Scholz: ‘Putin’in Kant’a başvurması için en ufak bir gerekçesi yok!’
Güncelleme Tarihi:
Almanya’nın öncü düşünürlerinden filozof Immanuel Kant, doğumunun 300’üncü yılında çeşitli etkinliklerle anıldı. İnsan aklı ve sorumluluğu üzerine düşünceleri ve yazılarıyla aydınlanma sürecinde çığır açan Kant için bir anma etkinliği de Berlin-Brandenburg Beşeri Bilimler Akademisi’nde düzenlendi. Buradaki Kant’ı anma etkinliğinin konuğu Başbakan Olaf Scholz oldu. Scholz, ‘Kant’ın ‘Ebedi Barış’ yazıları üzerine düşünceler’ başlığını taşıyan bir konuşma yaptı.
BAŞBAKAN Scholz, konuşmasında Rusya-Ukrayna savaşına değinirken, Rusya lideri Putin’i de sert dille eleştirdi. Scholz, Putin’in başlattığı saldırgan savaşın, Kant’ın tüm temel ifadelerine ters düştüğünü söyledi. Scholz, Rusya Devlet Başkanı’nın konuşmalarında Kant’a başvurması ve ona sahip çıkmaya çalışmasını daha da absürt bir durum olarak niteledi ve “Putin’in, Kant’a başvurmak için en ufak bir gerekçesi yoktur. Bununla birlikte, Putin rejimi, Kant’ı ve eserlerini neredeyse her ne pahasına olursa olsun sahiplenme çabasını sürdürmektedir” dedi.
Olaf Scholz
‘KANT TEMEL BİR DÜŞÜNÜRDÜR’
Rus lider 2024 yılının ilk aylarında yaptığı konuşmada, Kant’ın ‘Saf Aklın Eleştirisi’ gibi dünyaca ünlü eserlerine gönderme yaparak, “Kant temel bir düşünürdür. Ve kendi aklını kullanma çağrısı son derece günceldir. Rusya için bu pratikte ulusal çıkarlarımız tarafından yönlendirilmemize izin vermemiz anlamına geliyor” demişti. Scholz, Putin’in bu sözlerinin çok saçma olduğunu, çünkü ünlü filozofun devletlerin başka ülkelerin içişlerine karışmasına açıkça karşı çıktığını belirtti.
KALİNİNGRAD’DA DOĞDU
Ünlü Alman filozof bugün Rusya’ya ait özel statülü bölge olan ve bugünkü adıyla Kaliningrad’da, eski adıyla ise Königsberg’de 22 Nisan 1724’te dünyaya geldi. Kaliningrad, bugün Rusya’ya ait bir ‘eksklav bölge’ statüsünde. Bu bölge, Polonya ve Litvanya arasında Baltık Denizi’nin güneydoğu kıyısında yer alıyor. Kaliningrad, II. Dünya Savaşı sonrasında 1945’te Potsdam Antlaşması’yla Sovyetler Birliği’ne verildi ve Rusya Federasyonu’nun bir parçası olarak kaldı. Sovyetler Birliği’nin 1991’de dağılmasının ardından, Kaliningrad Rusya Federasyonu içinde özel bir statüye sahip bir bölge olarak kalmaya devam etti.