğur İlhan, Hüseyin Çolak, Osman Çoksöyler, Mehmet Tokat, Hüsnü Çolak, karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu, Hüseyin Gültekin ağır genel beden travması, Recep Çillioğlu bulunduğu ortamda havasız kalmaya bağlı asfiksi sonucu yaşamını yitirdi. İsa Gözbaşı, Kerim Haznedar ve Bahir Üzer'in ölüm nedenini belirten raporların henüz savcılığa ulaşmadığı bildirilmişti.
YARGILAMA HAZİRAN’DA BAŞLADI
18 iççinin ölümüyle sonuçlanan facianın ardından 3'ü tutuklu 16 sanığın yargılanmasına 15 Haziran’da başlandı.
Sanıklardan maden ocağının sahibi Saffet Uyar, maden sahasının ruhsat sahibi Abdullah Özbey, daimi nezaretçi maden mühendisi Yavuz Özsoy, Mehmet Zeybek, daimi nezaretçi maden mühendisi Cemile Karaca, maden mühendisi Nuray Yetiş, iş güvenliği uzmanı Engin Yetim, bir süre ocakta çalışan Hayrettin Kirazcı, firma yöneticisi Hüseyin Hüsnü Özbey, bir firmada yönetici Şerafettin Zeybek, teknik nezaretçi Öjen Ünlü, teknik nezaretçi Ahmet Dağdeviren, iş güvenliği uzmanı Cemal Demircioğlu, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçlamasıyla yargılanıyor.
Teknik nezaretçi Ali Kurt, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" ve "özel belgede sahtecilik", ocakta çalışan Naci Özsoy, "özel belgede sahtecilik", puantörlük yapan Mustafa Ayan, "bildirim yükümlülüğünün ihlali"nden hakim karşısına çıkacak. Ermenek Ağır Ceza Mahkemesinde yarın görülecek davada, tutuklu sanıklar arasında Uyar, Özbey ve Kurt yer alıyor.
DOĞAL AFET DEĞİL!
Ermenek yargılaması için hazırlanan bilirkişi raporunda, çalışma yapılan kısımla eski imalat arasında güvenli mesafe bırakılmadığı için eski üretim alanından gelen şiddetli suyun toplu ölümlere neden olduğu vurgulandı. Kazaya sebep olan su baskınının kesinlikle ‘doğal afet’ olmadığı görüşüne yer verildi.
Eski imalat haritalarını firmanın arşivinde muhafaza etmeyen, yeni anlaşmayı Has Şekerler Madencilik ile yaparken eski haritaları vermeyen Ermenek Cenne Linyit Kömür İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı ve Mesul Müdürü Abdullah Özbey, yasal olarak sondaj makinesi satın alması veya kiralaması gerektiği halde yapmadığı, ruhsat sahibi firma olarak arşivinden kaybolmuş olsa bile Maden İşleri Genel Müdürlüğünden (MİGEM) eski haritaları isteyip ilgili şirkete teslim etmediği için ‘asli kusurlu’ sayıldı.
Anlaşmayı yaparken eski haritaları ilgili yerlerden istemeyen Has Şekerler Madencilik şirketinin sahibi ve Mesul Müdürü Saffet Uyar da kontrol sondaj makinesi bulundurmadığı için ‘asli kusurlu’ görüldü.
Mesul Müdürü Saffet Uyar'ın, savcılıktaki ifadesinde, "Yapılan çalışmalar sırasında ocağa bir kez su geldiğini teknik personelden öğrendim, diğerinden haberim yok. Personel suyu boşaltarak çalışmaya devam etmiştir... Ekonomik durumum elvermediği için sondaj makinesi alamadım. Olay öncesi ocakta suyun aktığını ya da kömürün ıslak olduğunu, kayma meydana geldiğini bu nedenle tahkimat yapılamadığını bilmiyorum" dediği belirtilmişti.
KAMU GÖREVLİLERİNE SORUŞTURMA YOK
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı da kendilerine bağlı müfettişlerin, kamu görevlilerinin Ermenek Faciasında kusurları olup olmadığının araştırılması için yapılacak soruşturma için izin vermediler.
30 Eylül’de Ermenek Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan duruşmada dosyanın Ankara Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilerek, bilirkişi heyetinde görüşülmesine, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Duruşma 25 Kasım’a ertelendi.