Güncelleme Tarihi:
İngiltere merkezli King's College Üniversitesi'ndeki Avrupa Enerji ve Kaynak Güvenliği Merkezi Başkan Yardımcısı Frank Umbach, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, Avrupa'da kaya gazıyla ilgili en büyük sorunun şu anda yerin altında değil "yerin üzerinde" olduğunu söyledi.
Avrupa'nın yerin 2-5 kilometre altındaki kayaların, yatay döşenen borulardan yüksek basınçla püskürtülen suyla çatlatılmasıyla kaya gazı çıkartılması tekniğine dair tecrübeye sahip olmadığını belirten Umbach, gereken sondaj ekipmanlarının da Avrupa'da bulunmadığının altını çizdi.
Almanya'daki yenilenebilir veya Fransa'daki nükleer enerji lobisinin de rakip bir enerji kaynağına sıcak bakmasını beklememek gerektiğini savunan Umbach, Avrupa gaz endüstrisinin bire kaya gazıyla ilgili olarak büyük görüş ayrılığı yaşadığını ifade etti.
Umbach, Avrupa'nın bir kısmının Gazprom ve Rusya'ya büyük oranda ve uzun vadeli kontratlarla bağlı olduğunu belirtti ve şöyle konuştu:
"Rusya bu avantajını, Avrupa'da kaya gazındaki çabalarını itibarsızlaştırmak için kullanıyor. Ayrıca, eski mevzuatlar ve belirsizlikler, Avrupa'nın kaya gaz potansiyelinden ne kadar faydalanabileceğinin anlaşılmasına engel oluyor. Bunu anlamak için gereken test sondajları, sadece Polonya, İngiltere, Baltik ülkeleri ve Ukrayna'da başlamış durumda."
İngiltere, Polonya, Baltik ülkeleri, Romanya, Ukrayna, İspanya ve Danimarka'da kaya gazı için keşif çalışmaları yapıldığını hatırlatan Umbach, bu ülkelerdeki hükümetlerin, ülkelerinde kaya gazına dair yerleşen olumsuz görüşle mücadele etmeye karar verdiğini ifade etti.
Mayıs ayında İngiltere'de yayınlanan raporlarda, ülkenin kuzeyinde büyük kaya gazı rezervlerinin olduğuna işaret edilirken, İngiliz hükümeti birkaç hafta sonra kaya gazının çıkarılmasında kullanılan hidrolik çatlatma tekniğine izin veren bir yasa tasarısı hazırladı.
Yaklaşık 2.3 trilyon metreküp kaya gazı rezervi bulunduğu tahmin edilen Almanya ise geçen hafta ülkede yasak olan kaya gazının keşfi ve çıkarılmasına dair mevzuatı değiştirmek için harekete geçti.
Avrupa'nın en zengin kaya gazı rezervine sahip Polonya'da ise bugüne kadar yaklaşık 50 kuyu hidrolik çatlatma tekniğiyle açıldı. Ancak ilk rezervlerin ortaya çıkmasıyla hızla artan arama faaliyetleri, jeolojik nedenler, yasal düzenlemeler ve vergi sistemi gibi nedenlerden ötürü yavaşlamış durumda.
Rusya ile yaşadığı gerilimden dolayı enerji güvenliği konusunda endişeye düşen Ukrayna, 3.5 trilyon metreküp kaya gazına sahip. Chevron, Shell ve ENI, ülkede bugüne kadar arama izni alan ülkeler oldular.
Yaklaşık 1.5 trilyon metreküpe rezerve sahip Romanya'da Amerikan enerji devi Chevron, ülkenin muhtelif sahalarında arama faaliyetlerine hız verdi.
"Hidrolik çatlatmaya dair riskler yönetilebilir"
Genel olarak kaya gazına dair bahsedilen risklerin "büyütüldüğünü" savunan Umbach, "Bu riskler endüstri tarafından yönetilebilir riskler. Örneğin, hidrolik çatlatma içme sularını kirletemez. Çünkü hidrolik çatlatma yerin 1.5 kilometreden fazla derininde gerçekleşirken, içme suyu yüzeye çok daha yakın yerlerde yer alır" diye konuştu.
Hidrolik çatlatmanın depremleri tetiklediği görüşüne de katılmayan Umbach, "Tekniğin kullanılmasının madencilikten bir farkı yok. Sismik teknolojilerle bu depremlerin önüne geçilebilir" ifadesini kullandı.