Paylaş
NASA’nın öncülük ettiği, Boeing ve Airbus’ın üzerinde çalıştığı uçan kanat projelerinin geçmişi 1930’lu yıllara kadar gidiyor. Almanların önce planör, sonra da motor takarak uçurdukları Horten, Amerikan Northrop’un N-1M gibi tasarımları, havacılık dünyasını farklı boyutlara taşıdı. Northrop bu çalışmalardan esinlenerek önce YB-35 ve YB-49’u geliştirdi. Son tasarım, ilk uçuşunu 1989’da yapan, B-2 bombardıman uçağı oldu.
Havacılık dünyasının emekleme çağında olduğu 1940’lı yıllarda bu konsepte bir katkı da Türkiye’den geldi. Türk Hava Kurumu Etimesgut Uçak Fabrikası’nda “THK-13” adı verilen uçan kanat planörü tasarlanarak uçuruldu. Bu proje geliştirilebilseydi, THK-13’ün pervaneli ve jet motorlu modelleri de yapılacaktı.
Türk Havacılık Sanayii’nin tozlu sayfalarda kalan bu ilginç tasarım, Mustafa Kılıç tarafından gün yüzüne çıkartıldı. Projenin baş mühendisi Yavuz Kansu’nun el yazması anılarını bulan Kılıç, çalışmalarını “Uçan Kanat THK-13” kitabında topladı.
NASIL BAŞLADI
Askerliğini tamamlayıp 1947 sonunda THK Uçak Fabrikası’ndaki görevine dönen Yüksek Mühendis Yavuz Kansu, farklı bir uçak projesi geliştirmek istediğini yönetime bildirmişti. İkinci Dünya Savaşı sona erdikten sonra fabrikada görevli Polonyalı mühendisler ülkelerine dönmeye başlamıştı. Bu projeyle Türk mühendislerinin yapabilecekleri ortaya konulacaktı. Düşük maliyetli “uçan kanat”, projesinin uluslararası havacılık sanayiinde de ses getirmesi bekleniyordu.
Ana tasarım ve teknik hesaplamalar hızla tamamlandı. Uçan kanata fabrikanın 13. projesi olması nedeniyle THK-13 adı verildi. Planör, hafif olması için ahşaptan imal edilecekti. Tek pilotun oturduğu kokpitin üstü açıktı. Hemen altında ana iniş takımı bulunuyordu. Planör uçakla veya otomobille çekilerek havalanacak şekilde tasarlanmıştı.
O yılarda Türkiye’de henüz rüzgar tünelinin olmaması nedeniyle hazırlanan 1/10 ölçekli model, THK-5 uçağının üzerine konularak gerekli testler yapıldı. Hava akımı, kumanda değerleri yapılan hesapları doğruluyordu. Hemen imalata geçildi.
İLK TEST UÇUŞU
Yaklaşık 8 ay süren çalışmalar sonrasında prototip olarak adlandırılan THK-13 tamamlanmıştı. İlk uçuş 20 Ağustos 1948’de Test Pilotu Kadri Kavukçu tarafından gerçekleştirdi. Pistte küçük zıplamalarla başlayan denemeler kısa uçuşlarla devam etti. Planör bu uçuşlarda Focke-Wulf 44 uçağıyla çekilerek kalkıyordu.
6 Ağustos’ta yapılan uçuşta talihsiz bir kaza yaşandı. Uçakla havalanan THK-13, Çankaya üzerine gelerek Cumhurbaşkanı İnönü’ye gösterilecekti. 300 metre yükseklikte Çankaya semalarına gelen THK-13 bir anda uçağın çektiği telden kurtuldu. Uçan kanat, Küçükesat bağlarındaki düzlüğe indi. Mecburi iniş hafif hasarla atlatılmıştı.
Hemen kurtarma ekipleri olay yerine gitti. Hızla planör tamir edildi. Olduğu yerden Focke-Wulf 44 uçağıyla çekilerek havalandırıldı. Yerden kesilen THK-13 kısa bir süre sonra yeniden telden kurtuldu ancak bu sefer sert bir iniş yaptı. Kazada pilot hafif yaralanmış, planörde ağır hasar oluşmuştu.
Fabrikada çalışmalar yeniden başladı. Tasarım elden geçirildi. Ana yapı güçlendirildi. Test pilotu olarak bu sefer Cemal Uygun seçilmişti. Kısa sürede çalışmalar tamamlandı. 29 Eylül’de ilk uçuş yapılacaktı. Sıçrama testlerinden sonra ertesi gün daha uzun uçuş yapılmasına karar verildi. 30 Eylül’de kalkış için uçağın çektiği THK-13 hızlanma sırasında sağa kaçmaya başlamıştı. Pilotun verdiği kumandalardan yerden bu kaçışın önlenemediği anlaşılıyordu.
Pilot Uygun, çok az irtifa aldıktan sonra teli çeken uçağı düşürmemek için teli bırakmak zorunda kaldı. THK-13, yatışla piste vurdu. Pilot kazayı hafif yaralarla atlatmış ancak planör tamamen parçalanmıştı. Yapılan incelemede kanat içinde parçaların sıkıştırılmasında kullanılan mengenin unutulduğu, kalkış sırasında yerinden çıkan mengenin kumanda sisteminin çalışmasını engellediği ortaya çıktı.
Paris Havacılık Fuarı’nda sergilenen ve yurtdışında ilgi gören proje, kazadan sonra geliştirilemedi. Büyük heyecanla başlayan THK-13, tarihin tozlu yaprakları arasında kayboldu gitti.
NEDEN UÇAN KANAT
* Teorik olarak uçan kanat, aerodinamik açıdan en verimli uçuş karakteristliğine sahip uçak tasarımı. Bunun nedeni, hava filelerinin kanat yüzeyini tam olarak kullanması. Böylece daha az motor gücüyle ekonomik uçuş yapılabiliyor.
* Yüzey genişlediği için taşıma kapasitesi standart tasarımlara göre çok daha fazla.
* Tasarımda en büyük sorun uçağın kontrolünün zor olması. Bu problem yeni nesil dizaynlarda geliştirilmiş otopilot sistemleriyle çözülüyor.
* Boeing’in “Phantom Works-Hayalet İşler” bölümü tarafından geliştirilen 7 metre kanat açıklığına sahip X-48B, NASA’nın desteklediği fonlarla ilk uçuşunu 2007’de yaptı. 3 bin metreye yükselen uçak, saatte 220 kilometre hıza ulaştı. Modelin geliştirilerek önümüzdeki 20 yıl içinde sivil yolcu taşımada kullanılması planlanıyor.
* Halen hizmetteki B-2 bombardıman uçağı, uçan kanadın en başarılı örneği. Havacılık dünyasının 1 milyar dolarlık birim fiyatıyla en pahalı uçağı unvanını elinde bulunduran B-2, radara yakalanmıyor.
THK-13 PLANÖRÜ
Kalkış Ağırlığı: 520 kg
Kanat Alanı: 34.5 metrekare
Kanat Açıklığı: 20 metre
Yükseklik: 1,94 metre
Gövde Uzunluğu: 5,04 metre
Seyir Hızı: 106 km/saat
Süzülme oranı: 1/24
Uçuş Ekibi: 1 pilot
Efsane pilot emekli oldu
Geçen yıl kuş çarpması nedeniyle iki motoru birden duran UsAirways’in Airbus A320 uçağını New York’ta Hudson Nehri’ne başarıyla indiren Kaptan Pilot Chesley Sullenberger emekli oldu. Havacılık tarihine geçen olayda Sullenberger uçağı Hudson Nehri’ne başarıyla indirdikten sonra ekibinin yardımıyla 155 yolcusunu tahliye etmiş, olayda kimsenin burnu kanamamıştı.
Kazadan sonra ulusal kahraman olan 59 yaşındaki Sullenberger, Eylül ayından itibaren UsAirways’de yönetimde görev yapmış, başından geçenleri “Highest Duty-En Yüksek Görev” adını verdiği kitabında yazmıştı. Sullenberger’in uçuş ekibinde yer alan ve kazada ayağından yaralanmasına rağmen görevini eksiksiz yerine getiren 59 yaşındaki Kabin Memuru Doreen Welsh de emekli oldu. UsAirways sözcüsü, 1980’den bu yana havayolunda görev yapan Sullenberger’in kendi isteğiyle emekli olduğunu açıkladı.
BUNLARI KAÇIRMAYIN
* Air France, 27 Mart’a kadar Paris’e vergiler dahil 250 Euro’dan başlayan fiyatlarla uçuyor.
* Pegasus, mart sonuna kadar İstanbul-Ercan uçuşları her şey dahil tek yön 49.99’dan başlıyor.
* Emirates, 1 Ağustos’tan itibaren Dubai-Pekin uçuşlarında Airbus A380’leri kullanmaya başlayacak.
DÜZELTME
Geçen hafta yayınlanan “Atatürk Havalimanı sınırlarını yeniden çiziyor” haberinde “Uçaklar en yakın 5 deniz mili (12.75 km) aralıkla inişe geliyor” cümlesindeki mesafe 5 deniz mili yani 9 kilometre 250 metre olacaktır. Düzeltir, özür dileriz.
Paylaş