Güncelleme Tarihi:
Mehmet Çerezcioğlu, Mine Çayıroğlu, Sarp-Kaya Akkaya kardeşler, Toprak Sergen, Boran Etili, Aybanu Aykut ve Devrim Nas'ın da aralarında bulunduğu bir çok ismi kadrosunda buluşturan yapım 33 bölüm boyunca evlerimize konuk oldu.
Finalin ardından kimi oyuncular bambaÅŸka projeler ile karşımıza çıktı., kimileri ise sektöre veda ettiÂ
İzleyicinin gözünde ayrı bir yere sahip olan, evin en küçük oğlu Can (Boran Etili) ise büyüdü. Kendi ayakları üzerinde duran kocaman bir adam oldu!
Boran, bir süredir ekrandan uzak ama setlere küskün değil. Şu sıralar yıllardır hayalini kurduğu şeylerin peşinde emin adımlarla ilerliyor!
28 yaşındaki Boran Etili ile diziyi, değişen hayatını ve gerçekleştirmek istediklerini konuştuk.
7 yaşında ilk kez kamera karşısına geçen Boran'ın ekran macerası amcası sayesinde başladı.
"Tiyatro sanatçısı olan amcam Çetin Etili aracılığı ile seçmelere gittim. O güne dek aklımda oyunculuğa dair hiçbir fikir yoktu, amcam 'ister
misin' diye sorduğunda bir düşünüp, 'neden olmasın' dedim"
"Bizim Aile'nin yönetmeni Kartal Tibet idi. Finalden sonra 'Ah Bir Zengin Olsam' isimli proje için yine Kartal Tibet tarafından teklif geldi.
Projeye severek dahil oldum."
'Tirvana' dizisinin setinde aldığı haber ise onu keyifle yaptığı oyunculuktan uzaklaştırdı:
"Annem ile babam ayrılmıştı. Babam iş gereği Romanya'da yaşıyordu. Tirvana'nın setindeydik. Çekimler bittikten sonra yapımcı beni çağırdı.
Babamın bir kaza geçirdiğini ve durumunun çok iyi olmadığını anlattı. Belki de böyle bir haberi sette almış olmak beni oyunculuktan uzaklaştırmış
olabilir..."
2000 yılında hayatının en büyük acılarından birini yaşayan Boran Etili, duygusal olarak oldukça zor günler geçirmiş. Sonunda ise kendine yeni bir
hayat kurmayı başarmış.
Â
"Ailede babama en çok benzeyen tek kişiyim. Bir çok kişi her fırsatta ona ne kadar çok benzediğimi söylüyordu. Çok zor zamanlar geçirdim. Annem
ikinci kez evlenip, İzmit'e yerleşti. Ben doğup büyüdüğüm yerlerden kopamadım. Dedem ile birlikte bir hayat kurdum kendime."
Son olarak 'Neşeli Gençlik' sinema filminde rol alan Boran, başlarda konservatuar okumayı düşünse de içindeki havacılık aşkı ön plana çıkmış:
"Oyunculuk macerası birkaç projeyle daha devam etti, ergenlik dönemimde biraz ara verdim. Bir sinema filminde rol aldım ve o benim için son proje
oldu. İlk başlarda konservatuar düşünüyordum fakat daha sonra havacılık bana daha sıcak geldi. Kapadokya Meslek Yüksek Okulu'nda Sivil Hava
Ulaştırma İşletmeciliği okudum."
Sportif havacılık ile de ilgilenen Boran, setlere dönmeme sebebini şu sözlerle anlatıyor:
"Hayalim pilot olmaktı ve ben hep onun peşinden koşmak istedim. Fakat hayat her zaman istediğini vermiyor insana. Çeşitli aksilikler, yapılan
seçimler sonucu pilotluk hayalim biraz uzakta şu anda, ancak imkansız değil. O yüzden setlere dönmeyi pek düşünmedim"
Yıllar sonra babasının da 'uçma' merakı olduğunu öğrenen Boran Etili, çok sevdiği havacılığın kaderi olduğunu düşünüyor...
"Örneğin; doğum günüm Dünya Sivil Havacılık Günü, ismim Rus uzay mekiğinden geliyor (Buran). Buran ile Boran anlam olarak aynı; Kar Fırtınası."
'Babamın lakabı Deli'ydi. (Deli Yusuf) o da bana miras kaldı' diyor Boran Etili:
"Ortaokulda kanat yapıp, onu takarak atlamış olan bir insana 'deli' haricinde bir lakabın yakışacağını düşünmüyorum"
"Şu anda ülkemizdeki işsizlik bana da vurmuş durumda. Henüz sektörde kendime yer edinemedim fakat inatla başvuru yapmaya devam ediyorum. Sakin
bir hayat yaşadığım için giderlerim minimum düzeyde. Okurken barmenlik yapmıştım bir süre aynı işe devam ettim fakat daha sonra çeşitli
sebeplerden dolayı o işi de bıraktım."
Bir de yıllar içinde değişen imajı var tabii...
"Uzun saç sevdam hep vardı ve vazgeçemedim. Sürekli uçlarda bir tarza sahiptim. İlk seferden sonra dövme de benim için bir tutkuya dönüştü.
Sırtımda pilot brövesi taşıyorum."
Bizim Aile dizisinde birlikte rol aldığı "Sarp ve Kaya (Akkaya) ağabeylerimin olduğu projelerde zevkle rol alırım" diyen Boran Etili, sette
yaşadığı komik bir anısı ise gülümseyerek anlatıyor:
"Neşeli Gençlik çekimlerinin son günüydü ve benim soyunmam gerekiyordu. Henüz 17 yaşında olduğum için daha önce böyle bir durumla karşı karşıya
gelmemiştim ve günlerce yaptığımız çekimlerin son sahnesi kaldığı için üzerimde ciddi bir baskı hissediyordum.
Çekimlerin sonlanması bana bağlıydı o anda. Bir türlü cesaretimi toplayıp yapamıyordum, yönetmenimiz arkadaşlarımın yanına giderek bir şeyler
söyledi ve 1-2 dakika sonra bir alkış koptu. O anda Dünya'yı yerinden oynatabilirmişim gibi hissetmiştim. Bu benim sette yaşadığım ve unutmadığım
bir andır."
"Boş vakitlerimde fotoğrafla ilgilenmeyi severim. Metal müzik dinliyorum, genelde konserleri kaçırmam. Film, dizi ve belgesel izlemeye bayılırım,
şu sıralar zamanımın büyük bir kısmını bunlara harcıyorum. Bilgisayar oyunları oynamayı severim."
"Kendi kendime elektronik öğrenip hobi derecesinde bir şeyler yapıyorum. İleride yapmadığım için pişmanlık duymak istemiyorum. Bu sebepten insanların 'çılgınca' dedikleri şeyleri yapmaktan çekinmiyorum. Adrenalini severim, birçok kırığım ve dikiş izim var... Buna rağmen kaykay, paten, bisiklet, scooter vb. gibi araçlarla ilgilenmekten vazgeçemiyorum"
 Ve bir not: Planör eğitimi alan Boran, 'yüzlerce yolcu ile uçma'nın hayalini kuruyor...
Kimbilir, belki bir gün 'Kaptan Pilotunuz Boran Etili' anonsunu duyarız...