A.A
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 15, 2008 22:24
Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Senatosunca, eğitime katkıları dolayısıyla Suna Kıraç'a “fahri doktora” unvanı verildi.
Suna Kıraç, rahatsızlığı nedeniyle törenin düzenlendiği BÜ Albert Long Hall'e özel bir araçla getirildi. Kıraç, burada araçtan indirilerek, akülü sandalye aracılığıyla ve sağlık ekibinin yardımıyla salona alındı.
Kıraç'ın eğitim alanındaki hizmetleri ve iş yaşamındaki çalışmalarının anlatıldığı slayt gösteriminin ardından konuşan BÜ Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazlı
Başak, birçok insanın sanayici ve iş kadını kimliğiyle tanıdığı Kıraç'a “fahri doktora” unvanı vermelerinin nedeninin, onun eğitime yaptığı hizmetler olduğunu belirtti.
Eğitimin kökeninin insan yetiştirmek, insanın bireysel gelişimine yatırım yapmak olduğunu dile getiren Başak, eğitimin nesilden nesile aktarıldığını ve bir toplumun ruhunun oluşmasına şekil verdiğini ifade etti.
Kıraç'ın bu anlamda ülkenin kalkınması ve refahının gelişmesinde eğitimi önemli bir etken olarak gördüğünü, bu nedenle de eğitime büyük zaman ayırdığını anlatan Başak, Kıraç'ın eğitimde kalite ve fırsat eşitliği için önemli sorumluluklar yüklendiğini, birçok projenin hayata geçirilmesinde fikir öncülüğü yaptığını söyledi.
Başak, Kıraç'ın, Türkiye'nin en önemli sorunlarından birini eğitim olarak gördüğünü, eğitimin, geleceğin kilidini açacak yegane anahtar olduğunu düşündüğünü anlatarak, yetişmiş insan gücüne sahip olmamanın ülkenin yapısal sorunlarından birini oluşturduğunu ve Kıraç'ın bu sorunun çözümünde önemli çalışmalar yaptığını belirtti.
Kıraç'ın eğitim alanındaki diğer önemli projelerinden birinin de Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfının (TEGV) kuruluşuna öncülük etmek olduğunu aktaran Başak, “Bugün Türkiye'nin 82 noktasında 7-16 yaş grubundaki çocuklar, okul dışı zamanlarında TEGV'in eğitim kamplarında sosyal, kültürel ve kişisel gelişimlerini sağlayacak eğitimler alıyorlar” diye konuştu.
Başak, BÜ olarak, Kıraç'a “fahri doktora” unvanı vermekten büyük gurur duyduklarını aktardı.
BÜ Rektörü Prof. Dr. Ayşe Soysal da Fen Edebiyat Fakültesinin BÜ Senatosuna başvurusu üzerine, Kıraç'a “fahri doktora” unvanı verilmesini kararlaştırdıklarını ifade ederek, Kıraç'ın bu unvanı sonuna kadar hak ettiğine inandığını kaydetti.
-SUNA KIRAÇ'IN KONUŞMASINI KIZI OKUDU-Törende Suna Kıraç'ın konuşmasını kızı İpek Kıraç okudu. Suna Kıraç konuşmasında, eğitim ve kültür alanındaki çalışmaları nedeniyle BÜ tarafından “fahri doktora” unvanına layık görülmesinden mutlu ve gururlu olduğunu kaydetti.
Rahatsızlığı nedeniyle kızı İpek'in davetlilere seslendiğini dile getiren Kıraç, Türkiye'deki üniversiteler arasında BÜ'nün kendi nazarında ayrı bir yeri olduğunu, bir dönem öğrencisi olduğu üniversitenin, Türkiye'nin uluslararası düzeyde eğitim veren en başarılı üniversiteleri arasında yer aldığını ifade etti.
Eğitimin, bir ülkenin geleceğinin en önemli güvencesi ve yatırımı olduğunu kaydeden Kıraç, ancak genç nüfusun yoğun olduğu Türkiye'de devletin bütçeden eğitime ayırabildiği payın maalesef yetersiz kaldığını, bu noktada herkese önemli görevler düştüğünü vurguladı.
Bu gerçeği görerek, TEGV ile Suna ve İnan Kıraç Vakfı bünyesinde eğitime katkılarda bulunmaya çalıştığını aktaran Kıraç, çağdaş ve saygın bir Türkiye'nin oluşabilmesi için toplumun tüm kesimlerini eğitim ve kültür alanında çalışmaya davet etti.
-TÖREN-İpek Kıraç, konuşmanın ardından annesi Suna Kıraç'ı öptü.
Daha sonra BÜ Rektörü Prof. Dr. Soysal, İpek Kıraç'a “fahri doktora” beratını verdi.
Eşi İnan Kıraç da akademik cübbeyi Suna Kıraç'ın omzuna bıraktı. Törenin ardından Rahmi
Koç ile İnan Kıraç da Suna Kıraç'ı öptü.
Bu arada, konuşmalar sırasında İnan Kıraç'ın duygulu anlar yaşadığı gözlendi.
Törene, Can Kıraç, gazeteciler Mehmet Ali Birand, Derya Sazak, Altan Öymen, Nuri Çolakoğlu ile iş ve sanat dünyasından çok sayıda davetli katıldı.
Törenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan İnan Kıraç, eşine bir dönem öğrencisi olduğu BÜ tarafından bu unvanın verilmesinin kendilerini çok mutlu ettiğini belirterek, kızı İpek Kıraç'ın törende okuduğu yazının, eşinin onayı alınarak yazılarından derlendiğini ifade etti.
Çok heyecanlı olduklarını söyleyen Kıraç, eşinin eğitim dünyasına büyük katkılar sağladığını vurguladı.
İpek Kıraç da güzel bir gün geçirdiklerini dile getirerek, insanların çalışmalarının başkaları tarafından takdir edilmesinin büyük bir gurur olduğunu ifade etti.