9 hâkim tazminat ödeyecek
Güncelleme Tarihi:
Eyüp SERBEST
Oluşturulma Tarihi: Haziran 16, 2010 00:00
Yargıtay, Ergenekon davasından tutuklu bulunan Prof. Dr. Haberal’ın, “sorgusunda sorulan 180 sorunun hiç birinin terör örgütü kurmak ve yönetmekle ilgili olmadığı, buna rağmen tahliyesine karar verilmediği” gerekçesiyle açtığı davada, 9 hâkimi 1500’er lira tazminat ödemeye mahkûm etti. Hâkimler kararı temyiz edebilecek.
ERGENEKON soruşturması kapsamında 17 Nisan 2009’da tutuklanan Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, kendisini kasten tahliye etmediklerini öne sürüp, 20’şer bin liralık tazminat davası açtığı ikisi ağır ceza mahkemesi başkanı, 9 hâkimden 1500’er lira tazminat kazandı. Tazminat kararını Yargıtay 4. Hukuk Dairesi verdi. Haberal’ın avukatları Serdar Özersin ve Efsun Ünal, Mart ayında özel yetkili mahkemeler İstanbul 9. Ağır Ceza’nın Başkanı Nurettin Ak ve 2 üyesi, 12. Ağır Ceza’nın Başkanı Vedat Yılmaz Abdurrahmanoğlu ve 2 üyesi ile 10. Ağır Ceza’nın 2 üyesinden davacı oldu. Haberal, tutuklama kararını veren 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2 üyesinden davacı olurken tahliyesi yönünde oy kullanan Başkan Erkan Canak ile 10. Ağır Ceza Başkanı Zafer Başkurt’tan davacı olmadı.
AİHM kararlarını sundu
Hâkimlerin 1. sınıf olması nedeniyle dava, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nde görüldü. Davanın kararla sonuçlanan 8 Haziran’daki oturumda söz alan Serdar Özersin, hâkimlerin verdikleri kararların gerekçelerinin yazılmadığını, soyut ifadeler içerdiğini, hâkimin reddi müessesesinin CMUK’a aykırı olarak uygulandığını, bugüne kadar bu itirazın 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde reddedildiğini ve tamamında başkanın muhalif olduğunu söyledi. Özersin, 5 kez cumhuriyet savcısının da tahliye isteminde bulunduğunu, sürekli olarak 2 üyenin gerekçesiz bir şekilde tutukluluğun devamına karar verdiğini, böyle bir durumun 4. Ceza Dairesi’nin bir kararında görevi kötüye kullanmak olarak nitelendirildiğini anlattı. Haberal’a sorgusunda 180 soru sorulduğunu, bunlar içinde terör örgütü kurmak ve yönetmekle ilgili hiç bir soru bulunmadığını, tahliye isteminin reddine ilişkin kararlarda, delillerin karartılmak ve kaçma şüphesinden söz edildiğini belirten Özersin, müvekkilinin ani ölüm riski taşıdığını, kaçma delilleri karartma şüphesinden söz edilemeyeceğini söyledi. Ayrıca tahliye isteminin reddinde eşitlik ilkesine de aykırı davranıldığını, bazı dosyalarda sağlık nedeniyle tahliye kararları verildiği belirtti. Serdar Özersin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin aynı mahiyette olan kararlarını, müvekkilinin savunmalarını içeren dilekçesini ve 4. Ceza Dairesi’nin bir kararını da mahkemeye sundu.
Avukat Efsun Ünal da CMUK’un 34, 230 ve 101/2 maddelerine uyulmadığını, bu maddelerin emredici nitelikte olup takdire yer bırakmadığını, bu maddelere aykırı biçimde tutuklama kararı verildiğini belirtti. Başkan Ülkü Aydın ile üyeler Mustafa Kıcalıoğlu, Sadık Demircioğlu, Sema Bellek, Ayşe Tartıcı Çevikbaş’tan oluşan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi heyeti, davayı kısmen kabul ederek, hâkimler Resul Çakır, Rüstem Eryılmaz, Mehmet Faik Saban, Nurettin Ak (9. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı), İdris Asan, Yakup Hakan Günay, Kemal Can, Vedat Yılmaz Abdurrahmanoğlu (İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı), Ali Efendi Peksak’ın Mehmet Haberal’a 1500’er lira manevi tazminat ödemesine hükmetti. Oyçokluğuyla verilen bu kararı hâkimler temyiz edebilecek.
AİHM kararlarını sundu
Hâkimlerin 1. sınıf olması nedeniyle dava, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nde görüldü. Davanın kararla sonuçlanan 8 Haziran’daki oturumda söz alan Serdar Özersin, hâkimlerin verdikleri kararların gerekçelerinin yazılmadığını, soyut ifadeler içerdiğini, hâkimin reddi müessesesinin CMUK’a aykırı olarak uygulandığını, bugüne kadar bu itirazın 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde reddedildiğini ve tamamında başkanın muhalif olduğunu söyledi. Özersin, 5 kez cumhuriyet savcısının da tahliye isteminde bulunduğunu, sürekli olarak 2 üyenin gerekçesiz bir şekilde tutukluluğun devamına karar verdiğini, böyle bir durumun 4. Ceza Dairesi’nin bir kararında görevi kötüye kullanmak olarak nitelendirildiğini anlattı. Haberal’a sorgusunda 180 soru sorulduğunu, bunlar içinde terör örgütü kurmak ve yönetmekle ilgili hiç bir soru bulunmadığını, tahliye isteminin reddine ilişkin kararlarda, delillerin karartılmak ve kaçma şüphesinden söz edildiğini belirten Özersin, müvekkilinin ani ölüm riski taşıdığını, kaçma delilleri karartma şüphesinden söz edilemeyeceğini söyledi. Ayrıca tahliye isteminin reddinde eşitlik ilkesine de aykırı davranıldığını, bazı dosyalarda sağlık nedeniyle tahliye kararları verildiği belirtti. Serdar Özersin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin aynı mahiyette olan kararlarını, müvekkilinin savunmalarını içeren dilekçesini ve 4. Ceza Dairesi’nin bir kararını da mahkemeye sundu.
Avukat Efsun Ünal da CMUK’un 34, 230 ve 101/2 maddelerine uyulmadığını, bu maddelerin emredici nitelikte olup takdire yer bırakmadığını, bu maddelere aykırı biçimde tutuklama kararı verildiğini belirtti. Başkan Ülkü Aydın ile üyeler Mustafa Kıcalıoğlu, Sadık Demircioğlu, Sema Bellek, Ayşe Tartıcı Çevikbaş’tan oluşan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi heyeti, davayı kısmen kabul ederek, hâkimler Resul Çakır, Rüstem Eryılmaz, Mehmet Faik Saban, Nurettin Ak (9. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı), İdris Asan, Yakup Hakan Günay, Kemal Can, Vedat Yılmaz Abdurrahmanoğlu (İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı), Ali Efendi Peksak’ın Mehmet Haberal’a 1500’er lira manevi tazminat ödemesine hükmetti. Oyçokluğuyla verilen bu kararı hâkimler temyiz edebilecek.