Güncelleme Tarihi:
Özge Samancı Chicago’da yaşayan bir çizer ve elektronik medya sanatçısı. Nortwestern Üniversitesi Sinema TV Bölümü’nde öğretim üyesi. Orta halli bir ailenin ikinci kızı olarak gelmiş dünyaya. Çocukluğu ve ilkgençliği 80’lerde memleketi İzmir’de, üniversite yılları İstanbul’da geçmiş. Bu kısa özgeçmişin içinde yaratıcılığı öldüren bir eğitim sistemi, kararsızlıklar, umutsuzluklar, suçluluk duygusu, sorumluluklar, hayaller, haliyle bir de çelişkilerle dolu bir ülke var. Özge Samancı kendi yakın tarihinin içine dalıp Türkiye’nin bir dönemini ince bir zeka ve ironiyle dolu çizimler ve satırlar eşliğinde otobiyografik bir grafik romana dönüştürdü: Bırak Üzülsünler/Türkiye’de Büyümek.
Bu esasen, 2015’te ABD’de ‘Dare To Disappoint: Growing Up In Turkey’ adıyla yayımlanan kitabın Türkçe baskısı. Kitabın orijinal adı, bir dönemin hissiyatını muzip bir kız çocuğunun gözünden anlatan bu yaratıcı çalışmayı pek güzel özetliyor: ‘Hayal Kırıklığına Uğratmaya Cüret Etmek: Türkiye’de Büyümek.’ Zira Samancı, bu ülkede büyümenin, ne istediğini bulup onun peşinden koşmanın; sadece ailesini değil, koca bir milleti hayal kırıklığına uğratmaya cüret etmekle eşdeğer olduğunu anlatıyor. 80’lerde çocukluğunu, gençliğini yaşamış kuşak için güldüre güldüre üzen bir öykü, bugünün gençleri içinse yakın geçmişle renkli bir tanışma vesilesi. Daha mühimi, “Hayatlarıyla ne yapacağına karar verme” aşamasındaki herkese“akıntıya karşı yüzme” cesareti üfleyecek resimli bir macera...
Kitap ABD’den iki sene sonra Türkiye’de, hikâyesi nasıl başladı?
Bu kitap 15 yıldır aklımda. Bir arkadaşıma doğumgünü hediyesi olarak çıktı. Boş bir defteri annemle olan çocukluk anılarımızla doldurdum. Komik bir defterdi. Çalakalem çizdim. Sonra defter fotokopi olarak yayıldı arkadaşlarımız arasında. Arkadaşlar arkadaşlarına fotokopisini hediye ediyordu, böylece tanımadığım insanlara da yayıldı. Istanbul’da bir yerde oturuken, aniden arkadaşımın arkadaşının arkadaşı birisi geliyor sarılıyor, “Benim de çocukken başıma şöyle bir olay gelmişti, o yüzden ben böyle oldum” diye başlıyor anlatmaya. Defteri okumuş, hafızası ateşlenmiş. Yaşanmış hikâyelerin gücünü anladım. On beş yıl önce böyle bir kitap yapmayı kafaya koydum ama kitap kafamda çok mükemmel olduğu için başlayamıyordum. Yıllarca taşıdım kafamda ama bos durmadım. Amerika’ya taşınmıştım. Arkadaşlarıma mail atacağıma, maceralarımı ‘Ordinary Things’ (ordinarycomics.com) diye bir site açıp orada çizmeye başladım. Sonra o site de yayıldı. Avustralya’dan Brezilya’dan mailer geliyordu. Ordinary Things ile uğraşırken yıllar içinde kolajı ve üç boyutlu nesleri birleştirdiğim, çerceve kullanmadığım, kendime özgü bir çizim anlayışı geliştirdim. Berkeley’deki Kaliforniya Üniversitesi’nde Uygulamalı Sanat Bölümü’nde iki yıllık bir araştırma bursu almıştım. Sınırsız özgürlüğüm vardı, tam da çizgi kitabı yapabileceğim ortamdaydım. Artik hiçbir bahane kalmamıştı. Oturdum kitaptan üç bölüm çizdim. Bir aydan kısa bir sürede Farrar Straus Giroux talip oldu. Kontratı imzaladıktan sonra kitabı Amerika’da kitapçı raflarında görmem ise beş yıl sürdü. Uzun bir yolculuk…
Nostalji ihtiyacı gibidir; 80’lerde çocuk olma halleri sık resmedilir. ‘Bırak Üzülsünler’ ise 80’ler Türkiye’sinin bir kuşağı nasıl kalıplaştırmaya çalıştığına dair de bir iş. 20 sene sonrası için zaman kapsülü hazırlamış gibisiniz…
Umarım okuyucu sadece bir nostalji nesnesi olarak bakmaz, çünkü anlam onun ötesinde bir yerde. Geçmişi çok iyi hatırlayabiliyorum. Kafamın içinde zamanda yolculuk yapıp, 360 derece gezinebiliyorum mekânın içinde. Okuldaki balon şeklindeki lambalar, kedi merdivenleri, sınıfın kapısından bakıp kaçan ana sınıfı öğrencileri, sobaların etrafındaki koruyucu kafes, sınıfın dışına üst üste astığımız paltolar, okuldaki simit kokusu, sınıfın dışına üst üste astığımız paltolar, herkesin hor gördüğü mavi önlüklü şişko hademe ve paspası, çesmeden su içerken onlüğün kollarının ıslanması... Kitaba giremeyen yüzlerce anektod var. Hâl böyle olunca, anlatacağım her hikâyede geçmişten parçalar olması kaçınılmaz.
Öykü boyunca babasıyla arasında bir denge kurmaya çalışan bir kızla yol alıyoruz. Aileniz kitabı nasıl karşıladı?
Sevdiler. Şöyle absürt bir benzetme ile bitireyim. Onlar için sanıyorum ay çekirdeklerinin içini biriktirip sonra hepsini topluca yemek gibi bir his oldu.
BIRAK ÜZÜLSÜNLER
TÜRKİYE’DE BÜYÜMEK
Özge Samancı
İletişim Yayınları, 2017
190 sayfa, 49 TL.