Güncelleme Tarihi:
Çelik, Akdeniz ihracatçılar Birliği Yönetim Kurulu üyelerini, Bakanlığın toplantı salonunda kabul etti.
Hükümetin, bütün vatandaşların yaşadığı sıkıntıları paylaşmak, sorunlarını çözmek gibi bir görevinin olduğuna dikkati çeken Çelik, bundan dolayı kimsenin endişesinin olmaması gerektiğini ifade etti.
Her ülkenin kendi sınırlarını koruma görevi dikkate alındığında Rusya ile hiç arzu edilmeyen bu müessif olayın sonrasında bazı gelişmeler yaşandığını dile getiren Çelik, diplomatik yollardan bu sorunların çözülmesini umduklarını bildirdi.
Çelik, burada ihracatçıların, kamyon, tır şoförlerinin, Rus çiftçisinin, Türk çiftçisinin dahil olmadığı bir olay ile Rus vatandaşını Türk elmasından, narenciyesinden mahrum etme gibi bir durumun doğru olmayacağını belirterek, "Bu uçak düşmesi olayının ele alınarak buradaki yanlışlar, eksiklikler, hatalar ne ise ortaya çıkarılıp her iki ülkenin üzerine ne düşüyorsa o çerçevede konuşulmasının doğru olacağını ifade ediyoruz ama maalesef olay farklı yönlere sirayet etti. 1 Ocak itibariyle yönetim beyaz et ve sebze meyve ithalatında bir takım kısıtlamalar getireceklerine ilişkin karar aldıklarını ifade ettiler. Henüz bize ulaşmış bir karar yok. Fakat bu açıkça Rus hükümeti tarafından ortaya konuldu" diye konuştu.
Önümüzde 1 aylık süre olduğuna dikkati çeken Çelik, gerek limanlarda gerekse gümrükteki malların alımına başlandığına, ancak bahse konu ürünlerin yaş meyve sebze olduğuna ve bunların bazılarının ömrünün çok kısa olduğuna dikkati çekti.
Çelik yaşanan süreçte, "Bir mağduriyet söz konusu mudur, değil midir? Ne kadardır?" konusunu ilgili bakanlıklar olarak değerlendirdiklerini dile getirerek, "Bizim aldığımız bilgiler 160 tonluk malın geri geldiği yönünde. Bunların bir kısmının alternatif pazarlara gönderildiği şeklinde bilgiler var. Ancak henüz önümüzde 1 aylık dönem içerisinde Rusya'nın aldığı kararlar çerçevesinde bir sıkıntını olmadığı şeklinde bir bilgiyi paylaşabiliriz" ifadesini kullandı.