Güncelleme Tarihi:
Aynı sürede sütten kesiliyor, aynı sürede yürüyor, aynı yaşta okula başlıyoruz. Ve hala 18 yaşında gelecekte ne yapmak istediğimize karar vermemiz bekleniyor!
Bir yandan gitgide daha çok imkan sunuluyor, bir yandan rekabet ve yarış imkanları imkansız kılıveriyor. Bir yandan adını bile duymadığımız meslekler türüyor, bir yandan analar babalar doktor ol, mühendis ol, hukukçu ol baskısına devam ediyor.
Üçüncü ligde kalmaya yüz tutan ülkeler arasında gözükmüyoruz. Bize bizden fazla zarar verme gücü olan bir ülke de yok galiba. İstemediğimiz kadar kalkınıyoruz. Daha iyi yaşıyoruz. Bir ekonomik başarı hikayesi olduğumuz da galiba pek su götürmüyor. Ama bazen, acaba iyileşen bir tek tüketim mi diye düşünüyorum...
Aynı adalet ve demokrasi arayışı sürüyor, aynı şiddet ve baskı devam ediyor. Ve hala 18 yaşında gelecek için umut ve istek dolu olmamız bekleniyor!
Kısacası, 18 yaşında olmak hem çok güzel, hem de pek kolay değil!
O zaman gelelim konumuza: neden matematik?
İnsan düşündüğünden beri var, insan düşünmeye devam ettiği sürece olacak. Yemek pişiren ileride gerekecek mi bilmiyorum ama matematik bilenin hep gerekeceği az emin olduğum şeylerden biri. Her şeyden evvel bireyin insan olduğunu anlamasına yardım eden soyut bir ihtiyaç. Aynı zamanda mahrum kalanın ömür boyu eksikliğini duyduğu somut bir ihtiyaç. Hem sanat, hem bilim, hem de dil.
Peki tam 18 yaşında, neden matematik?
Kimi 18, biliyor ne istediğini: Tarihçi olacak, turizmci olacak, matematikçi olacak, ressam olacak... Ne şans! İstediğini bilenleri rahat bırakalım, aman istediklerinden de alıkoymayalım. Ama kolay mı 18’inde geriye kalan uzuuun ömürün taslağını çizmek?
Delikanlıların işi daha da zor, alternatif askerlik! ÖSS giyotin gibi önünde tüm gençliğin, kimin ne tarafa düşeceği de belli değil. Lise ve dershane savaşları arasında, şifre skandalları çözülmemişken, birkaç saatte kimin ileri zekalı kimin geri olduğuna karar verecek canavar aygıt! Bir de çevre bilinci, şehir bilinci, köy bilinci, birlikte yaşam bilinci olan gezizekalı iseniz, gel de hiçbir sorun yokmuş gibi doldur formları! Karar vermemişseniz, ama merak ediyor, soruyor, düşünüyor, insanı, doğayı anlamak istiyor iseniz buyrun sofraya! Karar için zaman kazanırken, altyapınızı sağlamlaştırmak için yine buyrun! Verilen 5 seçenekten birini işaretlemeye şartlanmış olmaktan kurtulmak istiyorsanız, seçenekleri siz yaratabilmek istiyorsanız, yine buyrun sofraya!
Yine de uyarmam gerek... Kolaya kaçmak, yüzeyde kalmak, içerikten yoksun olup balon gibi şişinerek gezmeyi planlıyorsanız, bu sofra midenize dokunur! Çünkü matematik insanda tevazu duygusunu geliştirir, ne kadar çok şeyi bilmediğinizi sürekli hatırlatır. Matematik şüpheyi öğretir, kendi düşüncenizden bile devamlı süphe eden, hiçbir dogmanın dayatılamadığı kişilik bozukluklarına sebebiyet verebilir!
Bu arada, “amma bol keseden laf söylüyor, acaba yakınındaki gençler ne yapıyor?” derseniz, size ufak bir bilgi: Anne babamın dört adet üniversite çağında torunu var, üçü matematik biri fizik bölümünde! Bir sır daha vereyim: Bence hiçbiri daha ne istediğini bilmiyor
Daha fazlası için dolaşabileceğiniz adresler:
http://www.tmd.org.tr/
http://matematikkoyu.org/
http://www.mathematics-in-europe.eu/ (türkçe sayfası için bayrağı tıklayın)